Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu haliyle borçlunun başvurusu borca itiraz niteliğinde olup, anılan itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.” Mahkemece, borçlunun borca itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin borçlu yönünden durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... ....

    T2 17/10/2017 tarihinde takip dosyasına UYAP üzerinden aynı tarihte harçlandırılmış vekaletnamesini sunduğu anlaşılmış olup, bu halde borçlunun en geç 17/10/2017 tarihinde takipten ve dolayısı ile ödeme emri tebliğinden haberdar olduğunun kabulü gerekeceğinden, 24/11/2017 tarihinde yapılan usulsüz tebliğ şikayeti süresinde değildir. Bu durumda imzaya ve borca itiraz da beş günlük süresi içerisinde değildir. Mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin, imzaya ve borca itirazın süreden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, istinaf sebeplerlerine bağlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılan inceleme neticesinde; ilk derece mahkemesi kararı hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    Dairemizce yapılan değerlendirmede; davacılar vekilince müvekkillerine icra dosyasından yapılan tebligatların usulsüz olduğu gerekçesiyle takipten haberdar oldukları tarih itibariyle iş bu davayı yasal süresi içerisinde açtıklarını belirterek yetkiye ve borca itiraz ettiklerini, ayrıca senedin kambiyo vasfında olmadığına ilişkin şikayette bulunarak takibin iptalinin talep edildiği, mahkemece yapılan yargılama neticesinde usulsüz tebligat şikayetinin reddine, dolayısıyla yetkiye-zamanaşımına ve borca itiraza yönelik davanın süreden reddine, yine davacıların senedin kambiyo vasfında olmadığına ilişkin şikayetlerinin süreden reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

    İlk derece mahkemesi kararında özetle; Mahkememizce tüm dosya üzerinden yapılan incelemede;davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine müstenit icra takibi başlattığı, borçlu vekili Av. Ömer Eyyüpoğlu tarafından borçlu adına Şanlıurfa 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/217 E. Sayılı dosyasıyla itiraz davası açıldığı, mahkemece davanın reddine karar verildiği, kararın bir suretinin takip dosyası içerisine alındığı, bundan sonra alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda şikayete konu taşınmazın kıymet takdirinin yapıldığı, raporun davacı borçlu vekili Av. Ömer Ayyüpoğlu'na 05/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, Av. Ömer Eyyüpoğlu tarafından takip dosyasına sunulmuş bir istifa veya vekillikten çekilme dilekçesinin yer almadığı, borca itiraz davasına dair ilamın dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında artık şikayetçinin satış dosyasında vekille temsil edildikleri gerçeğini ortadan kaldırmayacağı, bu hali ile istifa veya vekillikten çekilme dilekçesi bulunmayan Av....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/06/2022 NUMARASI : 2022/331 ESAS - 2022/450 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya, borca itiraz, kambiyo şikayeti KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar T4 ve T3 tarafından davacı müvekkili aleyhine Bodrum 1....

    Borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazları ile birlikte usulsüz tebliğ şikayeti mevcut ise, usulsüz tebliğ şikayeti Mahkemece ön mesele olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olup olmadığı, şikayetin İİK'nın 16 ve TK'nın 32. maddeleri kapsamına göre süresinde yapılıp yapılmadığı tespit edildikten ve bu hususa gerekçede yer verildikten sonra borçlunun yetki, imza ve borca itirazlarının öğrenme tarihine göre yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülüp sürülmediği belirlenerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, davacıların ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dava dilekçesi özetinde, gerekçede ve hükümde yer verilmediği, usulsüz tebliğ şikayeti herhangi bir inceleme ve değerlendirmeye tabi tutulmaksızın doğrudan davacıların tüm itirazlarının süre yönünden reddi yönünde eksik inceleme ile isabetsiz şekilde yazılı şekilde hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır....

    DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibine vaki borca itiraz ve usulsüz tebligat şikayeti istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı vekili, Erzurum 1. İcra Müdürlüğünün 2019/8300 esas sayılı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, ödeme emrine 10.10.2019 tarihinde muttali olduklarını beyan ederek usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraz isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davacının ödeme emrine muttali olduğunu beyan ettiği 10.10.2019 tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresi ve 5 günlük borca itiraz süresi geçtikten sonra dava açıldığından davanın reddine karar verilmiştir....

    İcra Müdürlüğü'nün 2014/124 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takiplerine karşı borçlu ...'ın icra mahkemesine başvurusunda; anılan icra dosyalarından kendisine gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emri tebligatının usulüne uygun yapılmadığını, takiplerden 26.08.2014 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürdüğü, ayrıca, söz konusu takiplerin dayanağı bonoya ilişkin ödeme yapıldığı iddiası ile birlikte, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiği görülmektedir. Bilindiği üzere; alacaklı tarafından seçilen takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 168. maddesinin 5. fıkrası ve yine aynı kanunun 169. maddesine göre; borca itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, .......

      Davacı borçlu dava dilekçesinde; aleyhine başlatılan takipten 30/10/2018 tarihinde haberdar olduğunu beyan etmiş ancak eldeki şikayeti 08/04/2019 tarihinde yasal 7 günlük süreyi aşarak yapmıştır. Davacının diğer itirazları olan borca ve faize yönelik itirazlarının icra müdürlüğüne yapılması gerektiği, mahkememizce değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla İİK.62.maddesine göre yapılan borca yönelik itirazların reddine..." dair karar karar verildiği görülmüştür....

      Borca itiraz yönünden; Davacı borçlular tarafından her ne kadar 25/02/2020 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile girişilen icra takibinde borca itirazda bulunmuş ise de; davacı borçlulara icra dosyasından ödeme emri tebliğinin usulüne uygun şekilde 19/02/2020 tarihinde yapıldığı, borçluların 5 günlük yasal süreden sonra 25/02/2020 tarihinde mahkememize dava açtığı anlaşılmakla, davacılar tarafından açılan borca itiraz davasının davacılar yönünden süre aşımı nedeniyle ayrı ayrı reddine, esasa ilişkin hüküm kurulmadığından davalı alacaklının tazminat talebinin reddine " karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu