WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu, davacı tarafından usulsüz tebligat şikayeti, takibe konu senedin kambiyo vasfına, alacaklının yetkili hamil olmadığına, senet üzerindeki imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olmadığına, borca ve faize itirazda bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine, diğer itiraz ve şikayetlerin reddine karar verildiği, davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır....

Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, borçlunun icra takibine dayanak senedin teminat senedi olduğu iddiası ile borca itiraz ve kambiyo vasfı şikayeti üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince borca itirazın reddine, kambiyo vasfına yönelik şikayetin reddine, ödeme emrindeki unsurlara yönelik şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    GEREKÇE: Bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçlu (avalist) tarafından yetkiye , borca itiraz edilerek , ayrıca senedin tanzim tarihi olmadığı, dolayısıyla senet (bono) olmadığı iddia edilerek takibin iptaline karar verilmesi talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi üzerine borçlu (avalist) tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Borçlunun yetkiye, borca itirazlarını ve kambiyo hukukuna ilişkin şikayetini İİK.nun 168/3- 5. maddeleri gereğince ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürmesi gerekir. Bu süre kamu düzenine ilişkin olup, hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan, mahkemece resen gözetilmelidir. Somut olayda; borçluya Örnek 10 ödeme emri 22.11.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup borçlu dava dilekçesini 03.12.2018 tarihinde havale ettirerek aynı tarihte harcı yatırmıştır. Tevzi belgesine göre de dava 07.12.2018 tarihinde açılmıştır....

    Somut olayda, borçlu aleyhine 28.10.2014 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığı, ödeme emrinin 04.11.2014 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, 07.11.2014 tarihinde borçlu tarafından icra mahkemesine başvurularak itiraz ve şikayet sebeplerinin ileri sürüldüğü, alacaklı tarafından ise 24.02.2015 tarihinde haricen tahsilat beyanında bulunulduğu görülmektedir. Açıkça itiraz ve şikayetten vazgeçilmeksizin borcun ödenmesi, itiraz ve şikayeti konusuz kılmaz. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 11.05.2011 tarih ve 2011/12-177 esas, 2011/300 karar sayılı kararı). O halde mahkemece, borçlunun borca itirazının ve şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile "konusu kalmayan dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1619 KARAR NO : 2023/549 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2020/231 ESAS, 2022/109 KARAR DAVA KONUSU : İMZAYA ve BORCA İTİRAZ - KAMBİYO ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/231 Esas, 2022/109 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar hakkında başlatılan İzmir 7....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından iki adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takip üzerine borçlu vekili tarafından icra mahkemesine yapılan başvuruda, tahrifata ilişkin şikayet ile birlikte imzaya ve borca itiraz edilmiştir. Mahkemece yalnızca imzaya ve asıl alacak olan borca ilişkin itiraz ile ilgili inceleme yapıldıktan sonra, takibe konu bonolarda tahrifat da olmadığı gerekçesi ile davanın tümden reddine karar verilmiştir....

        Açıklanan nedenlerle, davacı tarafın kambiyo vasfına yönelik şikayeti ve imza itirazı yerinde değildir. Davacı taraf, borca yönelik itirazını da İİK. 'nun 169/a-1. Maddesindeki yazılı belgeler ile ispatlayamamıştır. Çekin ibraz tarihinden takip tarihine kadar, avans faiz oranlarına göre ve TTK. 'nun 783/3. Maddesine göre hesaplama yapılmış olması karşısında hükme esas alınmaya elverişli ve yeterli olduğu kanaatine varılan 25/04/2019 tarihli bilirkişi raporu uyarınca talep edilen faiz ve fer'ilerde de fazlalık bulunmamaktadır. Ancak, İİK'nun 170/3. Maddesindeki amir hüküm gereğince; inkar edilen imzanın davacı borçluya ait olduğu bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip geçici olarak durdurulmuşsa davacı borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi zorunludur. Belirtilen bu husus da kamu düzenine ilişkin olup, istinaf dilekçesinde hiç ileri sürülmese dahi, HMK'nun 355....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesi gereğince borca itiraza, İİK 170/a maddesi gereğince kambiyo vasfı şikayetine ve İİK'nın 16. Maddesine dayalı memur işlemini şikayete ilişkindir. İİK'nın 168/3 maddesi gereğince kambiyo vasfına yönelen şikayetlerin ve İİK'nın 168/5 maddesi gereğince borca itirazın ödeme emri tebliğini müteakip 5 günlük yasal sürede icra mahkemesine yapılması gerekir. Somut durumda davacı borçluya ödeme emri 2008 yılında tebliğ edilmiş olup, dava aradan 11 yıl geçtikten sonra açılmakla davacının borca yönelik itirazı ile kambiyo vasfına yönelen şikayeti süresinde değildir. Davacı ayrıca maaş kesintisine yönelik şikayette bulunarak haciz kararının iptalini istemiştir....

        Ancak borca itirazın inceleme usulüne ilişkin İİK 169/a maddesinde böyle bir düzenleme olmadığından HMK.nun 150. maddesinin uygulanması söz konusudur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 150/1. maddesinde de; “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlular vekilinin icra mahkemesine yaptığı teminat iddiasına yönelik başvurusu, İİK.nun 168/5. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, itirazın incelenmesi aynı Kanunun 169/a maddesi gereğince duruşmalı olarak yapılmalıdır....

          Davacı Şenay Yılmaz'a ödeme emri 28/12/2019 tarihinde, davacı Oğuz Yılmaz'a ödeme emri 27/12/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacılar mahkememizde usulsüz tebliğ şikayeti ile borca itiraz davalarını 09/08/2020 tarihinde açmıştır. İİK 168/4. Maddesi gereğince borca ve imzaya itiraz etmek isteyen borçlu yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak borca itirazını bildirmek durumundadır. Davacı takip borçlusu Şenay Yılmaz'a ödeme emri 28/12/2019 tarihinde bizzat tebliğ edilmiş olup, mahkememizde borca itiraz davasını 09/08/2020 tarihinde açtığından süresinde olmayan borca itirazın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı Oğuz Yılmaz'ın usulsüz tebliğ şikayeti olup, AKS sisteminde kayıtlı olan "Merkez Mah. Güldemet Sok. No:2 İç kapı no:1 Gaziosmanpaşa İstanbul" adresine gönderilen tebligatın iade olması nedeniyle aynı adrese TK 21/2 maddesi şerhli olarak tebligat çıkarıldığı anlaşılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu