Tapu kaydına “aile konutu şerhi” konulması istenilen taşınmazın davalının babası ... adına kayıtlı olduğu, ...'nin 17.01.2012 tarihinde vefat ettiği ve taşınmazın halen mirasçılar arasında elbirliği halinde mülkiyete tabi olduğu anlaşılmaktadır. Davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan Türk Medeni Kanunun 194/3. maddesine göre “aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir. Aile konutu şerhi aile konutu olarak özgülenen ve eylemli olarak aile konutu olarak kullanılan diğer eş adına tapuda kayıtlı taşınmazın tapu kaydı üzerine konulur. Kanunda aile konutu olarak özgülenen taşınmazın tam mülkiyetinin diğer eş adına kayıtlı olması gerektiğine dair bir sınırlandırma bulunmaktadır. Şerhin konulabilmesi için taşınmazın aile konutu olarak özgülenmiş olması ve diğer eşe ait olması yeterlidir. Aile konutu şerhi konulması taşınmaza tam bir koruma sağlamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından, davanın reddine karar verilmesi yönünden, davalılar tarafından ise, vekalet ücreti miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazın, davalı koca tarafından diğer davalıya malik olmayan eşin rızası alınmadan satıldığından bahisle Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince , davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile yeniden davalı eş adına tescili, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Tapu iptal ve tescile ilişkin eldeki davanın devamı sırasında , davacı ile davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; yargılama giderleri, harç ve vekalet ücreti yönünden, davalılar tarafından ise; tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu ve rızası alınmadan davalı kadın eş ... tarafından diğer davalıya satıldığını iddia ederek, taşınmazın 3. kişi adına olan tapu kaydının iptali ile davalı kadın eş adına tescilini ve dava konusu taşınmaza aile konutu şerhi konulmasını, olmadığı taktirde ise bedelinin ödettirilmesini talep etmiş, mahkemece davanın kabulü ile tapu iptal ve tescil ile aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiştir....
İPTALİ ile diğer davalı T8 adına TESCİLİNE ve taşınmazın tapu kaydına AİLE KONUTU ŞERHİ KONULMASINA, dair karar verildiği görülmüştür....
“Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz” (TMK m. 194/1). Aile konutunun tapu kaydında aile kontu şerhi olmasa bile, malik olmayan eşin açık rızası alınmamış ise malik eşin ipotek tesisi ile ilgili tasarrufu hükümsüzdür. (Benzer nitelikte , YHGK.nun 15.04.2015 gün ve 2013/2-2056 E.2015/1201 K. sayılı kararı. ) "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir (HMK m. 389/1)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki "boşanma" davası ile davalı (kadın) tarafından bağımsız olarak açılan "aile konutu şerhi konulmasına" ilişkin davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından, kadın ve çocuklar yararına hükmedilen nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-davacı (kadın), 17.02.2014 tarihinde verdiği dilekçesi ile “kocasından herhangi bir nafaka talebinin bulunmadığını” bildirmiş, nafakalardan feragat ettiğini ifade etmiştir. Bu husus gözetilerek nafakalar hakkında yeniden bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece 23/10/2019 tarihli tensip zaptı ile dava konusu taşınmazların davalı adına kayıtlı olması halinde davalıdır şerhi konulmasına karar verilmiş, 24/11/2020 tarihli ara karar ile de, davacının ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile Çömlekçi Mahallesi 534 ada 33 parsel, Barbaros Mahallesi 1480 ada 3 parsel 4 nolu bağımsız bölüm, Atakent Mahallesi 2355 ada 3 parsel B/31 nolu bağımsız bölüm, Türbe Mahallesi 473 ada 169 parsel 5 nolu bağımsız bölüm üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, Toros Mahallesi 2568 ada 2 parsel 11 nolu bağımsız bölüm, Toros Mahallesi 2568 ada 2 parsel 14 nolu bağımsız bölüm, Bulgurluk Mahallesi 105 ada 14 parsel, Acıpınar Mahallesi 470 ve 471 nolu parseller üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise TMK m. 161'den davasının reddi, kusur belirlemesi, manevi tazminat miktarı, tedbir nafakası ve aile konutu şerhi konulması yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 05.06.2018 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından boşanma davasının reddi, davalı tarafından ise lehine hükmedilen tedbir nafakaları ve ihtiyati tedbir kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle her ne kadar mahkemece, hükümde "davalı adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ihtiyati tedbirin, kararın kesinleşmesine kadar devamına" karar verilmiş ise de, davalı adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ihtiyati tedbirin 06.05.2013 tarihli kararla kaldırıldığı ve tapu sicilinden terkin edildiğinin anlaşılmasına göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere...
İlk derece mahkemesince, 24.03.2023 tarihli tensip ara kararı ile; davacı vekilinin ihtiyati tedbir taleplerinin kısmen kabulü ile Niğde İli Bor İlçesi Çukurkuyu Köyü Kule Mevki 463 Ada 6 Parselde kayıtlı taşınmaz, Niğde İli Bor İlçesi Çukurkuyu Köyü Tamaşalık Mevki 465 Ada 7 Parselde kayıtlı taşınmaz ve Niğde İli Bor İlçesi Çukurkuyu Köyü Tamaşalık Mevki 465 Ada 6 Parselde kayıtlı taşınmazlara HMK'nın 389 vd. maddeleri gereğince ihtiyati tedbir konulmasına, davacı vekilinin, davalının banka hesaplarına üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine, davacı vekilinin 34 XX 633 plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin, aracın üçüncü kişi adına kayıtlı olması nedeniyle reddine karar verilmiştir....