Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." TMK'nın 169. maddesine göre, "Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır." TMK'nın 174. maddesine göre; "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-davacı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Dilekçeler teatisini, Kusuru, asıl boşanma davasının kabulünü, karşı davanın reddini, kadın için tedbir - yoksulluk nafakası verilmesini, çocuk için tedbir - iştirak nafakası verilmesini, kadın için maddi - manevi tazminat verilmesini, erkek için maddi - manevi tazminat verilmemesini, alacak davasının kabulünü istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dilekçeler teatisi açısından; Dilekçeler teatisinin usulüne uygun tamamlandığı anlaşıldığından davalı-davacı erkek vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

Davacı vekili kusur, nafaka ve tazminat miktarlarının az olması yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili ayrılık kararı verilmeyerek boşanma kararı verilmesi, nafaka ve tazminat takdiri ve miktarı yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İlk derece mahkemesince erkeğe fiziksel şiddet uyguladığı, davacıyı hor görerek duygusal şiddet uyguladığı, tehdit ettiği, vakıalarının kusur olarak yüklendiği, erkeğe yüklenen vakıaların sabit olduğu, kadının diğer iddialarını ispat edemediği erkeğin kadına yönelik iddialarını ispat edemediği tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, tespit edilen davranışlara göre boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğu anlaşılmakla tarafların kusura ve erkeğin ayrılık kararı verilmeyerek boşanma kararı verilmesi ve davanın kabulüne yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

Davalı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davanın reddine, karşı davanın kabulü ile taraflarına boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, her bir çocuk için aylık 2.000 TL tedbir - iştirak, müvekkili için aylık 1.500 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 200.000 TL maddi, 300.000 TL manevi tazminat takdirine, 200 gram mehir, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL takı bedelinin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; her iki davanın da kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, velayetin babaya verilmesine, kadın için aylık 300 TL tedbir, 500 TL yoksulluk nafakası, 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminat takdirine, ziynet ve mehir taleplerinin reddine karar verilmiştir....

Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşulu ile geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK 175) Boşanma ile yoksulluğa düşeceği anlaşılan davalı/karşı davacı kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesinde yanlışlık bulunmamış ancak tarafların ekonomik sosyal durumu ve paranın alım gücü değerlendirildiğinde yoksulluk nafakası miktarı az bulunmuş ve davalı/karşı davacı kadının bu yöne ilişkin istinaf başvurusu kabul edilmiş ve boşanma kararının kesinleşmesinden başlamak üzere aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakasının davacı/karşı davalı erkekten tahsiline karar verilmesi gerekmiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı- erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl davanın reddini, karşı davanın kabulünü, kadın lehine tedbir-yoksulluk nafakası verilmesini, kadın lehine maddi-manevi tazminat verilmesini, erkek lehine manevi tazminat verilmemesini velayeti istinaf etmiştir. Davalı-davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl davanın vekalet ücreti verilmemesini tedbir-yoksulluk-iştirak nafaka miktarını, maddi-manevi tazminat miktarını, kişisel ilişki süresini istinaf etmiştir....

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının velayetin değiştirilmesine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması davası yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı dava dilekçesinde, davalı kadına boşanma hükmü ile bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını da talep etmiştir. Bu talep ayrıca nispi harca tabidir. Davanın açılması sırasında yatırılan başvuru harcı bu talebide kapsar. O halde mahkeme davacıya bu talebi yönünden harcı tamamlaması için Harçlar Kanununun 30-32....

    TMK'nın 174. maddesine göre; "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." TMK'nın 175. maddesine göre; "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir."...

    Ancak; Herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan ve boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olmayan davacı kadın yararına TMK’nun 175.maddesi uyarınca yoksulluk nafakasına hükmedilmesi yerinde olmakla birlikte, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, kadının zorunlu ihtiyaçları, tarafların yaşları, evliliğin süresi ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen nafakanın miktarının az olduğu anlaşılmakla, kadın yararına aylık 500 TL yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 174/1.maddesi, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen davacı eşin, diğerinden daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, yoksulluk davası yönünden, davalı tarafından ise, velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakası davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, davalıya bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını da talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikle yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar. Başvurma harcı ile birlikte yatırılan maktu karar harcının hangi dava için yatırıldığı anlaşılamamaktadır. Dava dilekçesindeki her bir talep için ayrı ayrı maktu ve nispi harçların yatırılması gerekmektedir....

      UYAP Entegrasyonu