İcra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli bir başvuru olup bir hukuki sonuç doğurmaz. İcra mahkemesince de işin şikayet yolu ile çözümlenmesi mümkün değildir. Anılan başvuru fuzuli olup belirtilen açıklamalar uyarınca, 2004 sy. İ.İ.K'nun 62. maddesine dayalı borca itirazın REDDİNE" karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla müvekkili aleyhine tarafları ve sebebi aynı konu olan icra takibin açıldığını, derdest olan icra takibi için yeni bir takip başlatılamayacağını söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davalı banka vekili tarafından davacılar aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacı tarafın takibin mükerrer olduğu, derdest takip dosyası bulunduğunda bahisle takibin iptalini istediği görülmüş olup, takibin konusu itibarı ile İİK 62....
Olumsuz yetki uyuşmazlığının çözümü ve davaya bakacak yargı mercinin belirlenmesi için gönderilen dava dosyası incelendiğinde; Dava, başlatılan icra takibine yapılan borca ve yetkiye yaptığı itiraz üzerine dosyanın yasal süre içerisinde yetkili icra müdürlüğüne gönderilmediğinden takibin iptaline tarar verilmesi talebine ilişkindir . Davacı vekili Konya 2. İcra Müdürlüğü'nün 2017/33633 Esas sayılı dosyasın İcra Müdürlüğü'nün 13.10.2022 tarihli kararıyla, dosyanın Kadınhanı İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesi yönündeki işleminin iptali ile süresi içerisinde itirazın iptali davası açılmadığından bahisle takibin açılmamış sayılmasına karar verilmesini istemiştir. Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf Konya 2. İcra Müdürlüğü'nün işlemi olduğuna göre bu işlemle ilgili şikayet ve itirazlar o icra müdürlüğünün bulunduğu icra hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerektiğinden görevli ve yetkili Konya 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir....
mahsus haciz yolu ile takipte ödeme iddiası, mükerrer takip iddiası ve çek aslının icra müdürlüğü kasasında olmadığına yönelik şikayete ilişkin olduğu ve borca itiraz ve şikayet niteliğinde olduğundan borca itiraz etme süresinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün, şikayet süresinin ise ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 7 gün olması ve iddiaların süresiz şikayet sebeplerinden olmaması nedeni ile ödeme emrinin tebliğ edildiği 29.08.2019 tarihinden dava tarihine kadar borca itiraz ve şikayet süresinin geçmiş olduğu gerekçeleriyle istinaf talebi yerinde olmakla istinaf talebinin kabulüne karar verilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak, davanın süreden reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, mükerrir takip nedeniyle borca itiraz ve şikayet istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı vekili, Erzincan 1. İcra Dairesinin 2019/1107 esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibi ile 2019/1839 esas sayılı ilamsız icra takibinin aynı alacak için mükerrer takip olduğunu ve alacaklı Akbank'ın alacağını davalı T3 borçlunun rızası olmadan temlik ettiği gerekçesi ile itiraz ve şikayet isteminde bulunmuştur. Mahkemece, mükerrer icra takibine ilişkin borca itiraz istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, alacağın temlikine ilişkin şikayet yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili istinaf etmiştir....
İİK madde 169/a-6 maddesinde “Borçlu, menfi tespit ve istirdat davası açarsa yahut alacaklı genel mahkemede dava açarsa, hükmolunan tazminatın tahsili dava sonuna kadar tehir olunur ve dava lehine sonuçlanan taraf için,daha önce hükmedilmiş olan tazminat kalkar” düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, alacaklı tarafından borçlular hakkında başlatılan Büyükçekmece 2. İcra Müdürlüğü'nün 2019/25561 Esas sayılı kambiyo takibinde borçluların kambiyo vasfına şikayet, yetkiye ve borca itiraz ettikleri, Büyükçekmece 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 02/12/2019 tarih, 2019/1257 Esas- 2019/1249 Karar sayılı kararı ile şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, karara karşı alacaklı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine İstanbul BAM 23....
Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 21.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal beş günlük süreden sonra 01.06.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile birlikte imzaya ve borca itirazda bulunduğu, başvurusunda usulsüz tebligat şikayetinde de bulunmasına rağmen mahkemece bu husus gözardı edilip imzaya itirazın esastan incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. Mahkemece, öncelikle usulsüz tebligat şikayeti yönünden inceleme yapılmalıdır. Ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği sonucuna varılması halinde diğer şikayet ve itirazların süre yönünden reddi, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun tespiti halinde ise, TK'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihi düzeltilerek, buna göre şikayet ve itiraz süresinde ise işin esasının incelenmesi, aksi takdirde istemin süreden reddi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet çeke dayalı olarak hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde borçlunun örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurusunda yetkiye ve borca itiraz ettiği, mahkemece; 'borcun ödenmesi ve takip dosyasının infazen işlemden kaldırılmış olması nedeni ile “konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” karar verildiği görülmektedir.Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12-177 Esas, 2011...
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; kambiyo takibinde yetkiye ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Koruma Konut Yapı Kooperatifi ile sanık arasında imzalanan sözleşme uyarınca sanığa 5.000 TL peşinat ile 23.000 TL'lik senetler verildiği, katılan kooperatif tarafından sanığa 21.000 TL ödeme yapılmasına rağmen, sanığın suça konu senetleri icraya koyarak bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda; TCK'nın 156/1. maddesinde düzenlenen "bedelsiz senedi kullanma" suçunun soruşturma ve kovuşturmasının şikayete bağlı olduğu, ödeme emrinin 15.01.2007 tarihinde düzenlendiği, ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat parçası dosya arasında bulunmasa da katılan vekilinin 29.01.2007 tarihli dilekçeyle borca itiraz iddiasında bulunarak Asliye Hukuk Mahkemesi'ne menfi tespit davası açtığı, şikayet tarihinin ise 17.10.2007 tarihi olduğu, bu itibarla altı aylık şikayet süresi geçtiğinden dava şartının gerçekleşmediği dikkate alınarak kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş...
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki yetkiye ve borca itiraz ile şikayete ilişkin uyuşmazlıktan dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince; yetkiye ve borca itirazın reddi ile takibin durdurulması nedeniyle borçlu aleyhine takip çıkışı üzerinden %20 oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir. Kararın muteriz borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle, yetkiye ve borca itirazın reddi ile takibin durdurulması nedeniyle borçlu aleyhine takip konusu asıl alacak üzerinden %20 oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir....