Tarafların boşanma davasından sonra barışarak tekrar birlikte yaşamaya başladıkları sabit olduğuna göre davacı kadının davalıya kusur olarak isnat ettiği olayları affettiği en azından hoşgörüyle karşıladığı, affedilen ya da hoşgörüyle karşılanan olayların ise davalı erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği açıktır. Bu durumda davalı erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, ortak yaşamın davacı kadın için çekilmez hale geldiğinin kabulü mümkün görülmediğinden boşanma isteminin ve ispatlanamadığından ziynet eşyasının iadesi davasının reddine" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile özetle; Davacının davalıyı affetmediğini, mecburiyetten aynı evde kalındığını, ziynet eşyalarının ise davalıda kaldığını beyanla mahkeme kararının ziynet ve boşanma yönünden kaldırılmasını talep etmiştir....
Dava, kişisel mal niteliğindeki ziynet eşyasının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin ödenmesi davasıdır. Dosya taraflar arasında görülen boşanma davasından tefriken oluşturulmuştur. Asıl dava dosyasında davacı kadının adli müzaheret talebi 07.03.2018 tarihli celsede kabul edilmiş olmakla tefrik sonrasında avans yatırılmasına karar verilmesi doğru olmadığından avansın yatırılıp yatırılmaması davanın neticesini etkilememektedir. Davacı taraf dava dilekçesinde ziynet eşyası talep etmiş, değerini 50.000,00 TL olarak bildirmiştir. Tensip gereği verdiği açıklama dilekçesinde ziynet eşyası yanında takı parası ve eşya talebinde bulunmuş, toplam bedeli 72.772,00 TL olarak göstermiş, ziynetlerin değerini 32.772,00 TL olarak belirtmiştir. Davacı tarafça usul hükümlerine uygun bir ıslah yapılmadığı da dikkate alındığında açıklama dilekçesindeki talepleri iddianın genişletilmesi yasağı kapsamındadır....
Buna göre davacı kadın, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını veya götürülmesine engel olunduğunu, ispat yükü altındadır. Davacı taraf, iddiasını ispat için, taraflar arasında görülen boşanma davasına delil olarak dayanmıştır. İş bu dava ile aynı gün açılan ve İzmir 13. Aile Mahkemesinde görülen 2013/273 E. 2013/293 K. sayılı boşanma dosyasının incelenmesinde; dinlenilen davacı – karşı davalı kadın tanıkları S.. D.., Osman Dizdar, Sezai Dizdar ve Özde Gözler'in, davacı kadının davalı kocasından gördüğü şiddet nedeniyle evden ayrıldığını beyan ettikleri, davalı – karşı davacı koca tanığı A.. T..'...
Davacı dosyaya ibraz ettiği açıklama dilekçesinde düğün takıları dahil 50.000TL maddi tazminat istemine ek olarak takı listesindeki takıların aynen iadesini talep ederek, talep sonucunu açıklamak yerine dava dilekçesinde talep edilmeyen ziynet eşyasının aynen iadesi talebinde bulunmakla HMK141. maddesine aykırı olarak talep sonucunu genişletmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Öncelikle belirtmek gerekir ki; davacı erkek tarafından davalı kadın aleyhine mahkemenin 2018/573 esas sayılı dosyasıyla açılan boşanma davasına karşı davalı kadın tarafından açılan karşı dava ile incelemeye konu ziynet eşyalarının iadesi isteminde bulunulduğu, mahkemenin 18.02.2020 tarihli celsesinde mahkeme tarafından kadının ziynet eşyasına yönelik davasının bu dosyadan tefrik edilerek mahkemenin 2020/153 esasına kaydedildiği, bu sebeple boşanma davasının davalısı kadının karar başlığında ziynet eşyasının iadesine yönelik davanın davacısı olarak yer aldığı görülmektedir. Dava; ziynet eşyalarının iadesi, olmadığı takdirde bedelinin davalıdan tahsili davasıdır....
Eldeki dosyada, istinaf kanun yoluna başvuran harçtan muaf olmayan davalı tarafından boşanma ve fer'ilerine ilişkin dava yönünden İstinaf Kanun Yoluna Başvurma ve İstinaf Karar Harcının yatırıldığı ancak boşanma davasının fer'isi niteliğinde olmayan ve ayrı harca tabi ziynet eşyası talebine ilişkin dava yönünden ise, ziynet eşyasının kabul edilen miktarı olan 48.600,00.-TL üzerinden hesaplanan (3.319,87.-TL'nin 1/4'ü olan 829,97.-TL) İstinaf Karar Harcının yatırılmadığı, mahkemesince bu eksikliğe rağmen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 344/1. maddesinde gösterilen usule uygun şekilde muhtıra çıkarılmadığı anlaşılmıştır. Bu itibarla, yerel mahkemece boşanma davasının fer'isi niteliğinde olmayan ve ayrı harca tabi ziynet eşyası talebine ilişkin dava yönünden 829,97....
Mahkemece; davalının ... ili Gülşehir ilçesi sınırları içerisinde ikamet ettiği, eşya ve ziynet bedeli dolayısıyla alacak davasına ilişkin yetkili yer mahkemesinin genel hükümler çerçevesinde davalının ikametgah mahkemesi olduğu gerekçesiyle, davacı tarafça açılan dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine, kararın kesinleşmesinden itibaren talep halinde yetkili ve görevli Gülşehir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacılar, davacı ...'in resmi nikah olmaksızın evlendiğini, davalının, kendisinin evde olmadığı bir sırada evdeki eşyaları ve ziynet eşyalarını alıp gittiğini belirterek düzenlenen çeyiz senedinin iptali, çeyiz senedinde belirtilen ziynet ve ev eşyalarının iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, mahkemece yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında resmi nikah bulunmamaktadır. Bu duruma göre uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevindedir....
Aile Mahkemesi'nin 2017/49 E. 2019/160 K. sayılı 17/04/2018 tarihli kararı ile;davacı tarafından davalı aleyhine ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi talebi ile açılan alacak davasının ispat edilememesi nedeniyle reddine, karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/02/2021 NUMARASI : 2019/111 ESAS - 2021/156 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet Eşyası Alacağı KARAR : Şanlıurfa 2. Aile Mahkemesinin 2019/111 esas sayılı dosyasında karşılıklı boşanma - ziynet ve eşya alacağı davası yönünden yapılan yargılama sonucunda verilen 26/02/2021 tarih, 2019/111 Esas ve 2021/156 karar sayılı kararı aleyhine taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulduğu, dosyanın dairemizin 2021/1126 esas sırasına kaydedildiği, tarafların boşanma davaları ve boşanmanın fer'isi niteliğindeki talepleri yönünden istinaf incelemesinin söz konusu dosyada yapıldığı, davacı kadının ziynet eşyası alacağına ilişkin davanın tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine ve istinaf incelemesinin yeni esas üzerinden yapılmasına karar verildiği, tefrik üzerine ziynet eşyası alacağı davasına ilişkin dosyanın dairemizin yukarıda yazılı esas sırasına kaydedildiği anlaşılmıştır....
Bunun yanında, kural olarak, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır ve iadesi gerekir. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanılmış olabilir. Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı, kişisel harcamalar vs.) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davacı kadın, ziynet eşyalarının davalı tarafından bozdurularak yatırım amaçlı kullanıldığını ileri sürmüş; davalı ise; davacının iddiasını kabul etmemiş, ziynet eşyalarının tamamen davacının tasarrufunda kaldığını, ne şekilde saklandığının ve harcandığının davacının bilgisi dahilinde olduğunu belirtmiştir....