Taraflar arasında görülen malın ayıplı olmasından kaynaklı alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda ,davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı şirketlerin inşa edeceği ... isimli projeden biri 3+1 ve 148 m² diğeri 2+1 ve 88 m² olmak üzere iki adet daire satın aldığını ve dairelerin teslim edildiğini, ancak teslimden sonra dairelerin tanıtımı yapılan metrekarelerde olmadığının anlaşıldığını, ayrıca kaçak yapıldığından dolayı binanın iskanının alınamadığını, dairelerde kullanılan malzemelerin taahhüt edilenden düşük kalitede olduğunu, site otoparkları ve yeşil alanın projesine aykırı, eksik ve ayıplı olduğunu ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ayıp oranında indirim...
GEREKÇE : Dava, davacı tarafından satın alınan aracın ayıplı olması nedeniyle satıcı ve ithalatçı firma tarafından ayıpsız misli ile değişimi ve maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş, karar, davalılarca istinaf edilmiştir. Davacı tarafın talebinin, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi ve uğranılan maddi zararlar için tazminat verilmesi olduğu dikkate alındığında; dava yığılması söz konusu olup (HMK md. 110), her bir bağımsız talebin ayrı ayrı incelenmesi ve değerlendirilmesi gerekmektedir. Mahkemece, davacının, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebine yönelik hüküm tesis edilmiş ise de; aracın ayıplı olması nedeniyle uğranıldığı iddia olunan maddi zararlarının ne olduğu hususu açıklattırılmadığı gibi maddi tazminat istemi konusunda bir karar da verilmemiştir. HMK'nın 26/1 maddesinde “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez....
GEREKÇE: Dava, ayıplı teslim nedeniyle ayıpsız misliyle değişim olmadığı takdirde bedelde indirim ve tazminat davasıdır.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği noktasındadır.7155 sayılı Yasanın 20. Maddesi ile 6100 Sayılı TTK'na eklenen 5/A maddesinde; konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak düzenmiş olup, 7155 sayılı Yasanın 23....
GEREKÇE : Dava, ayıplı teslim nedeniyle ayıpsız misliyle değişim olmadığı takdirde bedelde indirim ve tazminat davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği noktasındadır. 7155 sayılı Yasanın 20. Maddesi ile 6100 Sayılı TTK'na eklenen 5/A maddesinde; konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak düzenmiş olup, 7155 sayılı Yasanın 23....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki takibin iptali- bedelde indirim-kısmi menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 31.000 YTL'lik hayvan satın aldığını bir kısım ödemeden sonra kalan 16.000 YTL'lik borç için 25.7.2005 vadeli bono verildiğini hayvanların ayıplı çıktığını, tarafların bedel indirimi konusunda anlaşmasına rağmen bononun tamamı üzerinden icra takibine girişilmesenin doğru olmadığını, kaldı ki müvekkilinin dava dışı Rahmi Akgül'deki 2.400 YTL 'lik alacağını da davalıya temlik ettiğini bu paranın Rahmi Akgül tarafından davalıya ödendiğini ileri sürmüş ve takibin iptaline bedelde ayıp ve ödeme oranında indirim yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir...
TTK'nın 23. maddesi yollaması ile TBK'nın 227. maddesinde malın ayıplı olması halinde alıcıya seçimlik haklar tanınmış, buna göre, alıcının isterse sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim, ücretsiz onarım, ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi hakları tanınmıştır. Davacı tarafça satın alınan iş makinesinin 4 adet lastiğinin ayıplı olduğuna ilişkin garanti süresi içerisinde açılan davada yaptırılan teknik inceleme sonucunda dava konusu lastiklerin gizli ayıplı olduğu ve davacının süresinde yaptığı ihbar ve değiştirme istemi ile lastikleri kullanmaya zorlanılmayacağı anlaşılmakla davacının dava konusu lastiklerin ayıpsız benzeri ile değiştirilmesi isteminin kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Asıl dava yönünden ayıplı kumaş bedeli ve zarar Mahkememizce KDV dahil 17.496,00-TL olarak kabul edilmiş ve bu bedel üzerinden bedelde indirim talebinin kısmen kabulüne, birleşen dosya davacı alacağından bu bedel mahsup edilerek 57.799,04-TL alacağı hüküm altına alınmış ve birleşen dosyada hüküm altına alınan asıl alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir....
Bu kapsamda, diğer bloklarda bulunan otoparkların davacıların kullanması mümkün değil ise; davacıların bedelde indirim talepleri yönünden Dairemizin benimsediği nisbi metod uygulanmak suretiyle alınacak bilirkişi raporuna göre sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, açıklanan husus araştırılmadan ve %5 oranında satış bedelinden indirim yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacıların tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
. - K A R A R - Dava, satılan malın ayıplı olduğu iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Davalı vekili, dava konusu lastiklerin ayıplı olmadığının saptandığını ve satıldıktan uzun bir süre sonra iadesinin kabul edilemeyeceğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece TTK.nun 25/3. maddesindeki öngörülen süreler içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 13.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, 6098 sayılı TBK'nun 217- 231 maddelerinde düzenlenen davacının davalıdan satın aldığı ikinci el aracın ayıplı çıkması sebebine dayalı bedelde indirim talebine ilişkindir....