İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/277 Esas sayılı dava dosyasında takibe dayanak yapılan ilamın anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması niteliğinde olduğu, kurulan hükmün eda hükmü içermediği, ilamlı icra takibine konu edilemeyeceği gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiğini, bu nedenle anlaşmalı boşanma protokolünün icra edilemez olduğunu, değer artış payı ve katılma alacağı talep edilmesine engel olmadığını belirterek belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, değer artış payı ve katılma alacağı istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, kesin hüküm dava şartı yokluğunda verilen ret kararının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK 229.m) ve denkleştirmeden (TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK 236/1.m). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur. Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm (rayiç) değerleri esas alınır (TMK 227/1, 228/1, 232 ve 235/1. m). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kapkı payı alacağı ve katılma alacağı S..... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının kabulüne ve 14.02.2012 tarihli tavzih kararının reddine dair Balıkesir 1....
TMK 202 ve devamı maddelerine göre evlilik birliği içinde mal rejiminin sona ermesinden önce eşlerden birinin karşılık vererek edindiği bir mal üzerinde diğer eşin TMK'nun 236 maddesi gereğince 1/2 oranında katılma alacağı ve aynı yasanın 227. maddesine göre eşlerden birinin, diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuş ise, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında değer artış payı alacağı bulunuyor ise de, 07.10.1953 tarih ve 1953/8 Esas 1953/7 Karar sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı uyarınca gerek katkı alacağı (değer artış payı) ve gerekse katılma alacağı isteklerinde mülkiyet hakkı istenilemeyecek olup; davacı, ancak, şahsi hak niteliğindeki para alacağı isteyebilecektir....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı ..... ile ..... aralarındaki katılma alacağı davasının kabulüne dair Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 13.09.2013 gün ve 380/387 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dava evrakı ile yargılama tutanakları içeğine ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2. Evlilik boşanmayla sona ermiş , taraflar arasındaki mal rejimi boşanma dava tarihi olan 11.01.2008 tarihi itibariyle sona ermiştir (TMK.nun 225/2)....
Hakim, zina veya hayata kast nedeniyle boşanma hâlinde, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir (TMK mad. 236/2). Hayata kast nedeni ile boşanma sebebi kanunda, eşlerden birinin diğeri tarafından hayatına kastedilmesi halinde boşanma davası açabileceği şeklinde düzenlenmiştir (TMK mad. 162/1). Yasa maddesinin kanunda düzenlendiği yer ve kenar başlığından açıkça anlaşılacağı gibi, zina ve hayata kast nedeniyle boşanma kararının eşin alacak talebine etkisi, edinilmiş mallara katılma rejimine (TMK mad. 218-241) özgü ve sadece artık değere katılma alacağı (TMK m. 236) için söz konusudur. Bir başka anlatımla, mal ayrılığı rejimindeki katkı payı alacağı ve edinilmiş mallara katılma rejimindeki değer artış payı alacağı (TMK mad. 227) için, TMK’nin 236/2. maddesi uygulama alanı bulmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar ve araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemenin davanın reddine dair ilk kararı, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairenin 23.05.2013 tarih, 2012/13148 esas-2013/7769 karar sayılı ilamı ile “... Somut olayda taraflar arasında devam eden boşanma davası bulunduğu saptanmış olup bu boşanma davasının açılmasıyla davacının mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkı doğmuştur....
Mahkemece, Yasa’ya ve Daire uygulamasına aykırı olacak şekilde katkı ispatlanamadığı gerekçesiyle katılma alacağı isteğinin tümden reddi hatalı olup, bir kısım ödemesi edinilmiş mallardan karşılanarak satın alındığı anlaşılan tasfiyeye konu mesken yönünden davacının katılma alacağı hakkı bulunmaktadır. Mahkemece yapılacak iş, öncelikle davalı adına çekilen kredi miktarının meskenin edinme tarihi itibariyle değeri içindeki oransal karşılığı bulunmalı ve bu oran taşınmazın tasfiye tarihi (karara en yakın tarih) itibariyle sürüm (rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle davalı lehine denkleştirilmesi (TMK mad. 230) gereken miktar belirlenmelidir. Meskenin tasfiye tarihi itibariyle değerinden bu miktar düşümü ile geriye kalan artık değer üzerinden de davacının katılma alacağı hesaplanmalıdır. Açıklanan şekilde işlemler yapılıp oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
Bu durum karşısında, eşler, başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden, evlilik tarihinden boşanma davasının açıldığı 25.05.2009 tarihine kadar 4722 sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince, TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dava dilekçesinin içeriği, taraflar arasındaki evlenme tarihi, taşınmazın 30.09.2005 ve aracın 12.08.2004 tarihinde edinilmiş olmasına göre dava 4721 sayılı TMK.nun 202 ve devamı maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan; edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan ve TMK.nun 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan katılma alacağı isteğine ilişkindir....
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 Sayılı HMK mad.33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad.229) ve denkleştirmeden (TMK mad.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad.219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad.236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....