Bu durumda takibe konu senet kambiyo senedi vasfını taşımamakta olup, mahkemece bu senet yönünden verilen icranın geri bırakılması kararı doğru olmamıştır. Yine 6762 sayılı TTK.'nun 688/6. maddesi gereğince bonoda lehtarın ad ve soyadının yazılı olması zorunludur. Lehtar, gerçek veya tüzel kişi olarak bonoda gösterilmez ise dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, bu belge nedeniyle borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yolla takip yapılması mümkün değildir. Somut olayda, takip dayanağı 2.400 TL bedelli, 15.04.2006 tanzim, 15.05.2006 vade tarihli bonoda Lehtarın bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda; takibe konu edilen senet kambiyo senedi vasfını taşımamakta olup, mahkemece bu senet yönünden verilen icranın geri bırakılması kararı doğru olmamıştır. Öte yandan TTK.nun 690. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun'un 615/3. maddesi gereğince, bononun vade tarihinin, düzenlenme gününden muayyen bir müddet sonraya ait bulunması zorunludur....
İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının onanmasına dair 19.11.2013 tarih, 2013/10876 Esas, 2013/17174 Karar sayılı Daire ilâmının müddeti içinde tashihen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R İcranın geri bırakılması kararı, itiraz eden.....,..... ve.... yönünden hüküm ifade eder....
açılan dava niteliğinde olmadığından icra mahkemesince verilen icranın geri bırakılması kararının bu takip yönünden kesin hüküm teşkil edeceği, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası açılmasının hacizlerin kaldırılmasına mani olmayacağı gerekçesi ile icra müdürlüğünün işleminin iptalini talep etmiştir....
-KARAR- Davacı vekili, davalının müvekkilinden aldığı borç para karşılığı verdiği senetlere dayalı davalı hakkında icra takibi yapıldığını davalının taahhütlerini yerine getirmediğinden icra dosyasında işlem yapamadıklarını daha sonra davalının takip alacağının zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle başvurduğu İcra Hukuk Mahkemesince icranın geri bırakılması kararı verildiğini, şikayetin yerinde olmadığını bildirerek alacaklarının zamanaşımına uğramadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkemece, eda davası açılacak hallerde tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. İİK.nun 33/a.maddesi; “ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları İcra Mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir....
gerektiğinden bahisle şikayetçi borçlunun yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun reddine, HMK'nın 355 ve 353/1-b-2 maddeleri gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; davacı tarafın takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ait zaman aşımına istinaden icranın geri bırakılması isteminin reddine, şikayetçi borçlunun borca itirazının (yukarıda açıklanan nedenlerle) reddine karar verildiği görülmektedir....
in 27.12.2010 tarihinde icra mahkemesinde itiraz davası açtığı, 15.3.2011 tarihli icra mahkemesi kararı ile bono zamanaşımına uğradığından İİKnun 71/2.maddesi hükmü uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 5.3.2012 tarihinde kesinleştiği, 2012/22319-2013/1985 davacının 4.2.2011 tarihinde temel borç ilişkisine dayanarak eldeki davayı açtığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda bononun taraflarından davalı ... hakkında kesinleşen bir kambiyo takibi bulunmakla birlikte, davalı ... hakkında zamanaşımına uğrayan bono nedeniyle icranın geri bırakılması kararı mevcuttur. Davacı, davalı ... hakkında artık kambiyo takibine devam edemeyeceğinden, temel ilişkiye dayalı olarak alacak davası açmakta hukuki yararı vardır. Mahkemece davacının davalı ... hakkındaki davasının da hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Şti.ye geri verilmesine 24.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şti.ye geri verilmesine 24.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki icranın geri bırakılması kararının iptali-tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının davalı aleyhine 2012/1526 esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus yol ile yürüttüğü takip hakkında, Gn 2012/466 esas ve 2012/646 karar sayılı ve 11/09/2012 tarihli kararı ile İİK'nun 170/a-ı ve 170/b yollamasıyla 71/2 ve 33a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, bu kararın yerinde olmadığını, ileri sürerek; İİK'nun 33a maddesi gereğince süresi içinde açtıkları iş bu dava neticesinde takip dayanağı çek hakkında zamanaşımının vaki olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Diğer davalı ... vekili, müvekkili hakkında rücu belgesi alınan takip hakkında (2003/4872 Esas sayılı dosya) icra mahkemesi tarafından icranın geri bırakılması kararı verildiğini, bu nedenle müvekkilinin bu takipten dolayı sorumlu tutulamayacağı belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2003/4872 esas sayılı dosyasında takibe konulan çek hakkında TTK.nun 726/2.maddesindeki altı aylık zamanaşımı süresi geçmesine rağmen 20.04.2007 tarihinde çek bedelini ödeyip, İİK.nun 33/a maddesindeki icranın geri bırakılması yasal hakkını kullanmadığı, ayrıca temel ilişkiye yani TTK.nun 644.maddesine dayanmaksızın rücu belgesi ve çeke dayanarak çek keşidecisi ve lehtardan istemde bulunması olanağının olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan ... Koop.vekili tarafından katılma yoluyla temyiz edilmiştir....