WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile satın almış olduğu buzdolabının ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi ve manevi tazminat istemiştir. Mahkemece, davacının bedel iadesi talebi hakkında hüküm kurulduğu halde, manevi tazminat talebi hakkında hüküm kurulmamıştır. Davacının, manevi tazminat talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenle, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı ürün bedelinin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirketin ...’da bulunan mağazasından 29.03.2006 tarihinde Toshiba marka dizüstü bilgisayar satın aldığını, kısa süre sonra bilgisayarın arızalandığını bu nedenle davalının ...’da bulunan mağazasına 04.08.2006 tarihinde teslim ettiğini, malın 30 işgünü tamir süresi içerisinde iade edilmediğini ileri sürerek ürün bedeli olarak ödediği 1.789,37 YTL ile bilgilerin kurtarılması için ödediği 52.000 YTL nın iadesine ve davalı firmanın cezalandırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı tamir süresinin aşılmadığını,bedel iadesi şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

      Bu takdirde dayanılan yargılamanın iadesi sebebinin, yargılamanın iadesi davasında öncelikle ispat edilmesi gerekir." Söz konusu maddeye göre yargılamanın iadesi sebepleri tek tek ve sınırlı olarak sayıldığı, yargılamanın iadesi talebi üzerine tarafları belirlediği duruşmaya davet edip dinledikten sonra iade talebinin mesmu olup olmadığını araştırdığı, Mahkeme, burada genel dava şartlarından başka, yargılamanın iadesi davacısının davayı süresi (HMK.m.377) içinde açıp açmadığını, yargılamanın iadesi yoluyla kaldırılması istenilen hükmün kesin veya kesinleşmiş olup olmadığını ve kanunda yazılı (HMK.m.375) bir yargılamanın iadesi sebebine dayanıp dayanmadığını kendiliğinden incelediği, Mahkeme, bu şartlardan birini mevcut olmadığı kanısına varırsa yargılamanın iadesi davasını mesmu olmadığından dolayı(esasa girmeden) reddeder....

        isteyen tarafın söz konusu belgeyi dava sırasında elde edememesinin kendi kusuruna dayanmaması olduğu, somut olayda, davalı tarafça yargılamanın iadesi sebebi olarak ileri sürülen hususların gerek yerel mahkemece yapılan yargılamada, gerekse Yargıtayca temyiz incelenmesinde incelenmiş olması nedeniyle yargılamanın iadesi talebine dayanak teşkil edemeyeceği, ödemeye ilişkin olduğu iddia edilen çeklerin lehine hüküm verilen davacı tarafın eyleminden dolayı elde edilememiş olduğunun iddia ve ispat edilemediği, dolayısıyla yargılamanın iadesi şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiştir....

          Dava, yargılamanın iadesi davasıdır. Mahkemece, Yargılamanın iadesi talebinin reddine, karar verilmiş ve karara karşı yargılamanın iadesi davasında davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6100 sayılı HMK'nun 379. maddesi gereğince “ Yargılamanın iadesi talebi üzerine mahkeme, tarafları davet edip dinledikten sonra ; talebin kanuni süre içinde yapılmış olup olmadığını, yargılamanın iadesi yoluyla kaldırılması istenen hükmün kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş olup olmadığını, ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin kanunda yazılı sebeplerden olup olmadığını, kendiliğinden inceler....

            Maddesinde "mimar tarafından işbu sözleşmede yer alan yükümlülüklerin bir veya bir kaçının hiç yerine getirilmemesi ve/veya süresi içerisinde yerine getirilmemesi ve/veya gereği gibi yerine getirilmemesi halinde 4.3 uyarınca İşveren sözleşmeyi tek taraflı olarak her zaman feshedebilir" denmek suretiyle borçlunun ifa tarihlerine uymaması halinde alacaklının kabule zorlanamayacağının kabul edildiğini, mahkemenin aksi değerlendirmelerinin hukuka aykırı olduğunu, borcun vadesi, kesin vade olamasa bile burada TBK 123.madde uyarınca borçluya ek süre verilmesinin emredici bir kural olmadığını, kanunda "verilebilir" denildiğini, davacının sözleşmeyi fesihte tereddüte mahal vermeyecek şekilde haklı olduğunu, bedel iadesi talep edebileceğini, davalının temerrüde düştüğünü, sözleşmenin 4.1. Maddesinin devamında sadece hak edilen ücretlerin ödenmesi gerekeceği, hak olunmuş ücretlerden başka bir bedel talep edilemeyeceğinin düzenlendiğini, 3....

              Maddesinde “ Yargılamanın iadesi talebi üzerine mahkeme, tarafları davet edip dinledikten sonra ; talebin kanuni süre içinde yapılmış olup olmadığını, yargılamanın iadesi yoluyla kaldırılması istenen hükmün kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş olup olmadığını, ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin kanunda yazılı sebeplerden olup olmadığını, kendiliğinden inceler. Bu koşullardan biri eksik ise hâkim davayı esasa girmeden reddeder.” düzenlemesi mevcuttur.Yargılamanın iadesi sebepleri, sınırlı olarak HMK'nın 375 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilmiştir. Hükmün (ı) bendinde yer alan düzenlemeye göre “Bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması.” durumu yargılamanın iadesi sebebidir....

                Bu karara karşı, davacı vekili yargılamanın iadesi talebinde bulunulmuştur....

                  Sayılı dosyası üzerinden incelenerek "Konusuz kalan davanın ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA" karar verildiğini, Her ne kadar "esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi isabetli olsa da, karar yargılama gideri, arabuluculuk ücreti ve vekalet ücreti yönünden hukuka ve mevzuata açıkça aykırı olduğunu, Gerekçeli kararda işbu davanın TTK. m. 5 /A hükmüne göre zorunlu arabuluculuk kapsamında olmadığı kanaatine varıldığının belirtildiği, gerekçe olarak da ilk ve öncelikli talebin, buzdolabının aynı özellikte ve nitelikte ayıpsızı ile değiştirilmesi olduğunun gösterildiği, değişimin mümkün olmaması halinde talep ettikleri bedel iadesinin de tazminat veya alacak dışında ayrı bir istem olduğu sonucuna varıldığı, bedel iadesinin bir alacak talebi olduğunu, dolayısıyla her ne kadar öncelikle değişim talep etmişlerse de bu talep ürünün üretimde olmaması sebebi ile karşılık bulmadığı, uyuşmazlık feri talebi olan bedel iadesi ile sonuçlandığını, bu durumun yargılamadan...

                    Bu malların iadesi veyahut aynen iadesi mümkün değil ise dava konusu malların piyasa değeri olarak belirtilen 432.310,00 TL'nin kanuni faizi ile birlikte müvekkile ödenmesi gerektiğini, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, hatalı bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurulduğunu istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür....

                      UYAP Entegrasyonu