Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/05/2016 tarih ve 2015/1565-2016/1044 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; davacının davalı banka nezdinde emekli maaş hesabı bulunduğunu, davacının davalı bankadan kredi kullandığını ve kredi borcunun ödenmemesi sebebiyle davacının davalı banka hesabına yatan emekli maaşının tümü üzerine davalı bankaca 24/12/2012 tarihinde bloke konduğunu ve her ay kesinti gerçekleştiğini, davacının emekli maaşından yapılan kesintiler sebebiyle yaşamını idame ettiremediğini, davacının emekli maaş hesabı üzerine konulan blokenin ihtiyati tedbir kararı ile durdurulmasını, devamında blokenin kaldırılmasını ve fazlaya dair her...
tahsili için kendisinden imza alıp almadığını bilmediğini; borcun kesinleşmeden İİK. 82 ve 83 maddelerine ve Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu; asgari ücret miktarı kadar olan maaşlarında haczinin yasal olarak mümkün olmadığını; davanın ikame edildiği tarihe kadar emekli maaşına hesabından toplamda 5.000,00 TL kesinti yapıldığını; yapılan bu haksız ve yürürlükteki yasaya aykırı maaşının tamamına bloke işlemi sebebiyle maddi ve manevi olarak zor duruma düştüğünü; Gerede Garanti Bankası Şube Müdürlüğü'ne bizzat blokenin kaldırılması için müracaat ettiğini; ancak dilekçesinin alınmadığını; daha sonra PTT aracılığı ile gönderdiğini; ancak buna rağmen maaşındaki blokenin kaldırılmadığını; emekli maaşına Gerede Garanti Bankası Şube Müdürlüğü tarafından yapılan (4) aylık emekli maaş tutarlarının tarafına iadesini ve tüm kesintilerin toplamını, mevduat hesaplarına uygulanan yasal en yüksek değişken faizin de eklenerek birlikte toplamının davalı bankadan tahsili ile tarafına iadesine, karar...
Mahkemece, davanın kabulüne, davalı bankanın davacının maaş hesabına koymuş olduğu blokenin kaldırılmasına, davacının maaş hesabından yapılan 676,00 TL kesintinin davacıya iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tüketici kredisi kullanılırken teminat olarak gösterilen maaş hesabından kredi taksit tutarlarının kesilmesi işlemi yönünden muarazanın giderilmesi ve bu surette tahsil edilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, her ne kadar banka kredi sözleşmesinde bankadaki mevduatın bloke edilebileceğine dair hüküm bulunsa dahi bu hükme dayalı olarak davacının tek geçim kaynağı olan maaşının bir kısmının bloke edilerek geçim kaynağının yok edilmesinin kabul edilemeyeceği, davacının maaşının 1/4'ünde başka bir icra dosyası nedeni ile haciz olduğu bu haliyle davacının hayatını idame etmekte zorlanacağı, zorunlu giderlerini karşılayamayacağı gözönünde bulundurulduğunda ve İİK'nın 83/2....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davalı bankanın alacağını, usulüne uygun şekilde genel haciz yolu ile takip başlatarak ya da açılan davada ilama bağladıktan sonra icra takibi yapması gerektiği halde bunları yapmadan doğrudan davacının banka nezdinde bulunan maaş ve mevduat hesabından re’sen kesinti yapmasının İİK.’nun ...vd. maddelerine açıkça aykırı olup, bu nedenle maaş hesabına konulan blokenin haksız olduğu... son tahsilat tarihi itibariyle davacının davalı bankaya .. borçlu BK'nın 49 vd. maddelerinde öngörülen yasal koşulları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacı tarafından, davalı banka nezdinde bulunan maaş hesabına konulan blokenin haksız şekilde konulduğunun tespitine, maaş hesabındaki blokenin kaldırılmasına, taraflar arasındaki muarazanın bu şekilde men'ine, davacının davalı bankaya.. borçlu olduğunun tespitine, davacı tarafın manevi tazminat ve fazlaya ilişkin taleplerinin...
muvafakati bulunmadan emekli maaş hesabına bloke konularak kredi alacağını mahsup etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek davalı bankanın haksız yere emekli maaş hesabına koyduğu blokenin kaldırılmasına, fazlaya ilişkin haklaı saklı kalmak kaydıyla bankanın haksız yer el koyarak almış olduğu 5.500,00....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki talimatın iptali ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin maaş hesabının davalı bankada bulunduğunu, müvekkilinin davalı bankadan ayrıca kredi kartı ve ihtiyaç kredisi kullandığını, kredi kullandırılırken taksit ödemeleri için hesaptan kesinti yapılması talimatı alındığını, müvekkilinin aleyhine yapılan bir takip nedeniyle maaşının 1/4'ünün kesildiği, davalı bankanın otomatik tahsilatı sonrası müvekkiline maaş kalmadığı, evli ve çocuklu olan müvekkilinin hayatını idame ettirmesi için blokenin kalkması gerektiği, müvekkili tarafından bankaya başvurulsa da yanıt alınamadığını ileri sürerek, otomatik ödeme talimatının iptalini, yapılan kesintilerin el koyma işleminin yapıldığı tarihten itibaren faiziyle birlikte...
Bucak Şubesi'nin emekli maaş hesabı müşterisi olduğunu, davacının kullanmış olduğu kredileri pandemi sebebiyle çalışamadığını ve ödeyemediğini, emekli maaş hesabına 2020 Şubat ayından itibaren satıcı banka tarafından bloke konulduğunu ve ödenmeyen kredi borçlarına mahsuben bu hesapta bulunan tüm miktarın alındığını, davalı bu tarihten sonra emekli maaşını alamadığını, bankaya emekli maaşının ödenmesi için başvurusunun da reddedildiğini, davalı banka tarafından konulan blokenin haksız olduğunu, bu nedenlerle davacının Denizbank A.Ş. Bucak Şubesinin emekli maaş hesabında bulunan blokenin kaldırılmasını ve davacıya ödenmeyen emekli maaşının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL'nin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 93.maddesi ile İcra İflas Kanununun 83.maddeleri uyarınca davacının emekli maaş hesabına konulması mümkün olmayıp hacizden önceki dönemde haczi caiz olmayan bir malın haczedilemeyeceği hakkında alacaklı banka ile yapılan anlaşma da geçerli olmayıp, davacının emekli maaş hesabı üzerinde haciz bulunmasa da davalı bankanın bu maaş hesabı üzerinde bloke uygulamış olmasının da haciz sonuçlarını doğuracak nitelikte olduğundan ilgili maaş hesabı üzerinden blokenin kaldırılmasını talep etme zorunluluğu doğduğunu, bu nedenlerle öncelikle dava sonuçlanıncaya kadar davacının emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın kabulü ile blokenin dava tarihi itibarı ile kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 93.maddesi ile İcra İflas Kanununun 83.maddeleri uyarınca davacının emekli maaş hesabına konulması mümkün olmayıp hacizden önceki dönemde haczi caiz olmayan bir malın haczedilemeyeceği hakkında alacaklı banka ile yapılan anlaşma da geçerli olmayıp, davacının emekli maaş hesabı üzerinde haciz bulunmasa da davalı bankanın bu maaş hesabı üzerinde bloke uygulamış olmasının da haciz sonuçlarını doğuracak nitelikte olduğundan ilgili maaş hesabı üzerinden blokenin kaldırılmasını talep etme zorunluluğu doğduğunu, bu nedenlerle öncelikle dava sonuçlanıncaya kadar davacının emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın kabulü ile blokenin dava tarihi itibarı ile kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddesinde kullandığı kredinin teminatı olarak banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları üzerine hapis, mahsup ve takas etme yetkisini bankaya verdiği açık olup, banka bu yetkiyi davacının borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödemediği takdirde kullanacak olup, davacı tarafından kredi taksitlerinin ödenmediği, davacının bankadan kullandığı kredi borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödemek zorunda olup, kredi isteyen kişinin mali durumu ve maaş gelirine göre borcun ödenebileceği güvencesi ile kredi veren bankanın alacağının imkansızlaşması kötü niyetli bir kredi borçlusunun borcunu hiç ödememesi gibi sonuç doğuracaktır....