"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadının davasının kabulü, velayet, kişisel ilişki, iştirak nafakası, tazminat taleplerinin reddi, vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, erkeğin davasının kabulü, nafaka ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir....
(Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafaka- Eşya Teslimi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1- * Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; Boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacının tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....
AİLE BİRLİĞİNİN TEMELDEN SARSILMASIBOŞANMASÖZLÜ HAKARET 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 134 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "boşanma" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;İstanbul Asliye 8.Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 27.1.2000 gün ve 1998/563 E. 2000/33 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesi'nin 14.9.2000 gün ve 8704-10258 sayılı ilamiyle;(...Tanık N...'in beyanına göre taraflar 1998 yaz ayında Kayseri'ye birlikte gelmiş ve Almanya'ya birlikte dönmüşlerdir. Davacı tanıklarının beyanında geçen olaylardan sonra açıklandığı gibi birlik devam etmiştir. Artık önceki olaylar hoşgörü ile karşılandığından boşanma hükmüne esas alınamaz....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kusur belirlemesi, kendi tazminat taleplerinin reddi ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesindeki koşulları gerçekleşmedikçe; tarafların sadece boşanma konusunda anlaşmış olmaları, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanmaya karar verilemez. Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir....
Davacı kadının Zina nedenine dayalı boşanma davasının kabulüne olmadığı takdirde Temelden Sarsılma nedeniyle boşanmaya karar verilmesi isteğiyle yapılan istinaf başvurusunun incelenmesinde; Dava, kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuksal nedenine, olmadığı takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinde düzenlenen temelden sarsılma nedenine dayalı boşanma davası olup davacı kadın eşinin bir başka kadınla kendisini aldattığına yönelik iddiasını whatsap mesajlarına ve tanık Hilmi Aydoğdu'nun beyanına dayandırmıştır. Davacı tarafından dosyaya sunulan whatsap mesajları davalı erkek tarafından cevap dilekçesiyle ve 25.11.2019 tarihli dilekçeyle reddedilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/724 KARAR NO : 2022/1769 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : FETHİYE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2019 NUMARASI : 2018/1078 ESAS - 2019/1225 KARAR DAVA KONUSU : Temelden Sarsılma Nedenli Boşanma Ve KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle"...boşanma ve ferileri ile birlikte ayrıca belirttiği düğünde takılan ziynet eşyaları ve takı parasının iadesine,olmadığı takdirde tahsil tarihindeki bedelinin faizi ile müvekkiline verilmesine karar verilmesini"talep ve dava etmiştir....
açılan kişisel ziynet eşyası alacak davasının da reddine karar verildiği, davalı- davacı kadın tarafından yasal istinaf başvuru süresi içerisinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda kadının boşanma davasının reddinin usul ve yasaya, toplanan delillere aykırı, takdir edilen tedbir nafakası miktarlarının yetersiz olması, kadının kişisel ziynet eşyası alacağı davasının reddinin toplanan delillere, usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1- * Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; Boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacının tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-* Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; Boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacının tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....
Somut olayda; Davacı kadının açtığı temelden sarsılma ve vekilinin açtığı zina sebebine dayalı boşanma davalarının 11.11.2020 tarihinde birleştirilmesi sonrası her iki tarafın ad-soyad ve imzalarını içerir kimlik tespiti yapılan dilekçe Büyükçekmece Aile Mahkemesi aracılığı ile ibraz edilmiştir.Sözkonusu dilekçede"...tekrar biraraya gelerek anlaştık,hayatımıza kaldığımız yerden devam etme kararı aldık ve barıştık bundan böyle birlikte aile birliğimiz koruyarak yaşantımıza devam edeceğiz bu nedenle boşanma davasından feragat ediyoruz,bu talebimiz gözönüne alınarak evlilik birliğinin devamına karar verilmesini talep ederiz"ibareleri bulunmaktadır....