WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet K A R A R İcra Mahkemesi'ne yapılan talep İİK'nun 89/1. maddesi kapsamında 1. haciz ihbarnamesine yapılan itiraz ve buna ilişkin gecikmiş itiraz isteminin kabulüne ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet K A R A R İcra Mahkemesi'ne yapılan talep İİK'nun 89/1. maddesi kapsamında 1. haciz ihbarnamesine yapılan itiraz ve buna ilişkin gecikmiş itiraz isteminin kabulüne ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet K A R A R İcra Mahkemesi'ne yapılan talep İİK'nun 89/1. maddesi kapsamında 1. haciz ihbarnamesine yapılan itiraz ve buna ilişkin gecikmiş itiraz isteminin kabulüne ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet K A R A R İcra Mahkemesi'ne yapılan talep İİK'nun 89/1. maddesi kapsamında 1. haciz ihbarnamesine yapılan itiraz ve buna ilişkin gecikmiş itiraz isteminin kabulüne ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Borçlu, ödeme sırasında, yapılan ödemenin hangi borca ilişkin olduğunu beyan etmemiş veya alacaklının makbuzda belirttiği borca derhal itirazda bulunmamışsa makbuzda belirtilen borca mahsup edilmelidir. Birden fazla para borcunun olduğu borç ilişkisinde, borçlunun, yapılan kısmi ödemenin hangi borç için mahsup edildiğini belirtmemesi, alacaklının da ödemenin hangi borca ilişkin olduğunu makbuzda göstermemesi durumunda, kısmi ödemenin hangi borca mahsup edileceği sorunu BK.m. 86.’ye göre çözümlenmelidir. Buna göre kısmi ödeme öncelikle muaccel olan borç için yapılmış sayılır. Ödeme zamanında birden fazla borç muaccel hale gelmişse ödeme ilk takibe konulan borca mahsup edilir. Muaccel olan borçlardan hiçbiri takibe verilmemişse kısmi ödeme ifa zamanı önce gelen borca mahsup edilmiş sayılır. Borçların ifa zamanları (vadeleri) aynı günde gelmişse yapılan kısmi ödeme borçların miktarlarıyla orantılı olarak mahsup edilir....

            Dava ilamsız takipte gecikmiş itiraz olup mahkemece davanın görev yönünden reddine ilişkin kararın dairemizce bozulması üzerine mahkemece, gecikmiş itiraz iddiasının yerinde olmadığı, borçluya usulüne uygun tebligat yapılmadığının tespiti ile; şikayet tarihinin öğrenme tarihi olan 21/8/2015 olarak belirlenmesine ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Ancak borçlunun, usulsüz tebligat şikayetinin; Tebligat Kanunu 32. madde gereğince usulsüz tebligatı öğrendikten itibaren 7 gün içerisinde şikayet yoluna başvurması gerekmesi karşısında, borçlu tebligattan 21/8/2015 tarihinde haberdar olduğunu bildirdiği halde, İİK'nin 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonra 04.09.2015 tarihinde icra mahkemesine şikayette bulunmuştur. O halde, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

              Dava dilekçesinde belirtildiği üzere İİK'nın 65.maddesi kapsamında gecikmiş itiraz yönünden yapılan incelemede de, borçlunun itirazına engel bir durum bulunmadığı gibi engelin kalktığı günden itibaren 3 gün içerisinde yapılan bir itiraz olmadığı anlaşıldığından gecikmiş itirazın da uygulanma alanı bulunmadığı görüldüğünden takibin kesinleşmesi sebebiyle borçlunun mal varlığına haciz konulmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı takibe itirazında genel ifadelerle borca itiraz etmiş olup özel bir itiraz nedenine dayanmadığından ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. 19/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda; Emsal Yargıtay kararları uyarınca aksi kanıtlanmadıkça resmi ve geçerli belgelerden olan 09.11.2018 tarihli tutanakta tespit edildiği şekliyle, elektrik enerjisinin kayıtsız sayaç üzerinden kullanılmasının Yönetmeliğin ilgili hükümlerine göre kaçak elektrik kullanımı olduğu, davalının da ......

                Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu süresinde itirazında borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür. Dava konusu miktar 9.506,01 TL' dir. Davalı tarafından sözleşme üzerindeki imzaya itiraz edildiği ve grafolojik inceleme yapılmasına karar verilmesine karar verildiği, bilirkişi .... tarafından sözleşme üzerindeki imzanın ....'ye ait olmadığı belirtilmiştir. İcra takibine ve davaya konu alacağın oluşumuna esas sözleşmenin, davalı tarafından imzalanmadığı anlaşılmakla davalının sözleşmenin tarafı olmadığından, doğan alacaktan sorumlu olamayacağı kanaati ile açılan davanın sübut bulmadığından reddine karar verilmiştir. Davalının tazminat taleplerinin yasal şartları oluşmadığından, davalının kötüniyeti ispat edilemediğinden, davalının da tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur....

                  Dairemizce yapılan değerlendirmede; Dosya istinaf sebepleri ile birlikte HMK'nın 355 maddesi çerçevesinde incelenmiş olup, dosya kapsamına göre; davacının dilekçesinde imzaya açıkça itiraz etmediği bu nedenle İİK'nun 169/a-1 maddesi gereğince borca itiraza yönelik iddiasını ispatlayamadığı, takibe konu senedin sonradan doldurulduğu ve yazının borçluya ait olmadığı iddiasının ise, icra mahkemesinde değerlendirilemeyeceği, genel mahkemede tartışma konusu yapılabileceği, taraflar arasında ticari ilişki olmadığı hususlarının yargılamayı gerektirdiğinden yerinde olmadığı, ayrıca TTK'nun 661. maddesi uyarınca bonolar için öngörülen 3 yıllık zamanaşımı süresinin senedin vade tarihinin 22/06/2019 olduğu nazara alındığında senedin zaman aşımına uğramadığı, faiz yönünden mahkemece inceleme yapıldığı, faize yönelik davacının istinafı bulunmadığı yine gecikmiş itiraz yönünden kurulan kabul hükmü, yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda gerekçede belirtilen yaşanan olayın "engel sebep" olarak...

                  UYAP Entegrasyonu