Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, davalı ile yaptığı araç takası nedeniyle bedel farkı olarak 17.000 YTL ödediğini takasın bozulduğunu, bedel farkının iadesi için verilen senedi takibe koyduğunu, senette tahrifat olduğundan takibin 3850 YTL dışındaki kısmının iptal edildiğini, banka havalesini dava dışı ...’ın gönderdiği ileri sürerek, 6.500 YTL nin tahsili istemi ile eldeki davayı açmış, Davalı ise ilk savunmada havaleyi kabul etmemişse de sonraki beyanlarında bedel farkı olarak sadece 6500 YTl gönderildiğini kabul etmiştir. Mahkemece bu bedelin tahsiline karar verilmiştir. Davacı elden yaptığı ödemeyi ispatlayamamıştır.Havale ile ...’ ça gönderilen 6500 YTL’nin de takas bedeli olarak ödendiği hususu ise taraflar arasında ihtilafsızdır....

    Dava konusu aracın direksiyon simidinin kavlama yapması üzerine 18/06/2010 ve 16.08.2010 tarihlerinde ... kapsamında iki kez değiştirildiği,dosya kapsamından anlaşıldığı gibi aldırılan bilirkişi raporunda,yararlanmanın sürekli engellenmediği de açıkça belirtilmiştir.Dolayısıyla az yukarıda açıklanan yönetmeliğin 14/a maddesi gereğince, ücretsiz değiştirilme, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi talep edebilme koşulu oluşmamıştır.Bu halde,mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle davanın kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 17.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyanın incelenmesi sırasında mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu belirlenen bedel ile idarece daha önce yatırılan bedel arasındaki 6.240,58 YTL.lik farkın yatırılması konusunda Akbank Adliye Şube Müdürlüğüne yazılan 7.3.2008 günlü yazıya cevaben gönderilmiş dekonta rastlanılmamıştır. Mahkemece fark bedelin (6.240,58 YTL) davalı adına yatırıldığına dair banka dekontu getirtilip dosya içerisine konulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.5.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        tescil, bunun da mümkün olmaması halinde bedel iadesi istemine ilişkindir....

          Davalı, kullanım hatası bulunduğunu belirterek davanın reddini dilemiş, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davacı dava konusu aracı 8.9.2005 tarihinde satın almış, 28.11.2008 tarihine kadar araçta arıza meydana geldiğine dair bir delil sunamamıştır. 28.11.2008 ve 4.9.2009 tarihlerinde meydana gelen arızalırın ise ... süresi geçmiş olmasına rağmen davalı tarafından ücretsiz olarak giderildiği hususuda tartışmasızdır. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/2 maddesi gereğince, tüketici ayıplı malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

            Bu seçimlik haklar kural olarak bedel iadesi ve misli ile değişim talepleridir. Dava konusu eşya mobilya olup her zaman göz önünde bulunan ve estetik amaçlı olarak kullanılması hedeflenen bir mal olması nedeni ile tüketicinin ayıplı eşyanın görüntüsüne katlanmasının beklenemeyeceği ve davacının kanundan kaynaklı seçimlik haklarını ve bedel iadesi istemini satıcıya karşı kullanabileceği kanaatine varılmış olup, tespit edilen olgulara göre ilk derece mahkemesince verilen kararda yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, mevcut delillere göre verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamakla davalı tarafın istinaf isteminin Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1- b(1) maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı tarafın istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu53/1- b(1) maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 350,08.-TL....

            Şti'den ayıp sebebiyle bedel iadesi talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın doğrudan pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu ve bu yönleri itibarı ile de, davacı tarafın istinaf itirazlarının yerinde bulunduğu görülmüştür....

            ne şekilde yapılacağının belirlenmiş olduğu, sözleşmedeki düzenlemeye göre ilk iki yıllık garanti süresinin bitiminden sonraki 13-18 aylık dönem içerisinde bedel iadesi söz konusu olduğu takdirde satış faturasında yer alan fiyatın % 50'sinin iade edileceğinin öngörüldüğü, davaya konu cihazın 2.389,00 TL bedelle satın alındığı ve 16/11/2016 tarihinde arızalandığı nazara alındığında, davacının aralarındaki sözleşme uyarınca talep edebileceği bedel iadesi tutarının 1.194,50 TL olacağı kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

              Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” şeklinde yapılan düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından biriside ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici yasa ile kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür. Davacı eldeki davada ayıplı ürün bedelinin tahsilini istemekte olup, yasa gereği bu talepte bulunma hakkı vardır. Dava konusu ürün ayıplı olduğu içinde davacıya talebi doğrultusunda bedelin iadesi gerekir. Mahkemece, dava konusu ürünün davalıya iadesi koşulu ile ödenen bedelin malın davalılara iade tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken, davacının talep etmediği ücretsiz onarıma dair karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir....

                birlikte davanın kabulüne karar verilmesi durumunda bedel iadesi yerine, ayıp oranında bedel indirimine hükmedilmesi isteğinde bulunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu