Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacının kimliğini kaybettiğini, kimlik bilgilerinin birilerince kullanıldığını, borçlu olmadığı takip dosyalarında borçlu yapıldığını belirterek, ---- yapılan takipte istenilen --- asıl alacak ve tüm ferileri yönünden,--- sayılı dosyası ile yapılan takipte istenilen --- Asıl alacak ve tüm ferileri yönünden, ----sayılı dosyası ile yapılan takipte istenilen---- Asıl alacak ve tüm ferileri yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini ve kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık,----- sayılı dosyası ile yapılan takipte istenilen --- asıl alacak ve tüm ferileri yönünden, ---- yapılan takipte istenilen --- Asıl alacak ve tüm ferileri yönünden, ----dosyası ile yapılan takipte istenilen ----- Asıl alacak ve tüm ferileri yönünden davacının borçlu bulunup bulunmadığı, istirdadı gereken bir bedel bulunup bulunmadığı, kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerekip gerekmediği hususundadır....
TL meblağlı, keşidecisi ... ve lehtarı ... olan senetten dolayı davacıların BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE 2-İİK. 72/5. maddesi gereği takip miktarı olan ... TL nin %20 si oranında hesaplanan ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : :6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava; tahakkuk ettirilen elektrik faturalarının ödenmiş olduğundan bahisle borçlu olmadığının tespiti ile ödenmek zorunda kalınan bedelin istirdadı istemine ilişkindir....
72.maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İş bu dava, eser sözleşmesi kapsamında avans olarak verildiği iddia edilen çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve çeklerin bedelsizliğinin tespitine ilişkindir. Somut olayda davacı taraf, davalı ile ayakkabı fabrikası inşaatı temel ve yalıtım işi konusunda anlaştıklarını ve avans olarak dava konusu toplam tutarı 1.735.000,00 TL olan 6 adet çekin keşide edilerek davalıya verildiğini, bunun yanı sıra ayrıca davalı şirkete 21.07.2020 tarihinde 280.000,00 TL nakit ödeme yapıldığını, ancak davalının söz konusu işleri yapmadığı gibi çekleri de vermediğinden bahisle dava konusu çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, çeklerin iptalini ve nakit olarak ödenen bedelin iadesini talep etmiştir. Davalı taraf ise eser sözleşmesi iddiasını kabul etmediği, aralarında taşınmaz satışı ilişkisi olduğunu ve davacının bu ilişkiye aykırı davranarak çek bedellerini ödemediğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: "...Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜ ile; İstanbul ...İcra Müdürlüğü ... esas sayılı takip dosyasına konu 30/09/2011 düzenlenme tarihli 10/10/2011 ödeme tarihli 20.000 TL miktarlı bonodan kaynaklı BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, 2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı taleplerinin REDDİNE, 3-Davacı ...'...
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın, kambiyo senedi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti olduğu, davacı tarafça davaya konu çeklerdeki imzanın keşideciye ait olmadığında bahisle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesinin talep edildiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesini talep edildiği görülmüştür. Dosyamız kapsamına alınan bilirkişi raporu dikkate alındığında davacıya atfen atılan imzaların davacıya ait olmadığı tespit edilmiştir....
Davalı vekili dilekçesinde özet olarak; iddiaların doğru olmadığını; davacı tarafın şikayeti ile başlayan savcılık soruşturmasının takipsizlik ile sonuçlandığını; davacının ehliyetli olduğunu, müvekkiline de borçlu bulunduğunu, senedin bedelsiz olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, --- tanzim, --- vade tarihli --- bedelli senet ve --- tanzim, ---- vade tarihli --- bedelli senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir. ---------görevsizlik kararı ile dosya mahkememize tevzi edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 190. maddesi ve Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer....
Davalı vekili dilekçesinde özet olarak; iddiaların doğru olmadığını; davacı tarafın şikayeti ile başlayan savcılık soruşturmasının takipsizlik ile sonuçlandığını; davacının ehliyetli olduğunu, müvekkiline de borçlu bulunduğunu, senedin bedelsiz olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, --- tanzim, --- vade tarihli --- bedelli senet ve --- tanzim, ---- vade tarihli --- bedelli senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir. ---------görevsizlik kararı ile dosya mahkememize tevzi edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 190. maddesi ve Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer....
Davalı vekili dilekçesinde özet olarak; iddiaların doğru olmadığını; davacı tarafın şikayeti ile başlayan savcılık soruşturmasının takipsizlik ile sonuçlandığını; davacının ehliyetli olduğunu, müvekkiline de borçlu bulunduğunu, senedin bedelsiz olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, --- tanzim, --- vade tarihli --- bedelli senet ve --- tanzim, ---- vade tarihli --- bedelli senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir. ---------görevsizlik kararı ile dosya mahkememize tevzi edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 190. maddesi ve Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer....