WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gösterilen nedenlerle; davalının bu yöne ilişkin istinaf itirazının reddine ,davacının itirazının kısmen kabulü ile davalı lehine hükmedilen tedbir nafakasının başlangıç tarihinin düzeltilmesine karar vermek gerekmiştir. Davacı erkek dava dilekçesinde zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebeplerine dayalı olarak boşanma davası açmıştır. Mahkemece TMK 161 maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmiş, TMK 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı talep hakkında hüküm kurulmamıştır. Mahkeme dava konusu yapılan her bir boşanma sebebi hakkında ayrı ayrı hüküm kurmak zorunda (HMK m. 26/1) ise de davacı erkeğin TMK 166/1 maddesindeki evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru görülmemiş ise de bu konuda istinaf itirazında bulunulmadığından yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir....

Ancak bu yön temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış, yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. .../... 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 3-Davacı-davalı kadın tarafından açılan dava Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuksal sebebine dayalıdır. Türk Medeni Kanununun 166. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir davası bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır ( HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez....

    Aile Mahkemesi’nde 2012/142 Esas sayılı dava ile “Şiddetli Geçimsizlik Nedeni ile Boşanma” davası açıldığını, açılan boşanma davasının reddine karar verildiğini, kararın Yargıtay 2. Hukuk Dairesince de onanarak kesinleştiğini, kesinleşen kararın üzerinden üç yıl geçtiğini, tekrar bir evlilik birliği kurulamadığı gibi, ortak hayatın tekrar kurulmasınında mümkün olmadığını, açıklanan sebeplerle Türk Medeni Kanunu madde 166/4 uyarınca, evlilik birliğini devam ettiremeyen taraflar arasındaki evlilik birliği ruhen ve bedenen bitmiş olduğunu, bu nedenlerle evlilik birliğinin temelinden sarsılarak müşterek hayatın sürdürülmesinin olanaksız hale gelmesi ve fiil ayrılık durumunun mevcut olması nedeni ile tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı-karşı davacı kadın vekili asıl davada verdiği cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; Büyükçekmece 3....

    Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde tarafların ön inceleme duruşmasında hazır olduğu, ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalının zinası aksi halde evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile boşanma davası olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece de kabul edildiği üzere dava, zina (TMK m. 161) olmadığı taktirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m. 166/1-2) boşanma davasıdır. O halde “yapılan yargılama ve toplanan delillerden mahkemece tarafların zina sebebiyle boşanmalarına karar verilmiş ise de; tarafların barıştıkları 2013 yılı Ağustos ayından davanın açıldığı 16.02.2015 tarihine kadar davalı erkeğin zina fiilini gerçekleştirdiği toplanan delillerle kanıtlanamamıştır....

      Dosyadaki bilgi ve belgeler, resimler ve CD, tanık anlatımlarına göre, davalı erkek eşin başka bir kadınla cinsel birliktelik yaşadığı, bu nedenle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tam kusurlu olduğu ve zina nedenle tarafların boşanmalarına karar verilmesinin gerektiği, zina nedeniyle boşanma davası kabul edildiğinden, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği" gerekçesiyle, davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 161. maddesi uyarınca boşanmalarına, zina nedeniyle boşanma davası kabul edildiğinden, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında karar verilmesine yer olmadığına, davacı kadın lehine 24/01/2020 tarihinde takdir edilen aylık 600,00 TL tedbir nafakasının 11/06/2021 tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL'ye çıkarılmasına, kararın kesinleşme sinden sonra yoksulluk nafakası olarak devamına, yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında arttırılmasına ve...

      Dolayısıyla, ortada evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı bir boşanma davası kalmamıştır. Hal böyleyken, mahkemece evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Zina (TMK m.161), onur kırıcı davranış (TMK m. 162) ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) hukuki sebeplerine dayalı boşanma davasına ilişkin ret hükmü ise aleyhe temyiz bulunmadığından kesinleşmiştir. O halde mahkemece yapılacak iş; davacının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davası ıslah ile konusuz kaldığından "Bu konuda esas hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına" ilişkin karar verilmesinden ibaret olup, hükmün bu sebeple bozulması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan sebeplerle, sayın çoğunluğun onama yönündeki görüşüne katılmıyoruz....

        Maddesinde yer alan zina eyleminin sabit olduğu ayrıca 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir ki, olayımızda davalı erkeğin zina ettiği ve birlik görevlerini ihmal ettiği böylelikle; davalı erkeğin zina ettiği ve tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı anlaşılmakla; davacı tarafın boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. (Yargıtay 2....

        zina sebebi ile açılan davada erkek yararına, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile açılan davada kadın yararına vekâlet ücretine karar verilmiştir....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı taraf dava dilekçesinde zina sebebinden ayrı evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle de boşanma talep etmiş, bu iki boşanma sebebi hakkında da Mahkeme hüküm kurmakla, kısa kararda zinayı kabul ettiğinden bahisle evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanma yönünden karar verilmesine hükmettiği halde gerekçeli kararda bu hususa değinmemesi hatalı olup erkeğin, eşine zinadan ayrı, ekonomik ve psikolojik şiddeti nedeniyle de evlilik birliği temelinden sarsıldığından bu sebebe dayalı olarak da kadının boşanma talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken istinaf edenin sıfatına göre yanılgıya değinilmekle yetinilmiş ve davalının iki ayrı dava olduğundan bahisle lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi, kadının haklı davaları nedeniyle yerinde görülmeyerek çocuğun yaşı itibariyle psikolojik ve duygusal yararları için anne sevgi ve ilgisine ihtiyaç duyması, yerleşik düzeni, gözetilmesi...

            DAVA 1-... kadın vekili asıl dava dilekçesinde tarafların zina, haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına ve kadın yararına aylık 50.000,00 TL tedbir nafakası ile 5.000.000,00 TL maddî, 5.000.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. 2-... kadın vekili birleşen dava dilekçesinde; tarafların pek kötü ve onur kırıcı davaranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına ve kadın yararına aylık 50.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 5.000,000,00 TL maddî, 5.000,000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı-davacı erkek vekili; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına ve erkek yararına 7.500.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. III....

              UYAP Entegrasyonu