Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; davanın kabulüne, 7.024 TL’nin davalının dava öncesi temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- TBK'nun 77-82 (BK'nun 61-66) maddelerinde yer alan sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı ilişkin tazminat talebi davası istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK 3. Değerlendirme Dava, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı ilişkin tazminat talebine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı vekili, davacının ... Ada, ... parsel sayılı taşınmazın 7.670,23 m²'ye karşılık gelen hissesini dava dışı hissedarlardan 08.04.2021 tarihinde satın aldığını, satın aldıktan sonra taşınmazın üzerindeki taşları toplayarak ve taşınmaz üzerine ağaçlar dikerek değerini artırdığını, davalının Gölcük 1....

      Bu durumda mahkemece yapılacak iş; TMK 723/son maddesi gereğince taşınmaz üzerinde ağaçlar bulunduğu tespit edildiğine göre ağaçlı değeri ile ağaçsız değerinin ayrı ayrı bilirkişiye tespit ettirilip aradaki farkın davalı yönünden sebepsiz zenginleşme teşkil edip etmeyeceğinin araştırılması, ağaçları diken malik iyiniyetli değilse asgari levazım değerini geçip geçmeyeceğinin araştırılması ayrıca, MK'nın 729/1.maddesinde; "Bir kimse başkasının fidanını kendi arazisine ya da kendisinin veya bir üçüncü kişinin fidanını başkasının arazisine dikerse, başkasının malzemesini kullanarak yapılan yapılara veya taşınır yapılara ilişkin hükümler bunlar hakkında da uygulanır.", buna bağlı olarak aynı kanunun 722/1.maddesinde; "Bir kimse kendi arazisindeki yapıda başkasının malzemesini ya da başkasının arazisindeki yapıda kendisinin veya bir başkasının malzemesini kullanırsa, bu malzeme arazinin bütünleyici parçası olur." hükmü getirilmiştir....

      Dava konusu alacak, ödenmemesi gereken denetim tazminatının ödenmesi nedeniyle davalıya yapılan fazla ödemenin tahsiline ilişkindir. Dava konusu fazla ödemenin, idarenin bir şart tasarrufuna dayanmadığı, salt hatalı ödemeden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. TBK. m.77/1'e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK. m. 79 ve 80'de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir....

        Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için, borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Somut olayda; ipotek verdiği taşınmaz icra marifetiyle satıldığına göre; davacı taşınmazın ihale tarihi itibariyle gerçek değerini sebepsiz zenginleşme kurallarına göre davalı taraftan talep edebilecektir. Davacının gerçek zararı, ipotek verdiği taşınmazın ihale tarihi itibariyle gerçek değeridir. O halde Mahkemece; öncelikle dosyanın konusunda uzman bilirkişiye verilmesi, bilirkişiden ihale tarihi itibariyle gerçek zararın belirlenmesi konusunda taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

          Arazi ve yapı malzemesi b. Tazminat Madde 723- Malzeme sökülüp alınmazsa arazi maliki, malzeme sahibine uygun bir tazminat ödemekle yükümlüdür. Yapıyı yaptıran arazi maliki iyiniyetli değilse hâkim, malzeme sahibinin uğradığı zararın tamamının tazmin edilmesine karar verebilir. Yapıyı yaptıran malzeme sahibi iyiniyetli değilse, hâkimin hükmedeceği miktar bu malzemenin arazi maliki için taşıdığı en az değeri geçmeyebilir. IV. Araziye dikilen fidanlar Madde 729- Bir kimse başkasının fidanını kendi arazisine ya da kendisinin veya bir üçüncü kişinin fidanını başkasının arazisine dikerse, başkasının malzemesini kullanarak yapılan yapılara veya taşınır yapılara ilişkin hükümler bunlar hakkında da uygulanır. Ağaçlar ve ormanlar üst hakkına konu olamaz.” 3. Değerlendirme 1....

            Davaya konu uyuşmazlık,davacı kooperatif tarafından davalı belediyenin hesabına yatırılan toplam 500.000.000 TL'nin daha sonra yapılan ihale neticesinde taraflarına tapusu verilen taşınmaz bedelinden mahsup edilmemesi nedeniyle davalı belediyenin bu miktar sebepsiz zenginleştiği iddiasına ilişkindir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı olarak açılan alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-) Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Somut olayda, davacının, dava konusu tesisi 2007 yılı itibariyle kullanmaya başladığı, 23/10/2008 tarihinde tahliye edildiği anlaşılmaktadır....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda; İspatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı,davacı istinaf etmiştir. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mağdur durumda olduğunu, haklarını alamadığını, bilirkişi raporunun taraflı hazırlandığını, davalı tarafa herhangi bir borcunun kalmadığını beyanla ,kararın usul ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talebine ilişkindir, Mahkemece "Dava, icra baskısı altında ödenen vekalet ücretinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri alınması (İİK 72 madde - istirdat) davasıdır." şeklinde niteleme yapılmış ise de ,icra dosyasındaki asıl borçla ilgili olarak haciz tehdidi altında ödeme yapılması sözkonusu olmayıp,talep icra vekalet ücretine ilişkin olduğundan ,davanın genel hükümlere dayalı alacak davası olduğu kabul edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu