Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kadın yararına ilk hükümle verilen aylık 300,00 TL tedbir nafakası miktarı davalı-karşı davacı kadın bakımından usuli kazanılmış hak oluşturmuştur. O halde mahkemece davalı-karşı davacı kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının kesinleştiği gözetilmeksizin dava tarihinden itibaren azaltılarak aylık 200,00 TL. tedbir nafakasının hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu yönüyle de bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.09.2019 (Pzt.)...

    Taraflar arasında görülen Üsküdar 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/758 E. 2001/477 K. sayılı dava dosyasının incelenmesinde; davacı ... tarafından davalı ... ... aleyhine açılan boşanma davasının kabul edilerek, davalı ... lehine kararın kesinleşmesine kadar devam etmek üzere aylık 30 TL tedbir, müşterek çocuk ... için kararın kesinleşmesine kadar tedbir, kararın kesinleşmesinden sonra ise iştirak olarak devam etmek üzere aylık 30 TL nafakaya hükmolunduğu, kararın 13.09.2001 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Davada olayları açıklamak ödevi davanın taraflarına; hukuksal nitelendirmeyi yapma ve uygulanması gereken yasa maddelerini belirleyip uygulama ödevi ise hâkime aittir. Somut olayda, boşanma davasında tayin edilen yoksulluk nafakasının artırılması talep edilmiş ise de; boşanma kararında yoksulluk nafakasına hükmedilmemiş olmasına göre, davadaki istem; artırım davası olmayıp, boşanma davası sonrasında boşanmaya dayalı yoksulluk nafakası istemi niteliğindedir(TMK m 175)....

      Dosyadaki bilgi ve belgelerden, dinlenen tanık beyanlarından davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu dolayısıyla davacı kadın ve müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Boşanma davasının açılma tarihinden, dava sonuçlanıncaya ve hüküm kesinleşinceye kadar devam edecek nafakaya, tedbir nafakası denir. Boşanma davası içinde takdir olunan tedbir nafakası, boşanma ile ilgili kararın kesinleşmesiyle sona erer. Somut olayda; ... 1.Aile Mahkemesinin 2014/18 E.- 2014/491 K.sayılı kararı ile; boşanma davasının reddi ile davacı ve müşterek çocuklar için belirlenen 1200 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiş ve bu karar 05.05.2015 tarihinde temyiz edilmeden kesinleşmiştir. Boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesi ile; o davada takdir edilen tedbir nafakası sona ermiştir....

        Somut olayda eş ve çocuk için toplam aylık 300,00 TL. tedbir nafakasının ödenmesine karar verilmiş olup, yıllık ödenecek nafaka miktarı 3.600,00 TL.'dir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşılıklı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı ... tarafından boşanma davasının reddi ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-karşı davacı kadının bağımsız bir tedbir nafakasının artırılması davasının bulunmamasına ve kadın ile müşterek çocuklar için hükmolunan tedbir nafakalarının tahsilde tekerrür olmamak üzere karar kesinleşinceye kadar devam edeceğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer...

            DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin tedbir nafakasının kaldırılması davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelemesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 sayılı Kanuna eklenen Ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının(HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanununun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “72.070,00 TL” olarak belirlenmiştir....

              Buna göre, nafaka davaları açıldığı tarih itibariyle hüküm ifade edeceğinden; somut olayda tedbir nafakasının dava tarihi olan 11.04.2011 tarihinden değilde, davalı tarafın davacısı olduğu boşanma dava tarihinden başlatılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ayrıca, boşanma davasından ayrı ve bağımsız olarak açılan tedbir nafakası ile hükmedilen nafaka kaldırılıncaya kadar devam eder. Bu nedenle, mahkemece; kararın kesinleşeceği tarih ile sınırlı olarak tedbir nafakasına hükmedilmiş olması da doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31/10/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma ve Tedbir Nafakasının Artırılması Taraflar arasındaki "boşanma" davası ile davalı tarafından açılan "nafakanın artırılması" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (...) tarafından, nafakanın artrılması davası ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı (...) tarafından ise, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden ...'...

                  Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile aylık 200,00 TL tedbir nafakasının dava tarihi olan 19/01/2015 tarihinden geçerli olmak üzere 200,00 TL arttırılarak aylık 400,00 TL tedbir nafakasına çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava,yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir." TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir."...

                    Aile mahkemesinin 2011/955 esas ve 2012/856 karar sayılı kararı ile davacı lehine tedbir nafakasına hükmedildiğinden mükerrer şekilde tedbir nafakasına hükmetmemek için bu kararın kesinleştiği ve nafakanın son bulduğu 19.09.2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davacı için aylık 400,00 TL tedbir nafakasına hükmettiği anlaşılmaktadır.Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili davası niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder (28.11.1956 gün, 15 E, 15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı). Buna göre mahkemece, dava tarihinden geçerli olacak şekilde nafakaya hükmedilmesi gerekirken; boşanma isteminin reddine dair ilamının kesinleştiği tarihin nafakanın başlangıç tarihi olarak gösterilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür....

                      UYAP Entegrasyonu