"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :...........Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında özetle; Mahkemece davacı tarafa 6100 sayılı HMK.nın 31. (1086 sayılı HUMK.nun 75/2) maddesi uyarınca davacı tarafın isteğinin ne olduğu, davayı İİK.nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası mı yoksa Borçlar Kanunun 19. maddesine dayalı muvazaa nedeniyle iptal davası olarak mı açtıklarının, davalıların yaptıkları hangi tasarrufun iptalini istedikleri açık ve net bir şekilde açıklattırılması, davalılar arasında hukuki ve fiili irtibatın da bulunduğunun göz önünde tutularak tarafların toplanan ve toplanacak tüm delillerinin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gereğine değinilmiştir...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin iken 21.03.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile B.K. 18. maddesine dayalı taşınmazın muvazaalı satışının iptali isteğine dönüştürülmüştür. İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarının temyiz inceleme görevi dairemize ait olup B.K.nun 18. maddesine dayalı olarak açılan ve sonuçlandırılan davalara ilişkin temyiz inceleme görevi Yüksek 4. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenle dosyanın anılan daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 18.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ... .... İcra Mahkemesince (....); tasarrufun iptali davası yönünden dosya tefrik edilerek tasarrufun iptali davasında görevli mahkemenin genel mahkeme olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... .......
Mahkemece, vergi dairesinden gelen yazılara göre borcun 2011-2012 yıllarına ait olduğu, taşınmazın ise 30.09.2010 tarihinde borcun doğumundan önce yapıldığından bahisle tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere ,mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 4.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, dava dışı ...’tan bonoya dayalı alacağı olan davacının borçlu aleyhine icra takibi yaptığını ancak borcun doğumundan sonra borçlunun ..., ... Köyü 1020 parsel sayılı taşınmazı, davalı ...’ye düşük bedelle devrettiğini bu nedenle tapunun iptalini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın, muvazaa nedenine dayalı tapu iptali davası olması halinde tasarrufta bulunan borçlu ...’ın hayatta olması nedeniyle, İİK 277 vd maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası olması halinde de aciz belgesi olmaması nedeniyle reddi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, dava dilekçesinde taraflar arasındaki muvazaanın vurgulanıp talep kısmında önceki malikleri adına tescil talebinde bulunulmuş olmasına, 17/12/2009 tarihli dilekçe ile davanın, muvazaa hukuksal nedenine dayalı olduğunun açıklanmasına, aynı tarihli duruşmada da davacı vekilinin ellerinde aciz belgesi bulunmadığını ve muvazaa nedeniyle tapuların iptali istemini yinelemesine nihayet davacı tarafça temyiz dilekçesinde dahi alacağın doğum tarihinden dolayı tasarrufun iptali davası açmadıkları beyan edilmesine göre İİK 277 vd maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olmayıp BK. 18. maddesine dayalı olarak açılmış tapu iptali ve tescil işlemine ilişkin olmakla; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi uyarınca Yüksek Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06/06/2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, davalar arasında irtibat bulunduğundan bahisle birleştirme kararı verilmiş ve yargılama sonunda tasarrufun iptali davası yönünden dava dayanağı borç kaynağı senetteki imzanın borçluya ait olmadığının anlaşıldığından, ikinci davanın ise alacaklı olduğu ispatlanmadığı gerekçesi ile heriki dava yönünden red kararı verilmiş karar davacı H.. Y.. mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nin 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davası, birleştirilen dava ise İİK'nin 170/3 maddesi gereğince açılan alacağın tesbiti davasına ilişkindir. 1-Davacı tarafından 27.01.2010 tarihinde İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davası İİK'nun 281/1 ve HMK'nun 316/g bendine göre basit yargılama usulüne tabi davalardandır. İkinci olarak açılan İİK'nun 170/3 maddesine dayalı alacak davası ise yazılı yargılama usulüne tabi olup temyiz inceleme mercileri de birbirinden farklıdır....
konusu çeklerin vadeli verilip verilmediği hususlarında rapor alınarak taraflar arasındaki borcun gerçek doğum tarihinin tespiti, iptali istenen tasarrufun borçtan önce yapılması halinde şimdiki gibi davanın reddine aksi halde yani tasarrufun borçtan sonra yapılması halinde ise dava konusu tasarrufun İİK'nun 280.madde kapsamında iptale tabi olup olmadığı yönünden de inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davacılar ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili; 20.05.2014 tarihli dava dilekçesiyle tasarrufun iptali mümkün olmadığı takdirde ikinci kademede şufa hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Şufa hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin dava mahkemenin 2014/280 dosyasından tefrik edilerek 2014/556 Esasına kaydedilmiş davaya bu esas üzerinden devam edilmiştir. Tasarrufun iptali davasının sonucu şufa davasını etkileyeceğinden Mahkemenin 2014/280 Esas sayılı dosyasının kesinleşme şerhli örneğinin Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 08.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Asıl dava, üçüncü kişinin İİK'nın 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile alacaklının karşı dava olarak İİK'nın 97/17. maddesi gereğince açtığı tasarrufun iptali talebine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki; İİK’nin 277 vd. maddelerine dayalı olarak doğrudan açılan tasarrufun iptali davaları genel mahkemelerde görülür. (İİK mad.281) Ancak, üçüncü kişi hacze dayalı istihkak davası açmışsa (İİK mad.97/6-9) davalı takip alacaklısı geçici veya kesin aciz belgesi sunmak zorunda olmaksızın, bu davaya karşılık tasarrufun iptali davası açabilir. (İİK mad.97/17) Bu durumda, karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davası istihkak davasına bakan icra mahkemesinde incelenerek karara bağlanır. Öte yandan, karşı dava, HMK’nin133. maddesi gereğince cevap dilekçesiyle veya esasa cevap süresi içinde ayrı bir dilekçe verilmek sureti ile açılır....