Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; davacı vekili tarafından müvekkiline tebliğ edilen ilk ödeme emri yönünden ödeme emri ile birlikte takibe dayanak belgelerin müvekkiline tebliğ edilmediğine yönelik şikayet başvurusunda bulunulduğu, ayrıca ilk ödeme emri tebliği üzerine taraflarınca 02/01/2023 tarihinde yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildikten sonra alacaklı vekilinin talebi üzerine yeniden vekil olarak kendisine tebliğ edilen ikinci ödeme emrinin de iptalinin talep edildiği anlaşılmış olup, icra dosyası incelendiğinde borçlu şirket aleyhine başlatılan ilamsız takip üzerine düzenlenen ödeme emrinin takip talebinde borçlu olarak gösterilen davacı şirkete elektronik tebligat yoluyla tebliğe çıkartıldığı, tebligat parçası incelendiğinde tebligat zarfında sadece örnek 7 ödeme emrinin bulunduğunun belirtildiği, her ne kadar takibe dayanak belgelerin ödeme emri ile birlikte tebliğe çıkartılmadığı anlaşılmış ise de, bu ödeme emrinin tebliği üzerine...

Takip dosyası incelendiğine; borçlu murise ödeme emrinin 29.01.2013 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emri tebliğ işlemi ile takip dosyasının, muris ve mirasçılar tarafından önceden öğrenildiğine dair dosyada delil bulunmadığı anlaşılmaktadır.Bu sebeple asıl borçlu murisin, kendisine yapılan ve usulsüz olduğu iddia edilen ödeme emri tebliği ile ilgili yasal süresi içerisinde şikayette bulunmadığı kabul edilemeyeceğine göre, mirasçıların da öğrenme tarihinden itibaren tebligat usulsüzlüğü şikayetinde bulunma hakkı vardır....

    edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin 23/01/2015 olarak düzeltilmesine bu kabule göre de yasal sürede yapılan imzaya ve borca itirazın esası incelenerek, senetteki imzanın muteriz borçlu eli ürünü olduğu kanaatini bildiren bilirkişi raporu doğrultusunda imzaya itirazın reddine, borca (faize) itirazın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 168. maddesinin 4. ve 5. bendine göre; imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

      Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti, meskeniyet şikayeti ve kıymet takdirine itiraz ile genel haciz yoluyla ilamsız takipte borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine, davalı vekilinin tazminat ve para cezası talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle şikayetçi-borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 29.03.2017 olarak düzeltilmesine, ...., İli ....., İlçesi .....,Köyü ..... Mevkii ...., Ada 9 Parsel B Blok 1. Kat, 4 Nolu Bağımsız bölüm nolu taşınmaza uygulanan haczin kaldırılmasına, kıymet taktirine itiraz konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, alacaklının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

        Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı T2'in Giresun İcra Müdürlüğü 2021/10160 Esas sayılı dosyasına yönelik borca itirazının reddine, davacı T1 yönünden Giresun İcra Müdürlüğü 2021/10160 Esas sayılı dosyasındaki tarafına gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun tespiti ile, ödeme emri tebliğ tarihinin 21/01/2022 tarihi olarak düzeltilmesine, davacı T1'in Giresun İcra Müdürlüğü 2021/10160 Esas sayılı dosyasına yönelik borca itirazının reddine, davacı T1 yönünden Giresun İcra Müdürlüğü 2021/10159 Esas sayılı dosyasındaki tarafına gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun tespiti ile, ödeme emri tebliğ tarihinin 21/01/2022 tarihi olarak düzeltilmesine, davacı T1'in Giresun İcra Müdürlüğü 2021/10159 Esas sayılı dosyasına yönelik borca itirazının reddine karar verilmiş, tebligatın usulüne aykırı yapılmasında davalının kusuru bulunmadığından aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiş, takip geçici olarak durdurulmadığından davacılar aleyhine tazminata hükmedilmemiş...

        maddesine göre yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu, gecikmiş itirazdan söz edebilmek için öncelikle usulüne uygun ödeme emri tebliği gerektiği, bu yönüyle İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesinin borçlunun talebini usulsüz tebliğ şikayeti olarak değerlendirmesi, hukuki tavsifin hakime ait olması kuralına uygun ve isabetli olduğu ancak; Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun başvurusunda usulsüz tebligattan 08/06/2018 tarihinde haberdar olduğu ve buna göre süresinde mahkemeye başvurmadığından şikayetin süreden redddine karar verilmişse de; borçlunun dava dilekçesindeki "....ödeme emri tebliği 08/06/2018 tarihinde mahalle muhtarına tebliğ edilmiştir. Ancak itirazın son günü olan 18/06/2018 tarihine kadar icra dairesine gelip itirazda bulunamadığı...." sebebiyle "Büyükorhan ilçesinde bulunamadım." şeklindeki beyandan usulsüz tebliğden haberdar olduğu sonucuna varılamaz. Borçlu bu ifade ile gecikmiş itirazın nedenlerini izah etmeye çalışmaktadır....

          Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 6. fıkrasında borca itirazın esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde takibin muvakkaten durdurulmuş olması koşuluyla alacaklının isteği üzerine borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda mahkemece, boçlunun takipten, öğrendiğini beyan ettiği tarihten daha önceki bir tarihte haberdar olduğu tespit edilmiş olup, usulsüz tebliğ şikayeti ve bunun sonucu olarak da borca itirazın süresinde olmadığı görülmektedir....

            İcra Müdürlüğünün 2019/33418( Eski 2013/17141) Esas sayılı dosyası ile yürütülen takibin müvekkili ile ilişiğinin bulunmadığını, isim benzerliği nedeniyle dosyaya dahil edildiğini, ödeme emri ve yenileme emrinin tebliğinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, takipten 10/03/2020 tarihinde müvekkilinin evine haciz için gelinmesi nedeniyle haberdar olunduğunu, 2013 yılından şikayet tarihi olan 12/03/2020 tarihine kadar alacaklı tarafından takip dosyasında müvekkiline yönelik olarak zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığını, borca, imzaya, faize, faiz oranına itiraz ettiklerini bildirerek, ödeme emri ve yenileme emri tebliğ tarihinin 10/03/2020 olarak düzeltilmesine, takibin imzaya ve borca itiraz nedeniyle durdurulmasına, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir....

            İİK'nun 168/4-5. maddesine göre borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine imzaya ve borca itirazda bulunabilir. Bu süre geçirildikten sonra yapılan itiraz geçersizdir. Bu durumda, mahkemece, öncelikle borçlunun ödeme emri tebliğ işlemine yönelik şikayeti konusunda inceleme yapılıp, talebin yerinde görülmesi ve buna göre başvurunun süresinde olması halinde işin esasının incelenmesi gerekirken, tebligatın usule uygun olup olmadığı saptanmadan, senette tanzim yerinin yazılı olmadığı gerekçesiyle sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra Müdürlüğünün 2018/2609 Esas sayılı dosyasında şikayetçi borçluya ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 25/10/2019 olarak düzeltilmesine, ödeme emrinin tebliğ tarihi düzeltildiğinden davacının haczedilmezlik şikayetine yönelik karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir. Şikayetçi vekili istinaf başvurusunda özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ödeme emrinin tebliğ tarihinin dilekçelerinde belirttikleri şekilde 25/10/2019 olarak kabul edilmesi gerektiğini, ancak öğrenme tarihi olarak kabul edilen tarihten itibaren yasal süre (7 gün) içinde taraflarınca borca itiraz edilmediğini, bu sebeple meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti hakkında karar verilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, 28/10/2019 tarihinde yasal süre içerisinde Eskişehir 6....

              UYAP Entegrasyonu