Davacı kadın vekili; kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı erkek; kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ilerine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) ve hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK md. 162) nedenlerine dayalı boşanma davası ve fer'ileri istemine ilişkindir. Davalı erkeğin; kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminata uygulanan faize yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Hakim tarafların talep sonucu ile bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m. 26).Davacı kadın vekilinin dava dilekçesinde; davacı kadın yararına 100.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminat hükmedilmesini talep ettiği, tazminatlara yönelik faiz isteminin bulunmadığı anlaşılmıştır....
Bilindiği üzere TMK m. 181 hükmünün ne kadar sorunlu şekilde düzenlendiğini “Boşanma Davasının Mirasçılar Tarafından Sürdürülmesi” konulu makalemizde ayrıntılı olarak açıklamıştık. (Ömer Uğur GENÇCAN, “Boşanma Davasının Mirasçılar Tarafından Sürdürülmesi”, Manisa Barosu Dergisi, Yıl:21, 2002/1, Sayı:80. Sayfa:51-62. Kısaltma: ...-Boşanma Sürdürme) Acaba “her boşanma davası” TMK m. 181 f.II hükmüne göre davacının mirasçıları tarafından sürdürülebilir mi? TMK m. 181 hükmünün madde gerekçesinde de açıklandığı üzere “özellikle” zina, hayata kast, pek kötü davranış, haysiyetsiz hayat sürme sebeplerinden biri ile açılan boşanma davasında davacının ölümü halinde zina eden, hayata kast eden, pek kötü davranan, haysiyetsiz hayat süren davalının bu davranışlarına rağmen mirasçı olabilmesini yasa koyucu içine sindirememiştir....
CEVAP Davalı-davacı erkek vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının erkeği başka biriyle aldattığını öğrenince anlaşmalı boşanmadan rücu ettiğini, ... isimli kişi ile kadının evlilik dışı ilişkisine devam ettiğini, kadının sadakatsiz davrandığını iddia ederek asıl davanın reddine birleşen davanın kabulüne, zina nedeniyle, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin erkeğe verilmesine, erkek yararına 2.000.000,00 TL maddî ve 2.000.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı İlk Derece Mahkemesinin 26.02.2020 tarih ve 2020/49 E 2020/52 K sayılı kararı ile; tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına ve fer'ilerine karar verilmiştir. B....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/10/2019 NUMARASI : 2017/275 ESAS - 2019/712 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davalı-davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilerek, müvekkili ve müşterek çocuk lehine aylık 500,00'er TL tedbir/yoksulluk-iştirak nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına, 50.000,00'er TL maddi ve manevi tazminatın davalı-davacıdan tahsiline, ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde bedelinin işleyecek yasal faiziyle davalı-davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu sebeple davacı-karşı davalı erkeğin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı-karşı davalı erkek tarafından açılan dava Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesi zina nedenine dayalı boşanma davası olup, davalı-karşı davacı kadın tarafından açılan karşı dava ise Türk Medeni Kanunu'nun 161., 162 ve 166/1. maddelerine dayalı zina, hayata kast pek kötü veya onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebeplerine dayalı boşanma davasıdır. Mahkemece kısa kararın 3. bendinde “Davalı-karşı davacı ...'nin TMK 166/1-2 maddesine dayalı boşanma davasının kabulü ile davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ...'nin boşanmalarına” şeklinde karar verildiği halde gerekçeli kararın 3. bendinde mahkemece hangi davanın kabul edildiği belirtilmeksizin “davacı-karşı davalı ... ile aynı yer ve haneden nüfusa kayıtlı davalı-karşı davacı ...'...
Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davacı-davalı erkeğin eşine birkaç defa fiziksel şiddet uyguladığı ve fiziksel şiddet nedeniyle kadının kulak arkasında yırtılma oluştuğu anlaşılmaktadır. Davacı-davalının eşine yönelik bu eylemleri pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış niteliğinde olup Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesi uyarınca davanın kabulü gerekmektedir. Ne var ki, temyize getirilmeyerek, tarafların kabul edilen TMK 166/1-2 maddesi gereği açılan boşanma davalarındaki boşanma hükmü kesinleştiğinden, kadının TMK 162. maddesi uyarınca açtığı boşanma davasının konusuz hale geldiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, kadının bu boşanma davasının esası hakkında bir karar verilemeyecektir. Ancak, davanın konusuz kalması sebebiyle esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde hakim, davanın açıldığı tarihteki, tarafların haklılık durumuna göre vekalet ücreti ve yargılama giderlerini takdir ve tayin eder (HMK m. 331/1)....
Davalı-karşı davacının TMK 162 maddesinden kaynaklı pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebi yönünden ise, davacı-karşı davalının davalı kocaya karşı, yasada belirtilen hayatına kastetmesi veya kendisine pek kötü davdanılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması eylemlerinin olmadığı, ayrıca tarafların 2017 yılından bu yana ayrı yaşadıkları, TMK 162 maddesine göre boşanma kararı verilebilmesi için davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak 6 ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden 5 yıl geçmekle dava hakkının düşeceği belirtilmiş olup, davalı-karşı davacı kocanın gerek daha önce açtığı ve retle sonuçlanan Antalya 2.Aile Mahkemesinin 2017/466 esas-2018/1103 karar sayılı dosyasında bu talebinin bulunmadığı, gerekse daha sonra bu nedenlere dayalı bir boşanma davası açmadığı anlaşıldığından, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasının da reddine karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 14/05/2019 NUMARASI : 2018/655 ESAS 2019/322 KARAR DAVA KONUSU : Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle KARAR : Taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353. ve 356.maddeleri gereğince DURUŞMASIZ OLARAK ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355.maddesine göre istinaf sebepleri ile bağlı olarak dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların davalının onur kırıcı davranış ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarını, her iki çocuğun velayetinin davacıya verilmesini, şiddet uygulayan davalının aynı zamanda evin geçimini sağlayan ve ekonomik olarak katkıda bulunan kişi olması sebebiyle çocukları da göz önüne...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 162. Maddesine dayalı hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle ve T.M.K'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır. TMK'nun 162. Maddesine dayalı hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılmış davada olumlu olumsuz bir karar verilmemiş, bu husus istinafa da getirilmemiştir....
ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile her iki davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, kadının 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi uyarınca hayata kast ve pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma davasının reddine karar verilmiştir....