WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, faize ve ferilerine ve yetkiye itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, Yank İnşaat yönünden imzaya, borca, ferilerine, yetkiye ve faize itirazlarının kabulünü talep etmiştir....

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin borca batık olduğunu ancak iyileştirme projelerinin bulunduğunu, erteleme kararı verilmesi halinde borca batıklıktan kurtulacaklarını ileri sürerek iflasın ertelenmesini istemiştir. Bir kısım müdahiller, davacının iflasını istemişlerdir. Mahkemece, alınan bilirkişi, kayyım raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin borca batık durumda olduğu, sunulan iyileştirme projesi ile iyileşme ümidinin bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile iflasın 1 yıl süre ile ertelenmesine karar verilmiştir. Kararı, müdahil.... vekili temyiz etmiştir. 1) Dava tarihinde yürürlükte olan HMK’nın 74. ve TBK’nın 504. maddeleri uyarınca vekilin iflas veya iflasın ertelenmesi talebinde bulunabilmesi için vekaletnamesinde bu konuda özel yetki bulunmalıdır. Somut dosyada, iflas erteleme talep eden şirket vekillerince sunulan vekaletnamede özel yetkiye rastlanmamıştır....

    Borçlu, yetki itirazı ile birlikte borca itirazlarını bildirmemiş olsa bile, takibin şekline göre yetkili icra dairesince gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine, süresi içinde yetkili icra mahkemesine borca itirazlarını ve şikayetlerini sunabilir. Bir başka deyişle, yetkili icra dairesince, borçluya yeniden ödeme emri tebliğ edilmesi üzerine borçlu tarafından yapılacak itiraz ve şikayetler, o icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenerek değerlendirilir. O halde mahkemece, borçlunun, icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazı kabul edildiğine göre, ... İcra Müdürlüğü'nün yetkisizliğine ve takip dosyasının yetkili ... İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, asıl dava yönünden kambiyo şikayetinin esasının incelenerek şikayetin reddine hükmedilmesi isabetsizdir....

      Davacı şirketin İİK'nın 179 ve TTK'nın 376. maddeleri uyarınca iflasına karar verilebilmesi için borca batıklığın tesbiti şarttır. İflas kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece bu tesbitin yapılması için davacı tarafça bilirkişilerin ücretinin karşılanması için avans yatırılmaması halinde HMK'nın 325. maddesi uyarınca bu giderin ileride ilgili taraftan tahsil edilmek üzere hazineden (suç üstü ödeneğinden) karşılanması gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece yukarıda açıklanan yol izlenmek üzere, bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve denetime elverişli rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile iflas erteleme talebinin usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca vekilin HMK'nın 74/1. maddesi ve TBK'nın 504/3. maddesi gereğince iflasın ertelenmesi davası açabilmesi için özel yetkili kılınması gerekir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2160 KARAR NO : 2020/3213 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇARŞAMBA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2020 NUMARASI : 2020/17 ESAS -2020/51 KARAR DAVA KONUSU : mzaya ve yetkiye İtiraz KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İcra takibine konu çekin keşide yerinin Samsun olarak göründüğünü, yine takipteki diğer borçluların ve bu arada alacaklının da ikametgahı (Samsun olup) Çarşamba olmadığını, bu itibarla, yetkiye itiraz ettiklerini ve yetkili İcra Dairesi Samsun İcra Daireleri olduğundan yetki itirazları kabul edilerek dosyanın yetkili Samsun İcra Dairelerine gönderilmesini talep ettiklerini, ayrıca borca ve imzaya itiraz ettiklerini, yetki itirazının kabul edilmemesi halinde, yaptırılacak inceleme neticesinde, müvekkilin elinden çıkmadığı belli olan çek ile ilgili...

        Dairemizce yapılan değerlendirmede; alacaklı davacı tarafından 2 adet faturaya dayalı olarak davalı borçlular aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 no'lu ödeme emrinin tebliğ üzerine borçluların yasal süresi içerisinde yetkiye, borca ve husumete itiraz ettikleri, bu nedenle takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı davacının itirazın kaldırılması istemiyle iş bu davayı açtığı, mahkemece yapılan yargılama neticesinde yetki itirazının kaldırılması yerinde görülmediğinden talebin reddine karar verildiği anlaşılmış ise de; İİK'nun 50.maddesinin birinci fıkrasına göre; HMK'nun yetkiye ilişkin hükümleri para ve teminat alacaklarına dayalı takiplerde kıyas yolu ile uygulanır. Aynı fıkranın ikinci cümlesinde, takibe konu akdin yapıldığı icra dairesinin de takipte yetkili olduğu belirtilmiştir. İİK'nun 50. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken HMK'nun 10....

        Sayılı dosyasında çeke dayalı olarak aleyhlerine icra takibi başlatıldığını, yasal süresi içerisinde yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiklerini, yetkili icra dairesinin İskenderun İcra Dairesi olduğunu, takibe konu çekteki imzanın da davacıya ait olmadığını, davacının takip alacaklısına herhangi bir borcunun olmadığını belirterek, öncelikle yetki itirazının kabulüne, yetki itirazının reddi halinde ise takibe konu çekteki imzanın davacıya ait olmaması sebebiyle takibin iptaline, kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın 18/03/2021 tarihinde yapmış olduğu yetkiye, borca ve imzaya itirazın reddine, itiraz edilen tutarın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, "Davacının yetkiye ve borca itirazının reddine, Davalının yasal koşulları oluşmayan tazminat talebinin reddine" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekilinin 22/12/2022 tarihli süre tutum dilekçesinde, gerekçeli kararın tebliğinden sonra gerekçeli istinaf dilekçesini sunacağını bildirdiği, gerekçeli kararın adı geçen vekile 01/02/2023 tarihinde tebliğine rağmen gerekçeli istinaf dilekçesi verilmediği anlaşılmıştır. Davalı vekilinin 23/12/2022 tarihli süre tutum dilekçesinde, gerekçeli kararın tebliğinden sonra gerekçeli istinaf dilekçesini sunacağını bildirdiği, gerekçeli kararın adı geçen vekile 21/01/2023 tarihinde tebliğine rağmen gerekçeli istinaf dilekçesi verilmediği anlaşılmıştır. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesine dayalı yetkiye ve borca itiraz ile İİK'nın 170/a maddesine dayalı borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetine ilişkindir. İstanbul 35....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2022 TARİHLİ EK KARAR NUMARASI : 2021/270 ESAS 2022/528 DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Adana Genel İcra Müdürlüğü’nün 2021/4353 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiklerini belirterek takibin iptaline karar verilmesinin talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Ancak borçlu tarafından borca kısmi itirazda bulunularak alacaklı ile aralarındaki hukuki ilişki kabul edildiğine göre artık takip dayanağı belgenin İİK'nun 68/1. maddesindeki belgelerden olması aranmaz. Çünkü, anılan maddede yazılı belgelerle ispatlanacak olan hukuki ilişki borç olup, bu husus da kabul edildiğine göre ayrıca ispatına gerek bulunmamaktadır. Bu ilke HGK.nun 01/12/1985 tarih ve 1984/12- 257 E. - 984 K. sayılı kararında da aynen benimsenmiştir. O halde, ödeme olgusu ve yine ispat yükünün borçluya geçtiği, borçlunun ödeme iddiasını icra ve iflas kanununda öngörülen biçimde ve yazılı şekilde ispat etmediği, borca itiraz dilekçesinde ileri sürülmeyen hususların daha sonra ileri sürülemeyeceği, takibin usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşılmakla istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

        UYAP Entegrasyonu