Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ve gözetimi anne tarafından sağlandığından birleşen dava tarihinden geçerli olmak üzere ortak çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına, erkek tarafından açılan birleşen boşanma davasında davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin kadına verilmesine, ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk yararına dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın tarafından açılan birleşen bağımsız tedbir nafakası davasında çocuk lehine takdir edilen tedbir nafakasının tekerrüre sebebiyet verilmemesi açısından erkek tarafından açılan boşanma davasında çocuk için takdir edilen tedbir nafakasından mahsubuna, boşanmaya sebep olaylarda tarafların karşılıklı kusur durumları, sosyal ve ekonomik durumları göz önüne alınarak kadın lehine tedbir nafakası takdirine yer olmadığına karar verilmiştir....

    Mahkemece, bu durum gözetilmeden kesinleşen boşanma, yönünden yeniden hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadın daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir. 4-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır....

      olaylarda tam kusurlu bulunması, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu, yine değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, ortak çocuğun yaşı itibariyle ihtiyaçları, nafakaların niteliği dikkate alındığında takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası miktarının da az olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kusur belirlemesi, yargılama sırasında ergin olan ortak çocuk Yaren için hükmedilen yardım nafakası ile ortak çocuk ...için hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası ile tazminatların miktarı yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kusur gerekçesinin düzeltilmesine, ortak çocuk ...için aylık 750,00 TL iştirak nafakasına, kadın için aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası ile yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00...

        işe giderken hanenin kapısını müvekkilinin üzerine kilitleyip gittiğini, hakaret ettiğini, ortak konutun kilidini değiştirdiğini, müvekkiline ve ortak çocuğa karşı ilgisiz davrandığını, annesinin evlilik birliğine müdahalesine mani olmadığını, ortak çocuk ve müvekkiline maddî destek sağlamadığını ileri sürerek müvekkili lehine aylık 500,00 TL, ortak çocuk lehine aylık 300,00 TL bağımsız tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir....

          Ortak çocuk lehine dava tarihinden itibaren tedbir nafakasına, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren iştirak nafakasına hükmolunabileceği dikkate alınmaksızın “Dava tarihi olan 21.01.2013 tarihinden müşterek çocuğun reşit olduğu 06/10/2014 tarihine kadar, müşterek çocuk için aylık 200,00-TL tedbir nafakasının karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olmak üzere davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine” şeklinde hüküm kurulması doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m 438/7)....

            SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre yeniden hüküm kurulması zorunlu hale gelen kadının boşanma davasına yönelik temyiz itirazları ile tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.10.2016 (Prş.)...

              boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle boşanma davalarının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri ile tarafların maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 250 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir....

                Bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda erkeğin boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, nafakalar hususunda mahkemenin bozma öncesi kararında hüküm verildiğinden bu hususta yeniden hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı-davacı kadının erkeğin boşanma davasında verdiği cevap dilekçesinde talep ettiği yoksulluk ve iştirak nafakası boşanmanın fer'i niteliğindedir. Ancak başanma hükmüyle birlikte veya boşanma kararı verilip, boşanma hükmü kesinleştikten sonra bu konularda karar verilebilir. Mahkemece ilk kararda boşanma davası reddedilmiş, bu hüküm temyiz edilerek bozulmuştur. Dolayısıyla yoksulluk ve iştirak nafakası konusunda daha evvel verilmiş ve kesinleşmiş bir hüküm bulunmamaktadır. O halde erkeğin boşanma davası kabul edildiğine göre, davalı-davacı kadının yoksulluk ve iştirak nafakası talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

                  (TMK 197/2) Somut olayda davacının, davalının kendisinin ortak konuttan ayrılmasını istemesine ve ortak yaşama devam etme konusundaki isteğini reddetmesine vakıa olarak dayandığı, bizzat kendi tanığı Muhammet'in beyanından tarafların ayrı yaşama konusunda ortak karar aldıklarının anlaşıldığı, kadının ayrı yaşamda haklılığını ispat edemediği, ne var ki taraflar arasında Konya 6. Aile Mahkemesinin 2022/234 Esas sırasına kayden görülmekte olan boşanma davasının bulunduğu, dosyanın halen derdest olduğu, davanın 28/03/2022 tarihinde açıldığı, Yargıtay 3....

                  (TMK 197/2) Somut olayda davacının, davalının kendisinin ortak konuttan ayrılmasını istemesine ve ortak yaşama devam etme konusundaki isteğini reddetmesine vakıa olarak dayandığı, bizzat kendi tanığı Muhammet'in beyanından tarafların ayrı yaşama konusunda ortak karar aldıklarının anlaşıldığı, kadının ayrı yaşamda haklılığını ispat edemediği, ne var ki taraflar arasında Konya 6. Aile Mahkemesinin 2022/234 Esas sırasına kayden görülmekte olan boşanma davasının bulunduğu, dosyanın halen derdest olduğu, davanın 28/03/2022 tarihinde açıldığı, Yargıtay 3....

                  UYAP Entegrasyonu