Zina hem özel ve mutlak boşanma sebebi, hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma sebebi oluşturur. Böyle bir olguyla karşılaşan eş dilerse bu sebeplerden yalnızca birisine, dilerse her ikisine birlikte dayanmak suretiyle boşanma talep edebileceği gibi, aralarında kademe oluşturmak suretiyle de davada olduğu gibi öncelikle özel sebeple, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma talep edebilir. Bu son halde özel boşanma sebebi gerçekleşmiş ve ispatlanmış ise, artık ikinci sebebe gidilemez. Bu nedenle, mahkemece zina sebebiyle boşanma davasının kabulüne karar vermekle yetinilmesi gerekirken geçimsizlik sebebine dayalı talebin de kabulüne karar verilmesi hatalı ise de, bu yanlışlık sonuca etkili olmadığından eleştirilmekle yetinilmiştir....
Ancak İlkem'in seyahetlerde eski okul arkadaşını araması, onunla görüşmesi ve telefon ile görüşmesi gibi davranışlarının kocası açısından değerlendirildiğinde "güven sarsıcı davranışlar" olduğu sonucuna varılmıştır. ... bu durumda tarafların eşit kusurlu olarak evlilik birliğinin temelinden sarsılması konusunda kusurlu oldukları sonucuna varılmıştır."gerekçesi ile; "A-1)Afyonkarahisar İli Merkez İlçesi Hacıavtal Köy/Mah. Cilt No:22 Hane No:31'e kayıtlı Cemalettin ve Fatmadan Olma 01/09/1977 Silifke doğumlu Evlenmeden Önceki Soyadı TİMUR olan Davacı karşı davalı T1-)'in, aynı nüfusa kayıtlı Ali İhsan ve Firdevs'ten olma 01/01/1972 Afyonkarahisar doğumlu davalı karşı davacı T3 - )'e yönelik açtığı, a)TMK 162. Maddesine göre "onur kırıcı davranış nedeniyle" boşanma davasının reddine, b)TMK 166/1 maddesine göre "evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle" boşanma davasının kabulü ile tarafların BOŞANMALARINA, 2) a)Tarafların yaşı küçük çocukları olan 25/07/2006 doğumlu T.C....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek tarafından 29.07.2015 tarihinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine (TMK m. 166/1) dayalı boşanma davası; davalı-davacı kadın tarafından 16.09.2015 tarihinde aynı hukuki sebebe (TMK m. 166/1) dayalı karşı boşanma davası açılmış, erkek tarafından daha sonra 22.01.2018 tarihinde zina hukuki sebebine(TMK m. 161) dayalı olarak birleşen boşanma davası açılmıştır. Mahkemece karşılıklı boşanma davalarının yapılan yargılaması sonunda, asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı davasının ise reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm gerekçe ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dava Türk Medeni Kanununun 166. ve 161. maddesine dayalı olarak açılmıştır. Toplanan delillerle, davalı kocanın eşine fiziksel şiddet uyguladığı, birlik görevlerini yerine getirmediği ve güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu sabit olmuştur. Davalı kocanın sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışları güven sarsıcı davranış aşamasında kalmıştır. Türk Medeni Kanununun 161. maddedeki zina nedeniyle boşanma koşulları oluşmamıştır. Mahkemece, boşanma kararının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak Türk Medeni Kanununun 166/1. maddeden karar verilmesi gerekirken, zinayı düzenleyen Türk Medeni Kanununun 161. maddeden verilmesi isabetli olmamıştır....
Davacı/b.davalı kadın vekilinin boşanma hükmüne yönelik istinaf başvurusu yönünden değerlendirilme yapıldığında; asıl davada öncelikle zina (TMK.m.161) sebebine dayalı boşanma talebinde bulunulduğu, bunun kabul edilmemesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.m.166) sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmesi istendiği, mahkemece özel boşanma nedeni olan zina eyleminin sabit görülmesi dikkate alınarak TMK'nun 161.maddesine dayalı boşanma kararı verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, HMK'nun 26.maddesindeki taleple bağlılık ilkesi de gözetilmeksizin boşanma davasının TMK'nun 161 ve 166/1 maddelerine dayalı olarak kabul edilmesi doğru olmadığından, davacı/b.davalı kadın vekilinin bu konudaki istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1) nolu bendinde boşanmaya ilişkin "TMK'nun 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması" şeklindeki cümlesinin hükümden çıkartılmasına karar verilmesi gerekmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2022 NUMARASI : 2021/372 ESAS 2022/568 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kusurlu davranışları nedeniyle taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ileri sürerek, tarafların boşanmalarına karar verilmesini, müvekkili lehine 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma Taraflar arasındaki uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Zinaya dayalı boşanma ve Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1, 161 ) davalı-karşı davacı taraf; reddedilen zina davası, manevi tazminat miktarı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Zina eylemi devam ettiğine göre, hak düşürücü süre geçmiş sayılmaz. Toplanan delillerden, davacı-davalı erkeğin zinasının temadi ettiği anlaşılmaktadır. O halde, kadının özel boşanma sebeplerinden zina hukuki sebebine (TMK m. 161) dayanarak açmış olduğu davasının da kabulü gerekirken reddi doğru olmamıştır. Ne var ki davacı-davalı erkeğin TMK 166/4 maddesi uyarınca fiili ayrılık hukuki sebebine dayanan boşanma davasında verilen boşanma kararı ve davalı-davacı kadının TMK evlilik birliğinin sarsılması sebebine (TMK m. 166) dayanan boşanma davasında verilen boşanma kararı temyizin kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş, davalı-davacı kadının zina sebebine dayalı boşanma davası konusuz kalmıştır....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; kadın eşin zina yaptığını, erkeğin sadakatsizliği 2014 yılının kasım ayında öğrendiğini, eşini affettiğini ancak zina eyleminin temadi ettiğini, kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak kusurlu davranışları olduğunu iddia ederek; tarafların öncelikle zina, mümkün olmazsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, erkek eş lehine 102.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. II....