Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....

    Mahkemece her iki boşanma davasında da, bu davaların esasını oluşturan boşanma talepleri konusunda ayrı ayrı hüküm kurulması gerekmekle birlikte, erkeğin evlilik birliğinin sarsılması sebebine (TMK m.166/1) dayalı boşanma davası ile, kadının evlilik birliğinin sarsılması sebebine (TMK m.166/1) dayalı birleşen boşanma davası için ayrı ayrı kusur belirlenerek, sonucunda boşanma davalarının eki niteliğinde bulunan tazminat talepleri konusunda ayrı ayrı değerlendirme yapılması doğru olmamıştır. Evlilik birliği sona erinceye kadar herhangi bir sebeple açılmış boşanma davalarında taraflara yüklenmiş tüm kusurlar birlikte değerlendirilip tarafların kusur oranlarının bir kez belirlenmesi ve belirlenen bu orana göre maddi ve manevi tazminatlar ile, yoksulluk nafakası konularında, her bir taraf yönünden bir kez hüküm kurulması gerekir....

    Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir". TMK'nın 175/1. maddesine göre; "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf , kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir..." TMK’nın 182. maddesine göre; "... Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır..."...

    manevi tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına 5.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir....

      Gerçekleşen bu durum karşısında birliğin sarsılmasında davalının tamamen kusurlu olduğu ve bu kusur belirlemesine göre kadının boşanma davasının kabulünün usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davalı erkek vekilinin kadının boşanma davasının kabulüne ve kusur tespitine yönelik istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir. TMK'nın 169. maddesine göre, "Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır." TMK'nın 174. maddesine göre; "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir."...

      Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. (TMK md. 175) TMK'nın 174. maddesine göre; "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir."...

      Aile Mahkemesinin 16/12/2021 tarih, 2019/482 Esas ve 2021/1672 Karar sayılı kararının -6- nolu bendinin KALDIRILMASINA ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca bu yönlerden yeniden esas hakkında HÜKÜM TESİSİNE, "Davalı-k.davacı kadının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile Türk Medeni Kanunu’nun 174/1. maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren yasal faizi ile 50.000,00 TL maddi tazminatın davacı-k.davalı erkekten alınarak, davalı-k.davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, -Davalı-k.davacı kadının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren yasal faizi ile 30.000,00 TL manevi tazminatın davacı-k.davalı erkekten alınarak, davalı-k.davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine -Davacı-k.davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine." 3- Tarafların sair yönlere ilişkin istinaf taleplerinin, Hukuk Muhakemeleri...

      İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile, TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin babaya verilmesine, kadın için aylık 200 TL tedbir, aylık 800 TL yoksulluk nafakası, 18.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminat takdirine, 200 gram altının koca tarafından kadına aynen teslimine, davalı kadının araç ve taşınmazın eşit hisseyle taraflar arasında paylaştırılması talebinin, usulüne uygun olmaması nedeniyle bu talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; velayetin anneye verilerek müvekkili lehine 1.000 TL tedbir/ yoksulluk nafakası, 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminat takdir edilmesi ve mal varlıklarının eşit hisse ile paylaştırılması ve alacak taleplerine dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Açıklanan sebeplerle, davacı-k.davalı kadının lehine hükmedilen manevi tazminatın miktarına ve kişisel ilişkiye yönelik istinaf isteminin kabulüne, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca manevi tazminat ve kişisel ilişki yönünden Dairemizce yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kadının sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Davacı-k.davalı kadının lehine hükmedilen manevi tazminatın miktarına ve kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b.2. maddesi uyarınca KABULÜNE, Batman 1....

      Kadın için maddi tazminat verilmesi, manevi tazminat verilmemesi açısından: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, evlilikte geçen süre, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitireceği, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alındığında kadın yararına maddi tazminat verilmesinin yerinde olduğu, takdir edilen maddi tazminat miktarının ölçülülük ilkesine uygun olduğu ancak faiz talebi olduğu halde faize karar verilmemesinin hatalı olduğu anlaşıldığından erkek vekilinin istinaf talebinin reddine, kadın vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu