Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi ise, yetki itirazında bulunulup itirazın kaldırılması için dava açılan dosyanın Saimbeyli İcra Müdürlüğünün icra dosyası olduğunu belirterek, İcra Müdürlüğünün yetkisi ile ilgili karar verme yetkisinin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde karar vermiştir. İcra İflas Kanununun 4.maddesi uyarınca icra dairelerinin işlemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Somut olayda, Saimbeyli İcra Müdürlüğünde başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlu, İcra Dairesinde borca ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Alacaklı Saimbeyli İcra Mahkemesinden yetki ve borca yapılan itirazın kaldırılması istemiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2012/18258 Esas sayılı dosyasında Türkiye Vakıflar Bankası tarafından ... aleyhine icra takibi yapıldığı, borçlu vekilinin icra müdürlüğüne verdiği 21/11/2012 tarihli itiraz dilekçesi ile yetkiye ve borca itiraz ettiği ancak yetkili İcra Müdürlüğünü belirtmediği, yetki itirazının açık olarak yapılması gerektiği, HMK'nın 19. maddesi uyarınca usûlüne uygun yetki itirazı bulunmadığı gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. İtirazın iptali davasında yetkili mahkeme HMK'nın 6. maddesi uyarınca davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Akdî ilişkinin çekişmesiz olduğu durumlarda TBK'nın 89/1. maddesi hükmüne göre alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde de itirazın iptali davası açılabilir. Akdî ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi yerleşim yeri mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir....

      İcra Müdürlüğünün 2013 /209 Esas sayılı dosyasında yapılmış, borçlu süresinde borca itiraz etmiş, icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmemiştir. Davalı, 05.12.2013 gününde yapılan dava dilekçesi tebliğinden sonra 11.12.2013 tarihinde süresinde yetki itirazında bulunmuştur. İtirazın iptali davasında yetkili mahkeme HMK'nın 6. maddesi uyarınca davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Akdi ilişkinin çekişmesiz olduğu durumlarda TBK'nın 89/1. madde hükmüne göre alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde de itirazın iptali davası açılabilir. Akdi ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi yerleşim yeri mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir. Borçlu takibe itirazında sadece alacağın varlığını ve bu ilişki nedeniyle takip konusu meblağ kadar alacaklı olduğunu kanıtlamalıdır. Somut olayda borçlu, borca, takibe ve imzaya itiraz etmiştir....

        Yetkinin kamu düzenine ilişkin olduğu ve kesin yetki hallerinde, yetki itirazı ilk itirazlardan olmayıp taraflar (davalılar) her zaman yetki itirazında bulunabileceği gibi mahkemede kendiliğinden (re'sen) nazara almak zorundadır. Somut olayda, davacı ... Kadıköy 1. İcra Müdürlüğünün 2008/11807 Esas sayılı takip dosyası ile davalı aleyhinde icra takibinde bulunmuştur. Davalı ... vekili icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine itirazın iptali istemi ile davalının merkezininde bulunduğu Şişli 2. Sulh Hukuk Mahkemesinde iş bu dava açılmış davalı vekili yine mahkemenin yetkisine itirazda bulunmaksızın esas hakkındaki itirazlarını bildirmiştir....

          Davacı vekili dava dilekçesinde, yetki itirazı ve borca itiraz yanında takibe dayanak senedin protesto edilmemesi nedeniyle alacaklının takip hakkına sahip olmadığı ve borçlu hakkında geçici mühlet kararı verilmesi nedeniyle takip yapılamayacağı iddiaları ile takibin iptalini istemiş olup, kararın gerekçesinde sadece yetki itirazı, borca itiraz ve senedin protesto edilmemesine ilişkin taleplerin değerlendirildiği, davacının geçici mühlet kararı nedeniyle hakkında takip yapılamayacağına ilişkin talebi hakkında kararın herhangi bir gerekçe içermediği anlaşılmıştır. Bu hali ile davacının tüm talepleri değerlendirilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yapılması gereken, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/286 Esas sayılı dava dosyasında verilen geçici mühlet ve tedbir kararı değerlendirilerek, davacının bu talebi hakkında da hüküm kurulmasıdır....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1170 KARAR NO : 2021/922 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SUSURLUK İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/01/2021 NUMARASI : 2020/24 ESAS 2021/2 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı asil ilk derece mahkemesine ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle: Alacaklı vekilinin yaptığı takip de yetki ve borca itiraz ettiğini yetki itirazının kabul edildiği halde borca itirazının dikkate alınmadığını itirazın kabulü ile takibin durdurdulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Davacı borçlular tarafından yetki ve borca itirazda bulunulduğu, davalı alacaklı tarafça yetki itirazının kabul edildiği, mahkemece yetki itirazı kabul edilerek dosyanın talep halinde yetkili Anadolu İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verildiği, sair itirazları da yetkili mahkemece değerlendirilmesi yönünde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır....

          Yol Mevkii Aynalı İş Hanı Kat.4 No. 8 Bingöl" olduğu, bu sebeple yanlış adrese gönderilen ödeme emriyle kesinleştirilen icra takibinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 24/07/2019 tarihi olarak düzeltilmesine, yetki itirazı yönünden ise borçlunun adresinin Bingöl'de olduğu, davacının yetki itirazı ve seçme hakkı göz önünde bulundurularak HMK'nın 9. maddesi uyarınca davacının adresi ve İİK'nın 50.maddesi yollaması ile HMK'nın 6 ve 10.maddeleri uyarınca, takipte Bingöl İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu gerekçesiyle, davacının diğer itirazları incelenmeksizin, yetki itirazının kabulü ile İstanbul İcra Dairelerinin yetkisizliğine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde, takip dosyasının yetkili Bingöl İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar vermiştir....

          DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169, 169/a maddelerine dayalı yetki itirazı ve borca itiraz, İİK'nın 170/a maddesi uyarınca takibe dayanak senedin kambiyo senedi vasfında olmadığı iddiasıyla takibin iptali istemine ilişkindir. Takibe konu senette tanzim yeri İzmir olarak yazılmış, ödeme emri davacılara Tavas İlçesinde tebliğ edilmiştir. Genel yetki kuralı uyarınca takipte İzmir İcra Müdürlüğünün yetkili olduğu anlaşıldığından, yetki itirazının reddine karar verilmesinde isabetsizlik yoktur. TTK'nın 778. maddesi göndermesi ile bonolarda da uygulanması gereken TTK'nın 680. maddesi uyarınca açık bono düzenlenmesi mümkündür. Tamamen doldurulmamış bono tedavüle çıkarken anlaşmalara aykırı olarak doldurulduğu yazılı belge ile kanıtlanmadığı sürece, geçerliliğini korur....

          İcra Müdürlüğünde yaptığı borca itirazına binaen ,yetkili Kahramanmaraş 3. İcra Müdürlüğünce 15/04/2014 tarihinde icra takibinin durdurulmasına karar verilmiştir. Yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılan takipte borçlunun, icra müdürlüğünün yetkisine itirazı yanında borca da itiraz etmesi halinde, öncelikle çözümlenmesi gereken yetki itirazı olup, yetki itirazının kabulü ile takip dosyasının yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi durumunda yetkili icra müdürlüğünce yeniden ödeme emri düzenlenerek tebliğ edilmesi zorunludur.Borçlunun yetkili icra müdürlüğünce çıkarılan ödeme emrine , yasal süre içinde yetkili icra müdürlüğünde de itirazda bulunması halinde takip durur. Daha önce yetkisiz icra müdürlüğünde yapmış olduğu borca itirazı geçerliliğini korumaz. Hal böyle olunca somut olayda davalı-borçlunun yetkili Kahramanamaraş 3. İcra Müdürlüğü'nce tebliğ edilen ödeme emrine süresinde geçerli bir itirazı olmadığından olayda dava koşullarının oluşmadığı anlaşılmaktadır....

            UYAP Entegrasyonu