Zira boşanma davasının açılması ile birlikte eşlerin ayrı yaşamaya hak kazandığı ve boşanma davası açan eşin evden ayrılmasının kusur olarak değerlendirilemeyeceği pek çok yüksek mahkeme kararında kabul edilmiştir. Bir an için davacı-birleşen davalının bu yöndeki davranışının kusur olarak kabulü düşünülse dahi, birleşen davacının dayandığı hukuki sebebin pek kötü veya onur kırıcı davranış olduğu, terk eyleminin ise ağırlığı ve muhatabının iç dünyasında yarattığı etki itibariyle pek kötü ve onur kırıcı davranış olarak nitelendirilemeyeceği açık olduğundan söz konusu eylem kusur değerlendirmesinde dikkate alınmamıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/12/2019 NUMARASI : 2018/63 ESAS-2019/971 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK md 166/1,2), zina, pek kötü ve onur kırıcı davranış sebeplerine dayalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 500,00 Tl tedbir ve iştirak nafakasına davacı-karşı davalı kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
ayrılığa sebep olan ve boşanma nedeni yaratan, fiili ayrılık döneminde zina yapan erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu, boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunun tespitine, kadının terke dayalı boşanma davasının koşulları dava dosyasında gerçekleşmediği anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesinin 3 nolu bendinin kaldırılmasına, 4721 sayılı Kanun'un 164 üncü maddesi nedeniyle boşanma kararı verilmesi ve bu yöndeki istinaf talebinin reddine, 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi gereğince pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmaya karar verilebilmesi için, her türlü kötü veya onur kırıcı davranış değil, ağır derecede pek kötü veya onur kırıcı davranışın gerçekleşmesi gerektiği, toplanan delillerden 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi koşulları oluşmadığının sabit olduğu gerekçesi ile kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle erkeğin...
İlk derece mahkemesince; pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılan boşanma davası ispat edilemediğinden reddine, evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2020 NUMARASI : 2020/307 ESAS, 2020/732 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle) Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli))| KARAR : DAVACI : NURDAN ÇAVUŞ -- Yeşil Mah. Bebek Cad. No:88 Kocasinan/ KAYSERİ VEKİLİ : Av. HÜSEYİN ERKOÇ - Sahabiye Mah. İstasyon Cad. Bakioğlu Apt. No:16/19 kocasinan/KAYSERİ DAVALI : ENES ÇAVUŞ - - Yeşil Mah. Şam Çıkmaz Sk. No:8 Kocasinan/ KAYSERİ VEKİLİ : Av. UĞUR YENİ - Barbaros Mah. Oymak Cad....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina (TMK m. 161), haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebi ile boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, erkek ise karşı davasında evlilik birliğinin sarsılması (TMKm. 166/1) hukuki sebebi ile boşanma, kadın birleşen davasında ise pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m. 162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebi ile boşanma talep etmiş, mahkemece verilen 22.01.2015 tarihli ilk hükümle, asıl davada kadının zina davasının ve haysiyetsiz hayat sürme davasının ve birleşen dosyada onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma davalarının reddine, erkeğin karşı boşanma davasının reddine, kadının asıl davada ve birleşen davada Türk Medeni Kanunu’nun 166/1’e dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın lehine maddi ve manevi tazminata, kadının tedbir...
Davacı, davalının bulunmadığı 1.7.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında hayata kast ve pek kötü davranış nedeniyle boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, ayrıca evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı olarak da boşanma talebinde bulunduklarını belirtmiştir. Bu durumda davacının TMK 166/1 dayalı boşanma talebini, iddia ve savunmanın diğer tarafın muvafakati aranmaksızın, serbestçe değiştirilip genişletilebileceği yargılama kesitinde ileri sürdüğünün kabulü gerekir. Bu bakımdan davacının evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı usulen geçerli bir boşanma davası mevcuttur. O halde, evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davası değerlendirilerek bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, böyle bir dava olmadığı gerekçesi ile değerlendirme yapılmaması doğru değildir....
ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile her iki davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, kadının 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi uyarınca hayata kast ve pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma davasının reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 162. Maddesine dayalı hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle ve T.M.K'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır. TMK'nun 162. Maddesine dayalı hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılmış davada olumlu olumsuz bir karar verilmemiş, bu husus istinafa da getirilmemiştir....
Davalı-karşı davacının TMK 162 maddesinden kaynaklı pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebi yönünden ise, davacı-karşı davalının davalı kocaya karşı, yasada belirtilen hayatına kastetmesi veya kendisine pek kötü davdanılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması eylemlerinin olmadığı, ayrıca tarafların 2017 yılından bu yana ayrı yaşadıkları, TMK 162 maddesine göre boşanma kararı verilebilmesi için davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak 6 ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden 5 yıl geçmekle dava hakkının düşeceği belirtilmiş olup, davalı-karşı davacı kocanın gerek daha önce açtığı ve retle sonuçlanan Antalya 2.Aile Mahkemesinin 2017/466 esas-2018/1103 karar sayılı dosyasında bu talebinin bulunmadığı, gerekse daha sonra bu nedenlere dayalı bir boşanma davası açmadığı anlaşıldığından, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasının da reddine karar verilmiştir....