e de tanınmalı, daha sonra mahalli bilirkişi ve tanıklar aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte bilirkişi ve tanıklardan Ali Bay'ın terekesinin yöntemine uygun ve geçerli biçimde paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşım yapılmış ise, tüm mirasçılarının taksime katılıp katılmadığı, taksime katılmayan mirasçıların kendisini ne şekilde temsil ettirdiği, taksimin hangi tarihte yapıldığı, her mirasçıya hangi taşınmaz mal verildiği, paylaşım dışı mal olup olmadığı, dava konusu taşınmazın kime verildiği araştırılmalı, uzun süreli kullanmanın harici paylaşımın karinesi olduğu düşünülmeli, paylaşımda eşitliğin zorunlu bulunmadığı gözönünde tutulmalı, Ali Bay mirasçıları Mahmure, Nermin ve Şermin Bay'ın davayı kabul ettikleri ve aleyhlerine verilen hükmüde temyiz etmedikleri de gözetilerek, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir." denilmiştir....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, miras bırakanın mülkiyeti 3. kişiye devredilen dava dışı taşınmazın satış bedelinin davacıya verdiği gözetildiğinde, davalıya yapılmış olan temlikte miras bırakanın gerçek iradesinin mal kaçırmak amaçlı olmadığı benimsenerek davanın reddedilmesi doğru olduğuna göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 25.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babaannesi ...’ın maliki olduğu ... parsel sayılı taşınmazdaki ... numaralı bağımsız bölümü satış suretiyle davalı oğluna temlik ettiğini, söz konusu işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, mirasbırakanın amacının mal kaçırmak değil mirasçıları arasında adil bir paylaşım yapmak olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, mirasbırakan tarafından davacıya da taşınmaz devredildiği, mirasbırakanın gerçek amacının mirasçıdan mal kaçırmak değil mal varlığını mirasçıları arasında paylaştırmak olduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesince kabul edilerek ilk derece mahkemesi hükmünün ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir....
Dinlenilen yerel bilirkişi ve tanıkların çoğunluğu çekişmeli taşınmazın 30 yıldır davacı tarafından kullandığını bildirmiş, bundan ayrı olarak yerel bilirkişi Sıddık taşınmazların kardeşler arasında paylaşıldığını, yerel bilirkişi Abdulbari ve davacı tanığı Fikri yapılan paylaşım ile çekişmeli taşınmazın davacıya isabet ettiğini beyan etmişlerdir. Hal böyle olunca; somut olayda çekişmeli taşınmazın yapılan paylaşım sonunda davacı payına isabet ettiği ve böylelikle davacının tek başına dava açma hakkının bulunduğunun kabulü gerekir....
Kat 12 no.lu bağımsız bölümü ise kızı/davalı T3 tapuda satış göstermek sureti ile muvazaalı bir şekilde devrettiğini, Tapuda gözüken satış işleminin muvazaalı olduğunu, diğer mirasçılardan ve dolayısıyla müvekkilden mal kaçırma amacına yönelik olduğunu iddia etmiş olsa da, murisin mirasçılarına bıraktığı gayrimenkullerin sayısı, niteliği ve değerleri göz önünde bulundurulduğunda murisin mirasçıları arasında adil bir paylaşım yapmak maksadıyla hareket ettiği ve bu bağlamda gerek davalılara gerekse davacıya adil bir paylaşım ve kimseyi mirasından mahrum bırakmama niyetiyle hareket ederek tapu devirlerini yaptığı, zira davalılara devrettiği taşınmazlar karşısında murisin sağlığında 25/07/1995 tarih ve 2321 yevmiye numaralı intikal ve satış işlemi ile eşi İbrahim Çöndül adına kayıtlı Samsun ili Canik ilçesi 1936 parselde kayıtlı taşınmazda kendisine intikal eden 1/4 hissesini davacı T1 ile diğer mirasçısı Can Çöndül'e 1/2'şe hisse olmak üzere satıp devrettiğini, yine murisin Samsun ili Atakum...
e ait toplam 131.574,78 TL'yi davacı müvekkilinden habersiz, bankadan gizlice çektikten sonra bu durumdan haberi olmayan müvekkiline miras paylaşım sözleşmesi imzalamayı teklif etmesi üzerine 20.04.2009 tarihli miras paylaşım sözleşmesinin imzalandığını iddia etmiş, davalı ... vekili ise davacının murisin dava konusu müşterek hesaplarından, tüm menkul ve gayrımenkullerinden haberdar olarak müvekkilinin oturduğu mesken dışındaki tüm gayrımenkuller de davacıya bırakılarak miras paylaşım sözleşmesini imzaladığını ve sözleşmede kararlaştırılan 3.767,00 TL'nin de davacıya ödendiğini savunmuştur. Mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de davacı ile davalı ...'i temsilen avukatlarınca imzalanan 20.04.2009 tarihli miras paylaşım sözleşmesi incelendiğinde “....tarafların murisleri ...'ten kalan meskenin davalı ...'e adres ve tapu bilgileri yazılı olan diğer tüm dükkan ve dairelerin davacı ......
Davacı 3. kişi vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla, dosya borçlusu Bahar Demirbaş adına kayıtlı olan ihaleye konu 34 XX 686 plakalı aracın evlilik birliği içerisinde alındığını, bu sebeple de davacı müvekkil T1 tarafından dosya borçlusu Bahar Demirbaş 'a karşı mal paylaşım davası açıldığını, ihaleye konu araca davacı müvekkil T1 ile dosya borçlusu Bahar Demirbaş arasındaki mal paylaşım davası sebebiyle Manisa 1....
Noterliğinde 41982 yevmiye sayısı ile mal sahiplerinin yetkisiz vekil ile paylaşım sözleşmesi yapıldığını, davalı ... adına düzenlenen Beşiktaş 7. Noterliğince 03/02/2005 tarihli vekaletnamesinde davalı ...'ye kat irtifakı kurma ve tesis etme yetkisi verilmediği gibi kurulmuş olan kat irtifakını bozma ve yeniden kurma yetkisi de verilmediğini, davalı ...'nin 18/05/2006 tarihinde adına hiçbir işlem yapmayacağını beyan ederek istifa etmesine ve paylaşım sözleşmesine dayanak vekaletnamesinde kat irtifakı kurma ve tesis etme, kurulmuş olan kat irtifakını bozma ve yeniden tesis etme yetkileri olmadığı halde davacının rızası olmadan paylaşım sözleşmesini imzaladığını ileri sürerek Beşiktaş 7. Noterliğinde düzenlenen 21/11/2007 tarih ve 41982 yevmiye nolu paylaşım sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan annesi ...'ın 2 parsel sayılı taşınmazını satış göstermek suretiyle oğlu olan davalı ...'e devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, murisin mal satmaya ihtiyacı olmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, mirasbırakan anne ve babalarının çocukları arasında paylaşım yaptığını, babasının vasiyeti üzerine, annesinin iki parça taşınmazını dava dışı Ülfet İlhan ve ...'a sattığını, satış bedelini davacı ve dava dışı kız kardeşlerine paylaştırdığını, dava konusu taşınmazın ise kendisine devredildiğini, taşınmaz üzerindeki binayı devirden sonra yaptırdığını, mirasbırakan annesi adına kayıtlı başka taşınmazların da bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "davacıların dava konusu taşınmazın kendilerine babaları ...n kaldığını ileri sürerek talepte bulunmuşlar ise de, taşınmazların davacıların murisleri ... de murisi olan kök muris Penbe'den kaldığının sabit olduğu, Penbe'den ... paylaşım sonucu kaldığı ileri sürülmediği gibi yerel bilirkişi ve tanıkların da Penbe'nin ölümünden sonra usulünce bir paylaşım olduğunu bildirmedikleri, mirasçılarına kaldığını açıkladıkları, davalıların Penbe terekesine karşı 3. kişi konumunda bulundukları, tereke paylaşılmadığına göre elbirliği mülkiyeti hükümlerinin geçerli olduğu ve mirasçılardan birinin kendi payını ileri sürerek dava açmasının mümkün bulunmadığı, mirasçılardan bir kısmının kendi ve bir kısım mirasçının...