Diğer bir deyimle bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyadır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğu kabul edilmelidir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır. Somut olayda; davacı boşanma davasından önce evi terk etmek zorunda kaldığını, dava konusu edilen ziynet eşyasını davalıdan alamadığını ileri sürmüş, ancak bunu yasal delillerle kanıtlayamamıştır....
, müvekkili lehine 150.000,00'er TL maddi ve manevi tazminata hükmedilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik toplam 10.000,00 TL ziynet eşyasının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte nakdi değerinin davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, çeyiz eşyalarının aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL nin davalıdan alınarak müvekkiline yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı-davacı erkek, ziynet eşyasının tefrik kararının verilmeden mevcut dava ile birlikte görülmesi ve ziynet eşyasının kabulü yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı karşı davalı vekili istinafa cevap ve katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; davalı-karşı tarafın istinaf talebinin reddine, kararın "Manevi Tazminat " talebi açısından bozulmasına, altın talebi yönünden onanmasına karar verilmesini talep ettiğini beyanla davalı davacı erkek lehine takdir edilen manevi tazminat ve kusur yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Davalı - karşı davacı erkek vekili yasal süresinde sunduğu 09.03.2018 havale tarihli istinaf dilekçesinde özetle; dosyada mevcut kadına hitaben yazılan not ve bu not kağıdı ile bulunan isim kartının dikkate alınmadığını, manevi tazminata ilişkin bir karar verilmediğini, ziynet eşyalarının kadında olduğunu belirterek, karşı boşanma davasının reddi ile ziynet eşyasının kabul edilen bölümüne ilişkin hükümlerin kaldırılmasını, talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Asıl dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1. madde) ve zina hukuki sebebine dayalı (TMK madde 161) boşanma ve ferîleri ile ziynet eşyalarının iadesi; karşı dava evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma ve ferîleri istemine ilişkindir....
Bu bağlamda kural olarak davacı kadın, dava konusu ettiği ziynet eşyalarını varlığını ve evden ayrılırken bunların zorla elinden alındığını, ziynetlerin müşterek hanede ya da davalıda kaldığını ispat etmek zorundadır. Zira; olağan olan ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Dosyadaki bilgi ve belgelerden;tarafların ........2007 günü evlendikleri; davacının, 24.....2008 tarihli dava dilekçesi ile boşanma, altınların iadesi, ....000,00 TL maddi; ....000,00 TL manevi tazminat, 500,00 TL tedbir nafakası isteminde bulunduğu; mahkemece; ziynetlerin iadesine ilişkin talebin tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda davacı kadın dava konusu edilen ziynet eşyalarının halen davalının elinde olduğunu ileri sürmüşse de bu iddiasını kanıtlayamamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Ev Eşyasının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2008 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 6.6.2008 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Davalıdan, ziynet alacağı yönünden temyizi nedeniyle 171.49 TL. harcın eksik alındığı görülmektedir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma ve ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Eşyasının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2008 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 6.6.2008 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Temyiz eden davalıdan kabul edilen ziynet eşyaları yönünden eksik alınan 214.65 TL. nispi temyiz peşin harcının eksik alındığı görülmektedir....
Hayatın olağan akışına göre olağan olan, ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanmasıdır. Ziynet eşyalarının, davalı tarafın zilyetlik ve korunmasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, ya da evde kaldığını kadının ispatlaması gerekir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/2015 NUMARASI : 2015/363-2015/651 Uyuşmazlık, boşanma, nafaka, maddi-manevi tazminat ve ziynet eşyasının iadesi talebine ilişkin olup; 2. Hukuk Dairesi'nin 18.02.2015 tarih ve 2014/17563 E. - 2015/2139 K. Sayılı bozma kararı mevcuttur. Bozmaya uygun karar verilmiştir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 28.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....