Öte yandan, kabule göre de; borçlunun başvurusu İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğundan, aynı maddenin 5. fıkrası gereğince itirazın kabulü halinde takibin durdurulması yerine icranın geri bırakılmasına karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nun 33/a maddesi uyarınca icranın geri bırakılması istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece işbu talebin kabulüne karar verildiği, davacının ilgili karara karşı İİK.nun 33/a-2. maddesine göre yedi gün içinde dava açması gerektiği ancak davacının anılan sürenin bitiminden sonra dava açtığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verdiği görülmüştür. İcra İflas Kanunu'nun “İlamın zamanaşımına uğradığı iddiası” başlığını taşıyan 33./a maddesinin 2. cümlesi açıkça; “Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder." şeklinde düzenlenmiştir....
Hukuk Dairesi'nin 2021/1865 Esas sayılı dosyasında 11/08/2021 tarihinde icranın geri bırakılması talebinin kabulüne karar verildiği görülmüştür. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi'nin 2021/1865 Esas sayılı dosyasında verilen icranın geri bırakılması kararında, alacak kalemleri ve tahliye ile ilgili bir ayrım yapılmadığı, bu nedenle alacak kalemleri ile birlikte taşınmazın tahliyesi istinaf incelemesi sonuna kadar geri bırakıldığından memur işlemi usul ve yasaya uygun değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerinde takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davalı vekilinin istinaf başvuru nedenlerinin yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine aykırı bir yön de bulunmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
HD'nin 2019/1328 E sayılı dosyasında 08/07/2019 tarihinde icranın geri bırakılması talebinin şimdilik reddine karar verilmiştir. Alacaklı vekili icranın geri bırakılması talebi ret edildiğinden dosyadaki nakit teminatın İBAN numarasına yatırılmasına talep ettiği, icra müdürlüğünce 23/07/2019 tarihinde talep gibi işlem yapılmasına karar verildiği, aynı tarihte dosyaya yatan teminatın alacaklıya ödendiği, bakiye kalan alacak yönünden borç muhtırası düzenlendiği, 26/07/2019 tarihli borç muhtırasında 18.291,55 TL borcun bulunduğu belirtilmiştir. İİK 36 maddeye göre, ilama karşı istinaf kanun yoluna başvuran borçlunun hükmolunan paranın yatırılması halinde icranın geri bırakılması için BAM veya Yargıtay'dan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verileceği belirtilmiştir. Somut olayda, Konya BAM 6....
E, 2013/...K. sayılı ilam ile icranın geri bırakılması kararı alınmış olduğunu, söz konusu İcra Mahkemesi Kararı Yargıtay 12. H....
Somut olayda; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte icra emri düzenlendiği, talebin taksitlerin ödendiği, kalan taksit borcunun fazla hesaplandığı iddiası ile yapılan takibin iptali isteminden kaynaklandığı,,davacı tarafından icra emrine ilişkin borcun ödenmesi,feragat ve ibra nedeniyle İcra Hukuk mahkemesine yapılan icra emrine itiraz talebinin, İİK'nın 32. ve devamı maddeleri gereğince icranın geri bırakılması talebi olarak değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından uyuşmazlığın İcra Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21.,22. ve 23. maddeleri gereğince Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şti'nin müvekkiline olan borçlarının tahsili amacıyla, borçlu firma tarafından keşide edilerek teslim edilen çekler ile borçlu firma ve söz konusu çeklerde avalist olarak imzası olan davalının da aralarında bulunduğu müşterek ve müteselsil kefiller hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının takibin zamanaşımına uğradığından bahisle açtığı dava sonucunda hakkındaki takibin geri bırakılmasına karar verilmesini sağladığını, oysa takip dosyası incelendiğinde takipte zamanaşımının vaki olmadığını, İİK'nın 33/a gereğince zamanaşımı sebebiyle icranın geri bırakılması amacıyla açılan davalarda yapılacak incelemenin "takibin kesinleşmesinden sonraki dönemle sınırlı olacağını, icra mahkemesinin kararında bu yasal gereğe riayet etmeyerek takibin davalı hakkında kesinleşmesinden önceki dönemi de nazara alarak icranın geri bırakılmasına karar verdiğini, zamanaşımına ilişkin yapılacak hesaplamanının herhalukarda takibin kesinleşmesinden itibaren hesaplanması gerektiğini, takibe konu çeklerin hiçbirisinin...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "...Davanın kabulü ile, Ünye İcra Müdürlüğünün 2016/3388 Esas sayılı dosyasındaki davacı borçlular T2 Emine Serap, T3 hakkındaki icranın İİK'nun 71 ve 33 maddeleri uyarınca geri bırakılmasına..." karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı; zamanaşımı gerçekleşmediğini, davacıların menfi tespit davasının reddedildiğini beyan ederek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması ve senedin kambiyo vasfına sahip olmaması sebebiyle takibin iptali taleplerine ilişkindir....
Ancak, icranın geri bırakılması istemi ile, faize yönelik şikayetin kabulü veya reddi halinde, tazminata hükmedileceğine dair, İİK. 'da herhangi bir düzenleme bulunmadığı halde, davalı alacaklı lehine tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Dolayısıyla, yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı tarafın istinaf başvurusunun (kısmen) kabulü ile, HMK'nun 355 ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden, icranın geri bırakılması istemi ile faize yönelik şikayetin ayrı ayrı reddine, yasal şartları oluşmadığından davalı alacaklı tarafın tazminat talebinin reddine, davacı tarafın sair istinaf isteminin reddine, oy birliği ile karar verilmiştir....
Asliye (İcra) Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine itiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Hükümde yer alan "takibin iptali" sözcüğünden İİK'nun 33. maddesi gereği "icranın geri bırakılması"nın anlaşılacağının tabi bulunmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun Mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....