Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/01/2020 NUMARASI : 2018/610 ESAS 2020/46 KARAR DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Konya 2....

Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

Aile Mahkemesi 2018/566 E, Sayılı dosyası ile tarafınca nafaka artırım davası da ikame edilmiş olduğunu, 21.01.2020 tarihli duruşmada haklı davasının kabulü ile nafakanın arttırılmasına karar verildiğini, müşterek çocuk yaşı ve gelişim dönemi göz önüne alındığında henüz daha 5 yaşında ve anne ilgisine bağımlı durumda olduğunu, yıllardır annesinin yanında ve gözünün önünde yaşadığından annesi olmaksızın şehir dışına çıkması ve orada kalmasının müşterek çocuğun psikolojisini olumsuz yönde etkileyeceğini davacının boşanmadan bu yana müşterek çocuğa yeterli alakayı göstermemesi, baba olmanın kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmemesi, müşterek çocuğun babası olmadığı iddiası ile soybağının reddi davası dahi açması ve çocuğun gelişim dönemi de dikkate alındığında davacının haksız davasının reddini talep ettiği anlaşılmıştır ....

Aile Mahkemesi 2018/566 E, Sayılı dosyası ile tarafınca nafaka artırım davası da ikame edilmiş olduğunu, 21.01.2020 tarihli duruşmada haklı davasının kabulü ile nafakanın arttırılmasına karar verildiğini, müşterek çocuk yaşı ve gelişim dönemi göz önüne alındığında henüz daha 5 yaşında ve anne ilgisine bağımlı durumda olduğunu, yıllardır annesinin yanında ve gözünün önünde yaşadığından annesi olmaksızın şehir dışına çıkması ve orada kalmasının müşterek çocuğun psikolojisini olumsuz yönde etkileyeceğini davacının boşanmadan bu yana müşterek çocuğa yeterli alakayı göstermemesi, baba olmanın kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmemesi, müşterek çocuğun babası olmadığı iddiası ile soybağının reddi davası dahi açması ve çocuğun gelişim dönemi de dikkate alındığında davacının haksız davasının reddini talep ettiği anlaşılmıştır ....

Davalının cevap dilekçesiyle; açılan davayı kabul etmediğini, velayetin değiştirilmesi için bir sebep bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekilinin beyan dilekçesinde özetle; müvekkilinin çocuğu ile daha iyi ilgilenmek için işi bıraktığını, Belinay istediği zaman babası ile görüşebildiğini, davacı babanın boşanmadan uzun bir süre sonra Bulgaristan da kaldığını, bulaşıcı hastalığının bulunduğunu, çocuğun psikolojik ve fiziksel gelişimi açısından annesinin yanında kalmasının daha uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince özetle; davanın reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı taraf hükmün tamamı yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur....

Lehine nafakaya hükmedilen çocuk yönünden borçlunun nafaka ödemekle sorumlu tutulabilmesi için çocuğun alacaklı yanında bulunması gerekir. Borçlu velayeti alacaklıya bırakılan müşterek çocuğun, boşanmadan itibaren kendi yanında kaldığını iddia etmekte olup, bu iddiası tanıkla da ispatlanabilir. Borçlunun talep dilekçesinde dinlenmesini istediği tanıkların isim ve adreslerini bildirdiği görülmüştür. O halde, mahkemece, İİK'nun 18/3. maddesi doğrultusunda, duruşma açıldıktan sonra, taraflara delillerini sunmaları için imkan verilip çocuğun borçlu yanında kaldığı iddiası yönünden dinlenecek tanık beyanları değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2022 NUMARASI : 2021/784- 2022/453 DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Davacının eski eşi T3 Sivas 1....

    SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2021 NUMARASI : 2021/1603 ESAS 2021/1599 KARAR DAVA KONUSU : Vesayet KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin oğlu Oğuz Uyar ile davalı T3 Balıkesir 1.Aile Mahkemesinin 2017/956 Esas 2018/836 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, tarafların müşterek çocuğu 08/01/2011 doğumlu Arda'nın velayetinin çocuğun yaşı ve alıştığı ortamın devam ettirilmesi gerekçesi ile davalı annesi Celile'ye verildiğini ve müşterek çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesis edildiğini, annesinin boşanmadan sonra çocukla babasının ve ailesinin görüşmesini engellediğini, çocuğa karşı sürekli babasını ve ailesini kötülediğini, çocukta babasının ve ailesinin kendisini sevmediği önemsemediği düşüncesinin oluştuğunu belirterek; Balıkesir 1.Aile Mahkemesinin boşanma kararı ile velayeti anne T3 verilen 08/01/2011 doğumlu küçük T4 velayetinin annesinden alınarak vesayet altına alınmasını, vasi olarak davacı babaannesinin...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili müvekkili aleyhine nafaka alacağı ilamına dayalı ilamlı takip başlatıldığını, boşanmadan sonra müşterek çocuğun müvekkili yanında kaldığını, tüm ihtiyaçlarının müvekkil tarafından karşılandığını, bu nedenle nafaka ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını açıklayarak takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....

      Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine,06/10/2020 tarihli uzman tarafından düzenlenen sosyal inceleme raporuna, müşterek çocuğun aşamalardaki beyanına, müşterek çocuğun ifadesini annesinin baskısı ile verdiğine ilişkin dosyada delil bulunmamasına, çocuğun velayetinin annesine verilmesinin üstün yararına aykırı olacağına dair bir delil ve tespit de bulunmamasına, müşterek çocuğun velayetinin babasına verilmesine karşılık dava tarihinden önce uzun bir zamandan beri annesinin yanında yaşayıp, orada eğitimine devam ettiğine, dolayısıyla yaşadığı ortamdan ayrılmasının çocuğun menfaatine uygun olmayacağına, davalı babanın yeniden evlenip evlendiği yeni eşinin 13 yaşında olan çocuğunun da davalı ile birlikte yaşamasına göre, mahkemenin velayetin değiştirilmesine yönelik kararının dosya kapsamına göre doğru olduğu, müşterek çocuğun dava tarihinden öncesinden beri annesinin yanında yaşaması ve...

      UYAP Entegrasyonu