WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/09/2020 NUMARASI : 2020/541 ESAS - 2020/814 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 26.İcra Müdürlüğü'nün 2020/4652 Esas sayılı dosyasındaki takipten haricen haberdar olduklarını, müvekkilinin takibe konu senede imza atmadığını, borca, imzaya ve tüm fer'ilerine itiraz ettiklerini, yetkili icra müdürlükleri ve mahkemelerinin İzmir olduğunu belirterek, yetkiye, imzaya, borca itirazlarının kabulüne ve %20'den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2006/8744 E. sayılı dosyasında başlatılan icra takibine karşı, borçlu ... tarafından, takip konusu alacağın takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımına uğradığı ileri sürülerek, icranın geri bırakılması istemiyle yapılan şikayet üzerine, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 13.11.2009 tarih ve 807 E., 1036 K. sayılı ilamıyla icranın geri bırakılmasına karar verildiği ve anılan kararın temyiz edilmeksizin 14.12.2009 tarihinde kesinleştiği, yine davacının alacaklı olduğu .... İcra Müdürlüğü'nün 2006/8256 E. sayılı dosyasına karşı aynı iddia ile yapılan şikayet hakkında ise, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 17.12.2009 tarih ve 347 E., 1171 K. sayılı ilamıyla icranın geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, davacının bu karara karşı İİK'nın 33/a-2 maddesine dayalı olarak genel mahkemede açtığı davanın da......

    Mahkemece takip dosyalarından biri gerekçede zikredilerek tasarrufların borca yetecek oranda iptaline karar verilmiştir. Bu durumda hangi takip dosyası için karar verildiği belli olmadığından infazda tereddüt oluşturacak bir hüküm kurulmuştur. Ayrıca davacıdan hangi takip ya da takip ../... -2- 2011/12136 2012/10377 dosyaları için dava açtığı hususu da açıklığa kavuşturulmadan ve takip dosyaları için verilmiş icranın geri bırakılmasına dair kararların kesinleşip kesinleşmediği sorulmadan giderek kesinleştiği anlaşılır ise davacının da İİK’nın 33/a-II fıkrası uyarınca, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açıp açmadığı araştırılmadan yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi isabetli değildir....

      İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiş ise de; mahkeme karar gerekçesinde yer alan icra dosyasının dava konusu icra dosyası olmadığı gibi, eldeki şikayete konu takip tarihine göre de gerekçenin dosyaya uygun olmadığı anlaşılmıştır. HMK 297.maddesi hükmü gereği mahkeme kararlarının ihtiva etmesi gereken unsurlar tek tek sayılmış olup, istinafa konu mahkeme kararında HMK 297/c bendi gereği dosya kapsamına uygun nitelendirme bulunmadığı, aynı şekilde icranın geri bırakılması hukuki dayanağının gösterilmediği, kararın gerekçesiz ve dosya kapsamına aykırı verildiği, bu hali ile istinaf talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına dava konusu icra dosyası ile takip dayanağı belgeler incelenerek, iddia ve savunma değerlendirilerek gerekçeli olarak karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      İlk derece Mahkemesi dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; 19/03/2021 tarihinde takip yapıldığı, takibin mirasçılara yöneltildiği, davacı yönünden ''reddi miras sebebiyle'' borçlu olmadıklarına dair itirazının borca itiraz olduğu ve bu itirazın süresinde yapıldığı, HGK'nun 19/11/2014 gün, 2013/12- 2240 Esas 2014/929 K sayılı ilamında da bunun, borca itiraz niteliğinde olduğununun belirtildiği, itirazın takibin niteliğine göre icra müdürlüğüne veya kambiyo senetlerine dayalı takip ise İcra Hukuk Mahkemesine yapılacağı, somut olayda, takip kesinleşmeden borca itiraz eden, takip borçlusu mirasçı davacının,TMK 605. maddesi gereği mirasın reddi talebinin mahkemece kabul edildiği, mirasın reddi kararının takipten önce verilmiş olduğu, süresi içerisinde davacının itiraz olarak bu hususu ileri sürdüğü, İİK 33/1 maddesi gereğince, davacı borçlu T1 yönünden icranın geri bırakılması gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, davacı borçlu T1 yönünden icranın geri bırakılmasına, davacının...

      hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise icranın geri bırakılması için bölge adliye mahkemesi veya Yargıtaydan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir....

        Somut olayda takibin borçlu ... hakkında başlatıldığı, borçlunun yetkiye ve imzaya itirazı üzerine mahkemece takibin durdurulmasına yönelik tedbir kararı verilmediği anlaşılmakla, İİK'nun 170/1. maddesinin ikinci cümlesi gereğince, tedbir kararı verilmeden yetkiye ve imzaya itiraz edilmiş olması zamanaşımını kesmeyeceği gibi, itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz. Şikayete konu icra dosyasının incelenmesinde; takibe dayanak belge, kambiyo senedi niteliğini haiz üç adet çektir. Çeklerin keşide tarihleri 27/05/2011 - 31/05/2011 - 31/05/2011 olup, ibraz süresi 03/02/2012 tarihinden önce dolduğundan, altı aylık zamanaşımı süresine tâbi olduğu anlaşılmakla, takip dosyasında borçlu ...'e yönelik olarak yapılan icra takip işlemlerinin incelenmesinde, alacaklının 09.06.2011 tarihli taşınmaz haczi talebi ile 19.03.2012 tarihli menkul haczi talebine kadar zamanaşımını kesen yada durduran hiçbir işlem bulunmadığı görüldüğünden zamanaşımının gerçekleştiği görülmektedir....

          HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Talep, icra takibine dayanak teşkil eden kambiyo senedindeki imzaya ve borca itiraza ilişkindir. Davacı borçlu vekili, ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 5 günlük yasal süre içinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda; icra takibine dayanak olarak gösterilen senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve bu durumun ilk bakıldığında bile hemen fark edildiğini, yapılan icra takibine konu senet gerçek olamayacak kadar çok yüksek bir meblağ içerdiğini, senette lehtar olarak görülen Ümit Balaban’a bu miktarda borçlanmasının mümkün olmadığını, kaldı ki davalı alacaklının da lehtar Ümit Balaban’dan bu kadar yüksek meblağda alacaklı olmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını belirtmek suretiyle imzaya ve borca itiraz ederek; icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2012/897 Esas 2012/1440 Karar nolu kararının hüküm bölümünün 1 nolu bendinde yazılı " İcranın geri bırakılması sözcüklerinin" karar metninden çıkartılmasına, yerine "İcra emrinin iptali" sözcüklerinin yazılmasına, Mahkeme kararının düzeltilen bu şekliyle ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 11.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Noterliği'nin 09/10/2017 tarih ve 17449 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacıya ihtar çekildiğini, çekilen ihtara karşı davacı tarafça herhangi bir itiraz edilmediği gibi, borcun da ödenmediğini, davacının icranın geri bırakılması talebi olmadığını, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine karşı ancak İİK'nın 33. maddesi uyarınca icranın geri bırakılması yoluyla itiraz edilebileceğini, davacının zamanaşımı, imhal yahut itfa edildiğine ilişkin iddiası olmadığını, davacı tarafından İİK'nın 72. maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davası da bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılarak, davanın reddine, davacı borçlu hakkında % 20'den aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 149. maddesi uyarınca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte icra emrinin iptali şikayeti ile borca ve ferilerine itiraza ilişkindir. İzmir 18....

              UYAP Entegrasyonu