Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel eşyanın iadesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık kişisel eşyaların iadesi isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 20.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel eşyanın iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kişisel eşyanın iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK.'nun 150.maddesinde (1086 sayılı HUMK.'...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı boşanma ve Kişisel eşyanını iadesi davasında (TMK m.166/1- 2) davacı-karşı davalı taraf; erkeğin kabul edilen davası, kusur tespiti, tedbir ve yoksulluk nafakası ile reddedilen tazminatlar ve ziynetler yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      İlk derece mahkemesince "somut olayda tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davalıya ait kredi kartı ve hesap dökümleri, davalının Antalya ili Manavgat ilçesinde bulunan Alba Royal Hotel'de A.A. isimli kişi ile çıktığı kişinin otel kayıt ödeme detayları ve ulaşım faturaları ve dinlenen tanık beyanları, hakkaniyet ilkesi ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında TMK 175. maddesinde ön görülen koşulların kalktığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulü ile davalı Melek Düzgün hakkında İstanbul 12 Aile Mahkemesinin 15.03.2016 tarih 2016/138 Esas 2016/146 Karar sayılı 21.06.2016 tarihinde kesinleşen kararı ile taktir edilen aylık 1,000,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına " şeklindeki gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş olup tarafların boşanma kararından sonra maddi durumlarında değişiklik olmadığı gibi ilk derece mahkemesinin gerekçesinde belirtilen haysiyetsiz hayat sürmenin de gerçekleşmediği, dolayısı ile TMK 176/3 maddesinin koşullarının oluşmadığı kanaatine varıldığından...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince "Hayat deneylerine göre olağan olan ziynetlerin kadın üzerinde olması yada evde saklanmış, muhafaza edilmiş bulunmasıdır. Bunların kocanın zilyetlik ve siyanetine terk edilmiş olması olağana ters düşer. Davacı ziynetlerin davalı tarafından bozdurulduğunu ileri sürmüş ise de tanıklar ziynetlerin davalıda olduğunu ileri sürdüğünden çelişkili tanık beyanları hükme dayanak yapılamayacağından ve 22/10/2020 tarihli oturumda davacı vekili yemin teklifini kullanmayacaklarını beyan ettiğinden kanıtlanmayan davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2011 yılında evlendiklerini, müvekkiline ait ziynet eşyalarının birliktelik süresince davalıya ait kasada saklandığını, özel günlerde takması için verilip daha sonra tekrar alındığını, müvekkilinin davalının şiddet ve hakaretine maruz kaldığını, son olarak 8/11/2013 tarihinde davalının eve gelerek kendisini evde istemediğinden bahisle kovduğunu, davalının oğlu ve gelini tarafından müvekkilinin ablasının evine bırakıldığını, cep telefonu dahil kişisel eşyalarını alamadan evden ayrılmak zorunda kaldığını, ziynet eşyalarını da alamadığını belirterek; fazlaya...

        Kesinleşen konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkemece, bu durum gözetilmeden boşanma, velayet, kişisel ilişki, iştirak nafakası, çeyiz eşyalarının iadesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilerek kesinleşen konularda yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438-7)....

          Bu konuda bir takdire ulaşılırken dosyaya uygun dayanaklar gösterilmeli (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 3.7.1978 tarihli 5- 6 sayılı kararı gerekçesi) boşanma nedeninin ve geçimsizliğin asıl saiki ve eşlerin kişisel durumları üzerine eğilinmeli, soyut bir barışma olasılığı dışında eşlerin sosyal ve kültürel durumları değerlendirilmelidir. Olayların yoğunluğu ve ağırlığı yeniden bir araya gelme ihtimalini ortadan kaldırıcı bir unsur olarak düşünülmelidir. Nihayet hakim kararında barışma olasılığının varlığını ve kendisini böyle bir inanca götüren nedenleri, denetime olanak verecek açıklıkta göstermelidir. Somut olayda; taraflar arasında barışma ve ortak hayatın yeniden başlaması ihtimalinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre; her iki davanın kabulü ile boşanmaya karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde ayrılığa hükmedilmesi doğru görülmemiştir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2021 NUMARASI : 2020/79 ESAS 2021/460 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma, Kişisel Eşyanın İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 2015 yılında evlendiklerini, bu evlilikten müşterek iki çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin evlenmiş olduğu günden beri sürekli olarak davalının fiziksel ve psikolojik şiddetine maruz kaldığını, tarafların uzun bir süre davalının ailesiyle birlikte yaşamak durumunda kaldıklarını, bu süreçte müvekkilinin davalının aile bireyleri tarafından baskı ve hakaretlere uğradığını, müvekkilinin tüm bu baskılara daha fazla dayanamayıp baba evine geri dönmek zorunda kaldığını, uzun zamandır çocuklarını göremediğini...

          Kişiye bağlı ve onun kişisel gelişimiyle ilgili olan özel hayatın gizliliği hakkı, evlilikle tamamen ortadan kalkmaz. Tarafların evli olmaları ve aynı konutu paylaşmalarından dolayı birbirlerinin kişisel eşyalarına ve özel yaşam alanına giren hususlara kolayca ulaşabilme imkanına sahip bulunmaları, eşlerin hiçbir sınır olmaksızın birbirlerini sürekli gözetleyebileceği ve denetleyebileceği şeklinde yorumlanamaz....

            UYAP Entegrasyonu