WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkân vermeyecek derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik varsa kusurun kimden kaynaklandığı, karşı davanın kabulünün doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddesi. 3....

    Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." Davacı kadın, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı boşanma, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemiştir. Bu tür davalarda; tek dava ancak iki ayrı talep mevcuttur. Zina, mutlak boşanma sebebidir. Zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılır. Zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine kademeli olarak dayanılmış ise, zinanın ispatlanması halinde, bu sebeple boşanma kararı verilmesi gerekir....

    erkek tam kusurlu kabul edilerek boşanma davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın öğretmen olarak çalıştığından yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadının evlilikten beklenen ve mevcut menfaatleri zedelendiğinden ve kadına uygulanan haksız eylemler nedeniyle kişilik hakları zarara uğradığından kadın yararına 10.000,00 TL maddîve 10.000 TL manevî tazminata karar verilmiştir....

      KARŞI OY YAZISI Taraflar birbirlerine karşı, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine(TMK m.166/1) dayalı boşanma davası açmış, mahkemece her iki davanın da reddine karar verilmiştir. Hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir"(TMK m.166/1-2). "Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar" (TMK m.185/3). Somut olayda tarafların on iki yıldır ayrı yaşadıkları anlaşılmaktadır. Ortalama insan ömrü için on iki yıl çok uzun bir süredir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda; “davacının davalıya sadakatsizlik gösterdiği diğer taraftan da davalının davacıya şiddet uyguladığı, ayrıca yargılama sırasında sadakatsizlik gösterdiği bu hali ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ancak, yargılamanın ilerleyen zamanlarında davacı kadının istemi üzerine tarafların zaman zaman bir araya geldiği, beraber kaldıkları, çocukları ile birlikte pikniğe gittikleri, mutlu olduklarını gösterir şekilde fotoğraf çektirdikleri anlaşılmakla tarafların bu eylemlerinin af niteliğinde olması...

          İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, Türk Medeni Kanununun 166/1,2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma istemine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir (HMK md.355). (1) Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. (2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir (TMK md.166/1,2)....

          CEVAP Davalı-davacı erkek vekili cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; kadının iddialarının asılsız olduğunu, eve geç gelmesinin nedeninin kahvehaneye gitmesi olduğunu, kadının hakaret ettiğini, sorumsuz olduğunu, çocuklarla ilgilenmediğini, sürekli telefonuyla konuştuğunu ve başka erkeklerle görüştüğünü, evi terk ettiğini iddia ederek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin erkeğe verilmesine, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir. III....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; ayrı yaşamakta haklılıktan kaynaklı önlem nafakası (TMK.nun 197. mad.) davası, birleşen dava ise; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma (TMK.nun 166/1. mad.) davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara davacı-birleşen dava davalısı vekili süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; Dairemizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller yönünden yapılan inceleme neticesinde; Asıl dava önlem nafakası davası, birleşen dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma (TMK.nun 166/1. mad.) davasıdır. TMK.nun 197. maddesine göre, eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkında sahiptir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...Tanık anlatımlarına göre tarafların red edilen boşanma davasından beri ayrı yaşadıkları, boşanma davasının açıldığı tarihten sonra da bir araya gelemedikleri dolayısıyla evlilik birliğinin eylemli olarak (fiilen) sona ermiş olduğu ve TMK.166 son maddesinin yasal unsurlarının oluştuğu anlaşılmış, davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davası açısından yapılan değerlendirmede ise tanık anlatımlarına göre davacının 10 yıl önce evden ayrıldığı, başka bir bayanla birlikte yaşadığı, ortak yaşam süresinde davacıya fiziksel şiddet uyguladığı bu haliyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ağır kusurlu olduğu vicdani kanısına varılmıştır..."...

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2020 NUMARASI : 2018/883 ESAS-2020/202 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davacı lehine 1.000- TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 25.000- TL maddi ve 25.000- TL manevi tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, Akbank Işıklar Şubesindeki hesaba üçüncü kişilere devrine engel olmak üzere teminatsız olarak tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının ve tüm taleplerinin reddi ile yerel mahkemenin 17/09/2018 tarihli tensip tutanağında hükmolunan tedbir nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu