WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Mal Paylaşımı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 26.03.2012 gün ve 9661-7144 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Mal Paylaşımı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 06.02.2012 gün ve 17567-2048 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

      Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı Yasa'nın 10, TMK 202/1. m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m). Dava konusu araçların edinilme tarihleri ve davacının dava dilekçesindeki açıklamalarından katkı payı alacağı talep ettiği, ne var ki taşınmaz ve araçlara katkısının ne şekilde olduğunu, söz konusu malların kaç liraya edinildiğini, katkı oranını ve özellikle her bir araç ve taşınmazdan ne kadar katkı payı alacağı istediğini açıklamamıştır....

        Bozma sonrası verilen davaya konu kararda "Hükmün kesinleşen boşanma ve velayete ilişkin hükümleri konusunda ayrıca karar verilmesine yer olmadığına ve protokol ile ilgili hükümlerin boşanma kararına eklenmesine" karar verilmiştir. Mahkemece verilen ilk hüküm temyiz sınırlandırması yapılmadan bozulmuş olup, boşanma hakkında bozma sonrası verilen kararda bir hüküm kurulmaması kanunun ağır ihlali niteliğinde olduğu gibi davalı kadın anlaşmalı boşanma yönünde oluşan kararından da vazgeçmiştir....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın taleplerinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın müvekkili aleyhine ikame ettiği boşanma dava dosyasında yargılama aşamasında 01.10.2019 tarihli duruşmada boşanma haricindeki diğer hususlara ilişkin talebinin olmadığını belirttiğini, boşanma davasının 09.05.2019 tarihli duruşmasında nafaka talebim yoktur şeklindeki beyanıyla nafaka talebinden de feragat ettiğini, davacının feragatten daha sonra vazgeçmesinin olanaksız olduğunu, davacının usule ve hukuka aykırı davasını ve taleplerini kabul etmediklerini, davacının boşanma davası sırasındaki ekonomik sıkıntılarından ötürü davayı hızlı bir şekilde sonuçlandırmak zorunda kaldığına dair iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın öncelikle usulden reddine, davacının feragati nedeniyle tüm talepleri yönünden davanın esastan reddine, karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki boşanma davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından; kocanın boşanma davası, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat, nafaka, velayet, harç ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kadının birleştirilen boşanma davası da kabul edildiğine göre, boşanmaya sebep olan olaylarda koca da kusurlu olup, davalı-davacı (kadın) 'ın tam değil, kocaya göre daha fazla kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davalı-davacı (kadın)'ın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davalı-davacı (kadın)'ın birleştirilen boşanma davasındaki maddi...

            Sanayi Limited Şirketi isimli şirket kurdurmuş ve araçlardan ... plakalı aracı ... tarihinde, ... plakalı aracı ise ... tarihinde bu şirkete aktardığını, haricen öğrenmiş oldukları bu bilgi ile şirket müdürü olan eş , davalı şirket ile aynı faaliyet konusunda en yakın arkadaşına boşanma ve mal paylaşımı davalarının açıldığı tarih olan ... tarihinden yalnızca 15 gün önce şirket kurdurduğunu, açıkça şirketi zarara uğratma ve şirket müdürü olarak görev ve yetkisini kötüye kullanma kastı ortada olduğu gibi davalı şirket malvarlığı olan ... plakalı oldukça lüks marka aracı şirkete ihanet ederek diğer şirkete aktardığını, ayrıca diğer ortak tarafından davacı iftiraya dayalı iddialarla suçlandığını ve darp edildiğini, davacının şirketten dışlandığını ve hatta benzin için şirkete indirim sağlayan kartının dahi iptal edildiğini, sanki artık o şirkette hiçbir hakkı yokmuş gibi davranıldığını, tüm bu yaşananlar sebebiyle davacının da karşı dava ile boşanma ve mal paylaşımı davası açmış ve edinilmiş...

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin babaya verilmesine, anne ile şahsi ilişki kurulmasına, davalı velayeti tarafına verilen müşterek çocuklar yönünden davacıdan iştirak nafakası talep etmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, Taraflar kendileri için birbirlerinden herhangi bir eşya, mal paylaşımı, nafaka ve maddi ve manevi tazminat talep etmediğinden bu konularda karar verilmesine yer bulunmadığına, taraflarca imzalanmış 29/12/2020 tarihli anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanmasına ve gerekçeli kararın eki sayılmasına, karar verildiği görülmüştür....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin babaya verilmesine, anne ile şahsi ilişki kurulmasına, davalı velayeti tarafına verilen müşterek çocuklar yönünden davacıdan iştirak nafakası talep etmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, Taraflar kendileri için birbirlerinden herhangi bir eşya, mal paylaşımı, nafaka ve maddi ve manevi tazminat talep etmediğinden bu konularda karar verilmesine yer bulunmadığına, taraflarca imzalanmış 29/12/2020 tarihli anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanmasına ve gerekçeli kararın eki sayılmasına, karar verildiği görülmüştür....

              Taraflar arasındaki evlilik birliğinin TMK 166/1- 2 nci maddesi gereğince temelden sarsılmaya dayalı boşanmalarına karar verilebilmesi için temelden sarsılma olgusunun ve davalının az da olsa kusurunun sunulacak delillerle ispatı zorunludur.Sadece davacının iddia ettiği vakıalar ve boşanma istediğine ilişkin beyanı ile temelden sarsılmanın ve davalının az da olsa kusurunun ispatlandığından bahsedilemez.Her ne kadar davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde 1.Asliye Ceza Mah.dosyasını delil olarak göstermiş ise de gerek dava dilekçesinde belirtilmeyen ve dayanılmayan gerek aşamada usulüne uygun gösterilmeyen bir delilin istinaf aşamasında gösterilmesi ve değerlendirilebilmesi mümkün değildir.Nitekim 6100 sayılı HMK.357 nci maddesinin birinci fıkrasında "... Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinde bölge adliye mahkemesince resen göz önünde tutulacaklar dışında, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenemez, yeni delillere dayanılamaz....

              UYAP Entegrasyonu