Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, yetki itirazının reddine, dosya kapsamından borca yapılan itirazın haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacak üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı- borçlu icra takibine konu borca ve icra dairesinin yetkisine itirazla yetkili icra müdürlüğünün ikametgahı yeri olan Gediz İcra Müdürlüğü olduğunu bildirmiş, açılan itirazın iptali davasında da süresinde verdiği dilekçesinde akdi ilişkiyi inkarla birlikte mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin Gediz Mahkemeleri olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece yetki itirazının reddi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı – borçlunun hem icra dairesinin hem de borca itirazı halinde İİK.’nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenir....

    İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu vekili, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak, takibe konu senetlerdeki borcun, takipten önce ödendiğini ileri sürerek borca itiraz etmiş, mahkemece, borca itirazın kabulüne karar verilmiştir. Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 5. fıkrasında; "İtirazın kabulü kararı ile takip durur" hükmüne yer verilmiştir....

      Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı aleyhinde...Müdürlüğü'nün 2013/205 esas numaralı dosyası ile ipotek kapsamında başlatılan icra takibine davalının kısmi itirazda bulunarak, bu kısım yönünden takibin durmasına neden olduğundan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının aynı borçtan dolayı ......

        Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; abonelik sözleşmelerine dair alacaklarda Merkezi Takip Sistemi üzerinden icra takibi başlatılmasının yasal zorunluluk olduğunu, Merkezi Takip Sistemi Yönetmeliğinde borçlu tarafından hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu ve hem yetki hem de borca itiraz durumunda yetkili icra dairesine gönderme gibi kullanılacak bir buton veya seçeneğin bulunmadığını, takibin devamı için borçlunun yetki itirazında gösterdiği yerde itirazın iptali davası açılmasından başka bir yol bulunmadığını, davalı tarafından yapılan itiraz da sadece yetkiye ve borca yönelik olup, davalının icra takibinin geçersizliğine ilişkin bir itirazı bulunmadığını, bu hali ile takip hukuku bakımından geçerli bir takibe yönelik itirazın iptali talep edilmiş olmakla, mahkemece re‘sen gözetilemeyen, davalı tarafça da ileri sürülmeyen bu hususun mahkemece usulden ret kararına esas alınması hatalı olduğunu, dava şartının yokluğu nedeniyle verilen usulden...

          İcra Hukuk Mahkemesi tarafından davacı bakımından takibin iptaline karar verildiğini ve 25.09.2018 tarihinde kararın kesinleştiğini, davacının söz konusu icra müdürlüğünden, verilen takibin iptali kararını dayanak göstererek davalı vekiline ödemiş olduğu paranın iadesi için muhtıra çıkarılması talebinde bulunduğunu; tebligat üzerine davalı vekili icra dosyasına paranın iadesi yönünde herhangi bir mahkeme kararı olmadığından iade talebini reddettiğini, davacının iade talebinin davalı tarafından bu şekilde kabul görmemesi üzerine davacının, ödemiş olduğu 18.000,00 TL' nin tahsili amacıyla Ankara ..... İcra Dairesi' nin 2019/827 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, işbu icra takibine 21.01.2019 tarihinde davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edilmesi üzerine takip durduğundan yasal süresinde işbu itirazın iptali davasını açma zarureti hasıl olduğunu, davalının borca itirazının takibi uzatmaya yönelik olduğunu, Ankara 5....

            İcra Müdürlüğü 2022/... esas sayılı dosyası üzerinde yürütülmekte olan takibe itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan davalının icra takibine yaptığı itiraz neticesinde alacağını tahsilde geciken davacının zarara uğradığı gözetilerek İİK67/2. Maddesi gözetilerek takibe konu alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmolunmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davanın KABULÜNE; ....İcra Müdürlüğü 2022/......

              Müdürlüğü'nün gösterildiği, ödeme emrinin de anılan kuruma gönderildiği, borca itirazın ise, takipte yer almayan ... Kaymakamlığı İlçe ... Müdürlüğü adına ... Kaymakamı tarafından yapıldığı, itiraz üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı vekilinin borca itiraz edenin takibin tarafı olmaması nedeniyle takibin devamına karar verilmesi yönündeki talebinin müdürlükçe 26.5.2014 tarihli kararla, reddedildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 62. maddesi gereğince, itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. Buna göre, borca itiraz ancak takibin borçlusu tarafından yapılabilecek olup, takip talebindeki tarafların değiştirilmesi mümkün olmadığından, takipte borçlu olarak gösterilmeyen Kartal Kaymakamlığı İlçe ... Müdürlüğü'nün itiraz hakkı bulunmamaktadır....

                Esas sayılı icra takip dosyasına itiraz ettiğini, borlu şirketin itiraz dilekçesindeki beyanlarının maktu olup, açıklamadan ve gerekçelendirmeden dahi yoksun olduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının aynı alacak için daha önce AIntalya ... İcra Müdürlüğü'nün .../... Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını ve takibin müvekkilinin itirazı üzerine durduğunu, halen derdest olduğunu, davacı tarafından yine aynı alacak için Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../ ... Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını, bu takibe de müvekkilinin itirazı üzerine takibin durduğunu, bu takip dosyasının da halen derdest olduğunu, aynı alacak için daha önce mükerrer başlatılan alacaklı bu defa Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../......

                  İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının borca, imzaya ve faize yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, kararın hukuka ve usule aykırı olduğunu belirterek, istinaf kanun yoluna başvuru süresinin korunmasını istemiş, gerekçeli kararın 23/03/2020 tarihinde tebliğine rağmen, Covid 19 nedeniyle sürelerin durmasına ilişkin yasal düzenleme dikkate alındığında, yasal süresi geçtikten sonra 01/07/2020 tarihinde ayrıntılı istinaf başvuru dilekçesi verilmiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 294. maddesi uyarınca konkordato kesin mühleti içinde takip yapılamayacağı iddiasıyla takibin iptali, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca ve faize itiraz, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emrinin yasal unsurları taşımadığı iddiasıyla takibin iptali istemine ilişkindir....

                  Alacaklı bu davada alacağının varlığını 6100 sayılı HMK' ya göre caiz olan her türlü delille ispat edebilir.Davacı alacaklı vekilinin -------Esas sayılı dosyası ile, 10/07/2013 tarihinde 250.000,00 TL cari hesap alacağı üzerinden başlattığı takip neticesinde, borçluya ödeme emri henüz tebliğ edilmeden, borçlu vekilinin 17/07/2013 tarihinde borca itirazı üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, davacı vekilinin bu kez, 01/11/2021 tarihinde 108.263,54 Euro asıl alacak miktarı üzerinden-------- Esas sayılı dosyası ile sayılı dosyası ile başlattığı takip neticesinde ödeme emrinin borçlu şirkete 08/11/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 12/11/2021 tarihinde derdestlik itirazı ile birlikte borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmediği,-------Esas sayılı dosyasındaki itirazın iptali amacıyla eldeki davanın 02/02/2022 tarihinde açıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Davacı...

                    UYAP Entegrasyonu