Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ada, 7 Parsel 32 bölüm olan taşınmazların satışa çıkarılması nedeniyle taşınmazlar üzerine "davalıdır" şerhi konulmasına, manevi baskı kurularak imzalatılan 18.09.2015 tarihli sözleşmeye dayalı olarak sözleşme nedeniyle davalı tarafından ele geçirilen ... Yapı Şirketinin %52 payı ve fabrika binası devrinin ve mal varlığının elden çıkarılması nedeniyle, davalının sebepsiz zenginleşme miktarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Somut olayda ise, bozma ilamında bahsi geçen ve irdelenmesinin gereğine işaret edilen “Davacıların bu ödemelerden payına düşen kısmı Borçlar Yasasının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteyip isteyemeyeceği” yerel mahkemece direnme olarak adlandırılan kararın gerekçesinde tartışılarak, “davacıların sadece ... yönünden var olduğu anlaşılan tazminat haklarının, ...'in diğer davalı kardeşlerine kira ödemesi yapması sebebi ile yansımasının mümkün görülmediği, davalı kız kardeşler yönünden dava dilekçesinde yer alan maddi vakıanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı olmadığı, esasen davacıların bu davalılar yönünden onlara ödenen kira paralarından dolayı isteyebilecekleri bir payın da olmadığı, bu davalılara hak edilenden daha fazla para ödenirse, ancak bu halde ... yönünden sebepsiz zenginleşme söz konusu olabileceği, davacılar ile davalılar ... ve ... arasında doğrudan sebepsiz zenginleşme sonucu doğuracak bir hukuki ilişki bulunmadığı,” gerekçesiyle direnme hükmü kurulmuştur....

      ------Davacı tarafça sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanarak keşideci hakkında alacak talebinde bulunması durumunda ispat külfeti keşidecinin olup keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamakla yükümlüdür....

        ------Davacı tarafça sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanarak keşideci hakkında alacak talebinde bulunması durumunda ispat külfeti keşidecinin olup keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamakla yükümlüdür....

          Tapulu taşınmazların harici satış sözleşmesi, MK’nun 706, BK’nun 213 ve Tapu Kanununun 26. maddeleri gereğince geçersizdir. 18.10.2012 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olup, taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyebilirler. Mahkemece her ne kadar, taşınmazın tamamlandığı dikkate alınarak, sözleşmenin geçersizliği iddiasına dayalı olarak verilenin geri istenmesinin objektif iyiniyet kuralına aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle, davalı şirket ve ... aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiş ise de, davacıların geçersiz sözleşmeyle bağlı tutulamayacağı değerlendirildiğinde, mahkemenin bu gerekçesi yerinde görülmemiştir. O halde, dava konusu olayın ve taraf iddialarının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre değerlendirilmesi ve sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

            Sebepsiz zenginleşme,bir kimsenin mal varlığının haklı bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalmasıdır.Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; "Aynen Geri Verme İlkesi"ne göre düzenlenmiştir....

              Davacı dava dilekçesinde özetle, davalı yüklenici Kadir ile diğer davalı arsa sahibi İsmail arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşme gereği davalı yükleniciye kalacağı kararlaştırılan 3 numaralı bağımsız bölümün davalı yüklenici tarafından adi yazılı sözleşme ile kendisine satıldığını, bedelin ödenmesine rağmen yüklenicinin tapu devir borcunu yerine getirmediğini beyanla, davalılardan arsa sahibi adına kayıtlı olan 3 numaralı bağımsız bölümün adına tescilini, olmadığı takdirde yükleniciye ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsilini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davacının talebinin 30.09.1988 tarih ve 2/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararına dayalı istem olduğu ancak davacı tarafından satış bedelinin tam olarak ödenmemesi nedeniyle İBK’na göre tescil koşullarının gerçekleşmediği, satış bedelinin ödenmemesi nedeniyle de sebepsiz zenginleşme alacağının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

              Dava; sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2) 02/02/1991 tarihli ve 1990/1 E. 1991/1 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Uyuşmazlık konusu olayda olduğu gibi, dava tarihinden çok önce yapılan ve davacı tarafından kullanılarak yararlanılan giderler nedeniyle, sebepsiz zenginleşme borçlusu olan davalıların bu giderlerin yapıldığı tarihte ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği kabul edilemez. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade isteminde bulunabilmek için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın mal varlığı aleyhine çoğalması gerekir....

                Yıkılacak bina ile yapılacak bina karşılaştırılmalı, uygun düştüğü ölçüde yapı maliklerinin bağımsız bölümlerinin konum, katı, büyüklüğü ve diğer özellikleri muhafaza edilmelidir. Aksi durumda tarafların sebepsiz zenginleşmesine yol açacaktır. Türk Borçlar Kanunun 77 - 82. maddeleri gereğince, haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşen bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme kurumunun amacı, haksız değer kaymalarının önlenmesi olup, tam bir eski hale getirme özelliği taşımaktadır....

                  Aşırı zarar doğması sebebiyle yapı yıkılamadığı takdirde taşınmaz malikinin mamelekinde sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, taşınmaz malikinin malzeme malikine (muhik) bir tazminat vermesi gerektiği, malzeme maliki iyi niyetli değilse tazminat miktarının, levazımın en az kıymetini geçemeyeceği, aynı yasanın 723. maddesinde belirtilmiştir. Bu durumda, 4.3.1953 tarih 10/3 sayılı içtihatları Birleştirme Kararının gerekçesinde benimsenen ve uygulamada kararlılık kazanmış ilke uyarınca aşırı zarar nedeniyle yapı yıkılamıyorsa, iyi veya kötü niyete göre, haklı (muhik) tazminat veya en az levazım bedelini ödeyip ödemeyeceği, arsa maliklerinden sorulmalı, kabul ettiği takdirde bu bedel karşılığı yapının taşınmaz malikine aidiyetine karar verilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu