İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2021 NUMARASI : 2020/455 ESAS 2021/354 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Adana 4....
tebliğ edildiği adresin Kapaklı olduğunu, takibe konu bonodaki Bakırköy Mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin yetki şartının geçerli olmadığını, yetkili icra dairesinin HMK'nın 50. maddesi uyarınca Çerkezköy icra daireleri olduğunu, senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin borcunun bulunmadığını beyanla yetkiye, imzaya, borca, faiz ve fer'ilerine itirazlarının kabulü ile takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluların imzaya itirazları yanında borca ve fer’ilerine itiraz ederek icra mahkemesine başvurdukları, borçluların imzaya itirazlarının reddine dair icra mahkemesi kararının, mahkemece hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında, borçluların borca, faize ve borcun diğer fer'ilerine itirazları hakkında herhangi bir hüküm kurulmamış olup, borçlunun sair itiraz nedenlerinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu anlaşılmıştır....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Erzincan İcra Müdürlüğü'nün 2020/3265 Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde davacı borçlu T1 ödeme emri ve borç senetlerinin bizzat kendisine 24/8/2020 tarihinde tebliğ edildiği, imzaya ve borca itiraz şikayetinin ise icra mahkemesine 15/09/2020 tarihinde yapıldığı, kambiyo senetlerine özgü ilamsız icra takibinde borca ve imzaya itiraz şikayetinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük yasal süresi içerisinde yapılması gerektiği, ayrıca icra müdürlüklerinin işlemlerinin adli tatilde de devam ettiği, dolayısı ile bu sebepten sürenin uzamayacağı 24/08/2020 tarihinde ödeme emri kendisine tebliğ edilen borçlunun borca ve imzaya itirazının icra mahkemesine 15/09/2020 tarihinde yapmış olması sebebiyle, 5 günlük hak düşürücü sürenin geçmiş bulunduğu bu sebeple ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı borçlu vekilinin istinaf dilekçesinde belirtmiş olduğu tebligat usulsüzlüğünün...
DAVA KONUSU : Borca, İmzaya ve Yetkiye İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: İzmir 19. İcra Müdürlüğünün 2016/8559 esas sayılı dosyası üzerinden vekil edeni şirket aleyhine icra takibi yapıldığını, yetkili icra müdürlüğünün Menemen İcra Müdürlüğü olduğundan takibe itiraz ettiklerini, ayrıca takibe konu çeklerde bulunan imzanın vekil edeni şirket temsilcisine ait olmadığın, takibe konu borcun tamamına ve faize de itiraz ettiklerini belirterek takibin durdurulmasını ve tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davanın reddinin gerektiğini savunmuştur. İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir....
İstinaf Sebepleri Şikayetçi borçlu istinaf dilekçesinde;usul ekonomisi ilkesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürdüğü imzaya ve borca itirazın esasının incelenmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; HMK’nin 20. maddesindeki usul işlemlerinin yerine getirilip icra dosyasının ... İcra Müdürlüğüne gönderilmesi, ... icra müdürlüğü tarafından borçlunun vekiline ödeme emri tebliğ edilmesi halinde borçlu veya vekili tarafından İİK’nın 168. maddesi uyarınca ... İcra Mahkemesi nezdinde imzaya ve borca itiraz edilebilecğinden ... İcra Mahkemesi tarafından icra dairesinin yetkisizliğine karar verildikten sonra, imzaya ve borca itirazın incelenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1600 KARAR NO : 2023/2002 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2023 NUMARASI : 2023/45 ESAS, 2023/219 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET, YETKİYE VE BORCA İTİRAZ, İMZAYA İTİRAZ KARAR : İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2023/45 Esas, 2023/219 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin ve yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı tarafından İzmir 5....
İcra mahkemelerinin dar yetkili mahkeme olması ve borca itiraz halinde ancak İİK m.169/a kapsamında inceleme yapabileceği nedeniyle davacının borca itirazının reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar verildiği görülmüştür....
Borçlunun kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte alacaklıyı taraf göstererek, icra mahkemesinde borca yetkiye itirazda bulunarak takibin durdurulmasını İİK 169 vd maddelerine göre isteyebilir. İcra mahkemesince hakim İİK.nun 169/a maddesinin birinci fıkrası uyarınca itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç 30 gün içinde duruşmaya çağırır. Borçlu itiraz dilekçesinde alacaklıyı hasım(karşı taraf) göstermemiş olsa bile icra mahkemesinin alacaklıyı da duruşmaya çağırması gerekir. İtiraz bir dava olmayıp, borçlunun borçlu olup olmadığının icra takibi usulü içinde tespit edilmesine yarayan bir yoldur. Somut olayda borçlunun icra mahkemesinde süresi içinde verdiği dilekçede yetkiye imzaya borca itiraz etmiş olup, itirazın da kesin taraf olarak sadece alacaklıyı göstermesi gerekirken, takibin diğer borçlusunu göstermesi usulsüzdür....
Davacının sair itirazları ise borca itiraz niteliğinde olup İİK'nın 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı ve itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Somut olayda, davacının İİK'nın 169/a maddesi gereğince iddialarını ispatlayamadığı, ayrıca senedin zorla alındığı iddiasının dar yetkili icra mahkemesinde değerlendirilmesi mümkün olmadığı gibi, itiraz tarihi itibariyle bu hususa ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı sunulmadığı, takibe konu senedin kambiyo vasfına haiz olduğu anlaşılmış olup, mahkemece davacının borca itirazının reddine ilişkin duruşmalı olarak verilen karar yerindedir....