DELİLLER: Şuhut İcra Dairesi 2016/189 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluların murisi hakkındaki takibin kesinleştiğini, yapılan işlemin İİK'nun 53. maddesi gereğince mirasçılar yönünden takibin devamı niteliğinde olduğu, mirasçıları ödeme emri tebligatı çıkartılmasına gerek olmadığı, davacıların itirazlarının İİK'nun 71. maddesi kapsamında olması gerektiği, ancak murisin ölümünden önceki yapılan işlemlere itiraz etmeleri mümkün olmadığından imzaya ve borca itirazlarının reddine karar verilmiştir....
takibin iptaline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davacının yetkiye, imzaya ve borca itirazının reddine, davalının tazminat talebinin takibin durmamış olması nedeniyle yasal koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş, davacı/borçlu vekili karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Banktaki hesaplara bloke konulduğunu, kredi kartlarının kullanılamaz hale geldiğini ve banka kartı ile yalnızca ATM'den emekli maaşı çekilebildiğini, 31/12/2019 tarihinde Aliağa İcra Müdürlüğüne verilen yetkiye, imzaya, borca, faize ve tüm ferilerine o sırada davalının vekili olan avukatın hazırladığı dilekçe ile itiraz edildiğini, dilekçenin davalı tarafından imzalandığını, her ne kadar dilekçede birçok hususa itiraz edilmiş ise de itirazın yalnızca borcun kendisine ve faizine olduğunu, bunun dışında yetkiye ve imzaya herhangi bir itirazın bulunmadığını, borca itirazın haksız olmadığını, davalının kötü niyetli davranmadığını, davalının dava dışı ... AŞ.'nin ortaklarından olduğunu, şirket yönetiminin zaman içerisinde basiretsiz yönetim tarzı ile şirketin çöküşe terkedildiğini, davacı ......
İİK'nun 169/a-1. maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Öte yandan, İİK'nun 170/2 ve 3. maddesinden, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takiplerde imzaya itirazın da duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, borçlunun başvurusu, imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, yukarıda açıklanan yasa hükümleri uyarınca mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itirazlar duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2021 NUMARASI : 2021/220 ESAS - 2021/1956 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğünün 2021/143 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, borcun bulunmadığını belirterek imzaya ve borca itiraz ederek takibin iptalini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2021/18206 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilleri aleyhine başlatılan takibin dayanağını oluşturan yukarıda tanzim ve vade tarihleri belirtilen senet üzerinde bulunan imzaların hiçbir şekilde müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin karşı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, ayrıca müvekkilinin ikametgahının Sarıyer/İstanbul olduğu, bu nedenle söz konusu icra takibi yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılmış olduğunu, İstanbul İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, yetkiye itiraz ettiklerini, tüm bu sebeplerle imzaya, borca, faize ve yetkiye ilişkin itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir....
Somut olayda; davacı, lehtar/ciranta sıfatıyla yer aldığı çekteki imzaya itirazı ile birlikte takibe konu çekin, dava dışı Günal..Şirketi ile yapılan protokol gereğince Günal ..Şirketine teminat olarak verildiğini iddia ederek imzaya ve borca itiraz etmiştir. Borçlu tarafından ödeme emri tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine verilecek itiraz dilekçesiyle takibe konu çekle ilgili imza itirazıyla birlikte, imzaya itirazla çelişmeyen itiraz sebepleri de bildirilebilir (örneğin, zamanaşımı, yetki, derdestlik vb.). Buna karşılık borçlu, imza itirazıyla birlikte çekin teminat için verildiğini bildiremez. Çünkü imzaya itirazla çekin teminat amaçlı verildiği iddiası birbiriyle çelişme halindedir. Ayrıca, davacı dava dilekçesinde çekin teminat olarak verildiği sırada boş olarak verildiğini iddia etmediği gibi, çekte lehtar sıfatıyla yer alan davacının cirosu olmaksızın çeki dava dışı şirkete teminat amaçlı vermesi de hayatın olağan akışına aykırıdır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/08/2021 NUMARASI : 2021/411 ESAS 2021/397 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya, Yetkiye, Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün 2021/4661 esas sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığını, imzaya, borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, takibin yetkisiz olan Kayseri İcra Müdürlüğünde başlatıldığını, Bakırköy İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürmüş ve bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir....
Ancak takip kesinleştikten sonra borç ödenmiş ise İİK 71. maddeye göre takibin iptalini isteyebilir." dolayısıyla davacının borca ve imzaya itiraz hakkı bulunmadığından zamanaşımı talebinin ise takip konusu alacak takip nedeniyle zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borca ve yetkiye yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğini, bu nedenle borca ve yetkiye itiraz talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı tarafından ayrıca yetkiye de itiraz edildiğini, yetkili icra müdürlüklerinin Bakırköy İcra Müdürlükleri olduğuun belirtildiğini, taraflar arasında imzalanan ve takibe konu olan senetlerden anlaşılacağı üzere düzenleme ve ödeme yerinin istanbul ataşehir olduğunu, bu nedenle yetkiye itirazın reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafından davalı müvekkiline hiçbir ödeme yapılmamış olduğunu, borcun ödenmesi için takibe geçildiğinde ise itiraz edildiğini beyanla, borçlu tarafından yapılan yetkiye ve borca itirazın iptaline, karşı taraf vekalet ücretinin lehlerine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....