İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 03.11.2020 tarihli ve 2020/7 Esas, 2020/161 Karar sayılı kararıyla; taraflar arasında zina ve hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma koşullarının oluşmadığı, ancak taraflar arasında şiddetli geçimsizlik bulunduğu, davalı erkeğin, cinsel gücü arttırıcı ilaç kullandığı, eşini aşağıladığı, fiziksel şiddet uyguladığı, küfür ettiği, sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarda bulunduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tamamen kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci ve 162 nci maddeleri uyarınca açılan davanın reddine, tarafların anılan Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, davacı kadın yararına aylık 3.000,00 TL tedbir, 5.000,00 TL yoksulluk nafakasına, 250.000,00 maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiştir. IV. İSTİNAF A....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK md. 162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1- 2); karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) hukuki sebebine bağlı boşanma ve ferileri istemine ilişkindir. Taraf vekilleri 18.01.2023 havale tarihli müşterek imzalı dilekçeleriyle anlaşmalı boşanma protokolü düzenlediklerini belirterek protokol gereğince anlaşmalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep etmişlerdir. Taraflar istinaf aşamasında boşanma ve ferileri hususunda anlaşarak davayı TMK'nın 166/3. maddesi uyarınca anlaşmalı boşanmaya dönüştürmüşlerdir. Buna göre anlaşmalı boşanmaya dönüşen bu davada yasal şartların oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi ilk derece mahkemesine ait olduğundan tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....
tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış sebebi ile boşanmalarına, 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile faizi ile 500.000,00 TL maddî, 500.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı kadının davası, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 162 maddesi uyarınca hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış hukuksal sebebine dayalı boşanma davası ile fer'isi niteliğindeki TMK'nın 174/1- 2. maddesi kapsamındaki maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Dosya kapsamı ve toplanan deliller değerlendirildiğinde, dosyaya celp edilen belgelerden Arapgir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2018/168 Soruşturma sayılı dosyasının Yetkisizlik kararı verilerek Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiği, suç nev'inin yaralama ve hakaret olduğu , suç tarihinin 31/07/2018 olduğu ve dosya içinde 02/08/2018 tarihli davacı kadın eşe ait Arapgir Ali Özge Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen bir darp raporunun mevcut olduğu, dosyanın Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2018/17887 Soruşturma sayısına kaydedildiği, UYAP üzerinden yapılan incelemede ise davalının Gebze 12....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin ilk iş yerini düzenli olarak işin başında bulunmaması, bu nedenle işlerin bozulması nedeniyle kapattığı, bir süre sonra açılan yeni iş yerini ise tarafların ortak kararı doğrultusunda müşterek çocuğa bakmak için devrettiği, eşine hakaret ettiği, şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, kadının da tartışma sırasında eşinin kafasına şarj aleti fırlattığı, kadın zina nedeniyle boşanmayı talep etmiş ise de, davalının başka bir kadınla cinsel ilişki yaşadığı iddiasının ispat edilemediği, yine davacı tarafça hayata kast nedeniyle boşanma talep edilmişse de, davalının ispat edilen kusurlu davranışlarının hayata kast niteliğinde olmadığı, gerekçesi ile kadının zina ve hayata kast nedeni ile açmış olduğu boşanma davalarının ayrı ayrı reddine, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi nin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, çocuğun...
Davalı tarafın Dereli Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/82 Esas sayılı dosyası ile zina, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davası açtığını belirtip bu hususun uyap kayıtları ile de doğrulandığı anlaşılmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu' nun 166. maddesi gereğince söz konusu davanın, görülmekte olan bu davayla birleştirilmesinin sağlanması ve delillerin hep birlikte değerlendirilerek, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı- karşı davalı erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kafasına silah dayadığı, hakaret ve küfür ettiği; davalı- karşı davacı kadının ise erkeği küçük gördüğü, aşağıladığı, fiziksel şiddet uyguladığı; tarafların boşanmaya neden olan olaylarda eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle asıl ve karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, davalı- karşı davacı kadının hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasının reddine, erkeğin yoksulluk nafakası ve manevi tazminat talebinin reddine, ortak çocuk ...yargılama sırasında ergin olduğundan velayeti konusunda karar verilmesine yer olmadığına, kadının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine; ziynet alacağı davasının ise karşı davacı altınların miktarını ve gramajını kanıtlayacak video veya fotoğraf sunamadığı...
Maddesi gereğince açılan hayata kast, pek kötü, onur kırıcı davranış nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine toplum anlayışları bağdaşmayacak şekilde hayat sürmesi nedeniyle TMK 163. maddesi gereğince haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları 28.05.2009 doğumlu, T.C Kimlik numaralı Eylül Naz KESİM'in velayetinin davacı T1'e verilmesine, Velayeti davacı anneye bırakılan müşterek çocuk ile baba arasında ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİNE, Davacı kadın için mahkememizin 26.10.2021 tarihli duruşma ara kararı ile hükmedilen 750,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleşmesine kadar devamına, Davacı kadın yararına boşanma...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 12.01.2016 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... .... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın dava dilekçesinde zina, pek kötü muamele, onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin sarsılması sebeplerine dayalı olarak boşanma davası açmış, mahkemece davalı-karşı davacı kadının davası tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava ve karşı dava hayata kast, pek kötü onur kırıcı davranış olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....