Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı borçlunun istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin ödeme emrinin tebliğine ilişkin işlemin iptal edilmesine yönelik kararı hukuka uygun olup bu karara karşı herhangi bir itirazlarının olmadığını, ancak mahkemenin davanın esasına ilişkin olan imzaya ve borca itirazımıza ve tazminat hükmedilmesi istekleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararının "Usul Ekonomisi İlkesi" açısından hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, şöyle ki, ödeme emrinin tebliği işlemi iptal edildikten sonra, icra dairesince taraflarına usulüne uygun tebligat yapıldıktan sonra yeniden aynı gerekçelerle dava açmasının söz konusu olacağından usul ekonomisi ilkesi ihlal edilmiş olacağını belirterek, ilk derece mahkeme kararının kaldırılması talep edilmiştir. Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte ödeme emri tebliğ işlemine yönelik şikayet ve imzaya, borca itiraz taleplerine ilişkindir....

Borçlu, icra mahkemesine başvurusunda imzaya ve borca itirazı ile birlikte senette tanzim yeri bulunmadığını ileri sürmemiş ise de, Hukuk Genel Kurulu'nun 02.10.1996 gün ve 1996/12-5 sayılı kararı ile de benimsendiği üzere İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince bu hususun icra mahkemesince res'en nazara alınması gerekeceğinden, mahkemece takibin iptaline karar verilmesi gerekirken imzaya itirazın reddi yönünde hüküm tesis edilmesi ve istinaf başvurusunun da Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nin 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 25/04/2017 tarihli ve 2017/435 Esas-2017/612 Karar sayılı istinaf talebinin reddine ilişkin kararının KALDIRILMASINA ve ... 5....

    İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraz uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince, imzaya itirazın kabulü ile takibin muteriz borçlu yönünden durdurulmasına, davalı aleyhine asıl alacağın %20'si oranında tazminat, %10'u oranında para cezasınına hükmedilmesine karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      Ağır Ceza Mahkemesi 2022/42 Esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, kıymetli evrak bir defa doğduktan sonra, doğumuna sebep olan ilişkideki bir aksaklık veya bozukluk kıymetli evrakın geçerliliğine etkili olmayacağını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK 170 uyarınca imzaya itiraz, İİK 169/a uyarınca zamanaşımı itirazı, senet bedelinde tahrifat iddiasına dayalı borca itiraz ve icra haciz tehdidi altında ödenen paranın iadesi davasıdır. İmzaya itiraz davası yönünden, Söke Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğinin 04/01/2022 tarihli raporunda, davaya konu senet altındaki davacılar adına atfen atılı bulunan imzaların davacıların eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmaktadır....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/876 KARAR NO : 2022/991 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇANKIRI İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/01/2022 NUMARASI : 2021/98 ESAS - 2022/14 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı borçlu vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Çankırı İcra Müdürlüğünün 2019/1559 Esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, takibe konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, borcun bulunmadığını, imzaya, borca, ödeme emrine, faiz miktarı ve oranına itiraz ettiklerini belirterek, takibin durdurulması ile tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....

      Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; mahkemece davanın kabulüne, davaya konu icra takibinin İİK' nın 170/3. maddesi uyarınca durmasına karar verilmiş ise de, borca itirazlarına ilişkin herhangi bir karar verilmediğini, borca itiraz ile birlikte imzaya da itiraz edilmesi ve ispat yükünün davalıda olması karşısında borca itirazlarının da kabulüne, takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini, borca itirazları hakkında karar verilmemesi ve takibin iptali taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek imzaya ve borca itirazlarının kabulüne, takibin iptaline, icra takibi sebebiyle konulan hacizlerin kaldırılmasına, davalı şirketin davacı müvekkiline %20 oranında kötü niyet tazminatı ödemesine, davalı şirketin %10 para cezası ile cezalandırılmasına, takibin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2022 NUMARASI : 2021/816 ESAS 2022/185 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaya itiraz ettiklerini, dayanak çekteki keşide yerinin Tekirdağ olduğunu, müvekkilinin Finike'de ikamet ettiğini, Finike adliyesinin yetkili olduğunu, ancak Kumluca icra müdürlüğünde takip başlatıldığını, yetkiye, imzaya ve borca itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; İmzaya ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; kambiyo senetlerine mahsus yolla icra takibinde imzaya ve borca itiraz davasıdır. Davanın ve talebin kanuni dayanağı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 168/4- 5, 169,169/a, 170 ve 68/a. maddeleridir. Amasya İcra Müdürlüğünün 2022/330 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu aleyhine, 50.000,00 TL Miktarlı, 04/03/2021 Tanzim Tarihli, 15/12/2021 Vade Tarihli Senet tutarlı senedin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kambiyo senetlerine mahsus takip yolunda ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde İcra Hukuk Mahkemesinde dava açılması ve borca veya imzaya itiraz edilmesi gerektiğini, icra takibi ödeme emrinin borçlu davacının kendisine 24.09.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, huzurdaki davanın da 5 günlük süre olan 29.09.2021 tarihine kadar açılması gerekirken bu davanın 30.09.2021 tarihinde açıldığını, bu sebeple de süre aşımına uğramış olması nedeniyle açılan davanın reddini talep ettiklerini, davacının icra takibine imzaya değil borca itiraz ettiğini, imzaya itirazın "ayrıca ve açıkça" yapılması kanuni zorunluluk olduğunu, davacı tarafın, ödeme iddiasını kabul etmediklerini, zira davacı tarafın, iddia ettiği hususu İİK 169/A maddesinde geçen belgelerle ispat etmesi gerektiğini, açılan davanın reddine, davacı tarafın en az %20 tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir....

      İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacılar aleyhine 4 adet bonodan dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacıların takibe konu bonolar üzerindeki imzaya itiraz ettikleri, senedin kambiyo vasfında olmadığını ve borca itiraz ettiklerini söyleyerek takibin iptalini istedikleri, imzaya itiraz yönünden alınan hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre senedin ön yüzünde keşideci T1'a atfen atılan imzaların T1'ın eli ürünü olmadığı , bu nedenle davacı T1 yönünden İİK 170 madde kapsamında takibin durdurulmasına ve takip alacaklısı ile aralarında birebir ilişki olduğundan takip alacaklısının lehtar olması nedeniyle davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesi yasaya uygun olup kapsam ve sonucuna itibar edilen bilirkişi raporuna göre takibe konu bonoların ön yüzünde T2'a atfen atılan imzaların davacı T2'ın eli ürünü olduğu, keşideci dışında senedin ön yüzünde bulunan imza aval hükmünde olduğundan imzaların istiklali...

      UYAP Entegrasyonu