Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici Mahkemesinin 02.06.2016 tarihli ve 2015/136 E., 2016/481 K. sayılı kararı ile; davacının davalı banka nezdinde iki ayrı maaş hesabının bulunduğu ve davalı banka tarafından işbu maaş hesaplarından birinden kredili mevduat kredisi nedeniyle mevcut olan borcuna mahsuben ve diğer maaş hesabından ise kredi kartı borcuna mahsuben kesintiler yapılarak bloke konulduğu, taraflar arasında imzalanan Bireysel Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesinin ortak hükümler başlıklı 14/1. maddesi, Bankacılık Hizmetleri Sözleşme Öncesi Bilgilendirme Formunun 3. maddesi, Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinin hapis, takas ve rehin başlıklı 15. maddesindeki düzenlemelere göre davalı bankanın işbu sözleşmelerden veya herhangi bir sebepten dolayı doğmuş ya da doğacak alacaklar için işbu hesaplar üzerinde rehin ve hapis haklarına sahip olduğu, banka üzerinde rehin hakkı bulanan her türlü alacak ve değerlerin bir bölümünü veya tamamını bloke hesaba alıp almamakta serbest olduğu, davacının davalı ile yapmış olduğu sözleşmeler...

    Mahkemece, taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi ile davacının davalı bankadan müdürü olduğu şirket adına kullandığı kredinin teminatı olarak sözleşmenin 9.11.3 maddesi ile banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları üzerinde hapis, mahsup ve takas etme yetkisini davalı bankaya verdiği, vade gelmesine rağmen borç ödenmeyince sözleşme hükümleri gereğince davacıya ait 5910-219807 nolu vadesiz mevduat hesabı üzerine konulan blokenin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 22/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      KARAR Davacı, maaşının davalı banka hesabına yatırıldığını, maaşını aldığı şubeden kredi kartı ve tüketici kredisi kullandığını, Çorum İcra Müdürlüğünün devam eden bir takip dosyası nedeniyle maaşının ¼'i oranında kesinti yapıldığını, kesintiden geri kalan paranın ise davalı banka tarafından kredi taksitleri ve kredi kartı ödemelerinin tahsili amacıyla otomatik olarak mahsup edildiğini, 13.02.2012'de davalı bankaya başvurarak otomatik ödeme talimatının kaldırılmasını ve hesabındaki blokenin kaldırılarak hesabındaki maaşın serbest bırakılmasını talep ettiğini, davalı bankanın yine yatan maaşına bloke koyduğunu, maaşının tamamına yakınına bloke koyup kredi borçları için mahsup yapılmasının 4077 SY'nın 6. maddesine aykırı olduğunu ileri sürerek, maaş hesabında haciz uygulaması dışında kalan otomatik ödeme işlemi ve blokenin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

        İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı, davalı bankadan emekli maaşı aldığını, maaşının üzerine kendi rızası hilafına bloke konduğunu belirterek blokenin kaldırılması ile kesilen miktarların iadesini istemiş; Davalı vekili ise davacının muvafakati bulunduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davacının kredi kullanımı esnasında kredinin teminatı olarak banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları üzerinde hapis, mahsup ve takas etme yetkisini davalı bankaya verdiğini belirterek davanın reddine karar verilmiştir....

        Taraflar arasındaki alacak, blokenin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının davalı banka ile tüketici kredisi sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşmelerden kaynaklanan borcu nedeniyle talimatı olmaksızın davalı bankanın kendi şubesindeki maaş hesabından kesinti yaptığını ve hesabına bloke koyduğunu ileri sürerek davacının maaş hesabındaki blokenin kaldırılmasına ve haksız kesilen miktarın kesinti tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davacıya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          /İzmir şubesi nezdindeki ... nolu cari mevduat hesabından 03/03/2016 tarihinde ... nolu hesabına 10.344,00 TL olarak aktarıldığı ve bu tutara bloke konulduğu, 30.624,12 TL ve 26.122,75 TL bedelli teminat mektupları ile ilgili olarak ise davacı firmanın davalı banka .../İzmir şubesi nezdindeki ... nolu cari mevduat hesabından 03/03/2016 tarihinde ... nolu hesabına 56.746,87 TL olarak aktarıldığı ve bu tutara bloke konulduğu ve toplam bloke miktarının 67.090,87 TL olduğu, davacının ... nolu 2.280,99 TL bedelli cari mevduat hesabı üzerinde herhangi bir blokenin bulunmadığı, blokenin kaldırılması için davacı tarafından davalı aleyhine İzmir ......

            - K A R A R - Davacı, emekli maaşına davalı banka tarafından bloke konulduğunu ve maaşında kesinti yaptıklarını, 2011 yılında davalı bankadan tüketici kredisi çekerken haberi olmadan kendisine emekli maaş rehinnamesi diye bir evrak imzalattıklarını, bankaya sorduğunda ise kredi kart borcu sebebiyle kesinti yaptıklarını beyan ettiklerini ileri sürerek, maaş üzerindeki blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, davacının kredi kartı borcunu ödemediğini, kendisinden alınan muvafakat uyarınca kesinti yaptıklarını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

              Davalı bankanın Karamürsel/Kocaeli şubesi ile davacı arasında akdedilen tüketici kredisi borçlanma ve rehin sözleşmelerine istinaden davacının farklı tarihlerde birden fazla tüketici kredisi kullandığı, davacının kullandığı kredilere ait aylık taksit tutarlarının davacının maaş hesabından düzenli ödeme talimatı gereği otomatik olarak çekildiği, davacı tarafından imzalanan kredili mevduat hesabına ilişkin bankacılık işlem sözleşmesinin 12. maddesinde bankanın rehin ve hapis hakkının düzenlendiği, söz konusu sözleşmede davacının imzasının bulunduğu, davacının davalı bankanın nezdinde bulunan ve ileride bulunabilecek olan vadeleri dolmuş veya dolmamış tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları, nakdi bankaya rehnedilmiş olup bankanın bunlara ilişkin hapis, mahsup ve takas etme yetkisinin bulunduğu, davacının buna muvafakat ettiği, davacının bankadan kullandığı kredi, KMH hesabı ve kullandığı kredi kartı nedeniyle borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödememesi nedeni ile davalı banka...

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2020 NUMARASI : 2019/336 ESAS-2020/445 KARAR DAVA KONUSU : EMEKLİ MAAŞINAKONULAN BLOKENİN KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle;müvekkili T1 Bucak Garanti Bankası Şubesi'nde emekli maaş hesabı bulunduğunu, davacının kullanmış olduğu kredilerin bir kısmını ödeyemediğini, bu nedenle Mayıs 2018 ayından itibaren bankanın bloke koyduğunu, konulan blokenin haksız olduğunu belirterek, davacının emekli maaş hesabı ve işçi maaş hesabında bulunan blokenin kaldırılmasını ve davacıya ödenmeyen emekli maaşı ve işçi maaşından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL'sinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Dava; tüketici kredisi sözleşmesinden doğan borcu nedeniyle davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve bloke nedeniyle banka borçlarına kesilen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacının, davalı bankada maaş hesabının bulunduğu, davaya konu işlemin davalı bankaca davacıya kullandırılan 21.08.2017 tarihli tüketici kredisinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere 17.04.2008 tarihli ve 5754 sayılı Kanun'un 56.maddesi ile değişik 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesinde “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, Sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.” hükmü bulunmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu