Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasında ... Aile Mahkamesi ile ... 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, evlilik birliği içinde edinilmiş mallarla ilgili alacak istemine ilişkindir. ... Aile Mahkemesi, bağış ve bağıştan rücu sözkonusu olduğundan BK 234. ve devamı maddeleri gereğince genel mahkemenin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince ise katkı payı alacağı olduğu ve Aile Mahkemesinin görevi kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda uyuşmazlık, davacı tarafından evlilik birliği içerisinde satın alınan otomobil bedeli ve kasko sigortası tutarı olarak davalıya verilen 36.420....

    Şahinli Köyü İlkokulu Yeri ve Uygulama Bahçesi olarak Şahinli Köyü Tüzel Kişiliğine hibe edildiği, okulun 1987 yılına kadar eğitim-öğretim faaliyetlerine devam ettiği, ancak bu tarihten sonra kullanılamaz hale geldiği, bu yıllarda Erenköy camisi lojmanlarına geçici olarak taşındığı dikkate alındığında davacının bağış koşulununu yerine getirilmiş olduğu anlaşılmakla bağıştan rücu sebebinin gerçekleşmediği de anlaşılmıştır....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bağıştan rücu hakkının 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 246 ncı maddesinin ikinci fıkrasında gösterilen istisna dışında kural olarak mirasçılara geçmediği ve temlik de edilemeyeceği, mirasbırakan ...'nun 09.02.2007 tarihinde öldüğü, bu tarihte yürürülükte olan Borçlar Kanunu'nun (EBK) 246 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereğince 09.07.2019 tarihinde açılan davada mirasçıların rücu hakkının bulunmadığı, anılan davacılar tarafından açılan davanın dinlenme olanağı olmadığı, 6098 sayılı ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tapu ...... kaydında yazılı satış işleminin gerçekte bağış olduğu ve bağıştan rücu şartlarının oluştuğu gerekçesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Temyiz Sebepleri Davacı temyiz dilekçesinde özetle, bağış sözleşmesi hükümlerine aykırı davranıldığını, sözleşmede amacı dışında taşınmazın kullanımının yasaklandığını, taşınmazda festival yapıldığını, taşınmazın otopark olarak kullanıldığını, taşınmazın bağışa uygun şekilde spor alanı olarak kullanılması amacıyla girişimde bulunulmadığını, yapıldığı söylenen ihalenin de iptal edildiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan rücu hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, miras bırakan annesi ...'ın tapulu taşınmazını 18.12.1990 tarihinde karakol yapılması şartıyla Hazineye bağışladığını, dava tarihine kadar bağış koşullarının gerçekleştirilmediği gibi taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 125 ada 3 parsel numarasıyla Hazine adına tespit edildiğini ileri sürerek, iptal ve miras bırakanın tüm mirasçıları adlarına tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

            Rücu hakkı, sıkı surette şahsa bağlı haklardan olup, istisnalar dışında kural olarak mirasçılara geçmediği gibi, temlik de edilemez. 818 sayılı Borçlar Yasasıın 246. maddesi 2. fıkrası uyarınca, mirasbırakan rücu sebebini öğrendikten sonra ölürse, dava hakkı mirasçılara geçecek ve mirasçılar bu bir yıllık süreyi tamamlayabileceklerdir. Somut olayda, bu koşullar gerçekleşmemiş olup, davanın reddi, bu gerekçe ve sonuç itibari ile doğrudur. Davacı ...' nin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.00.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 8298 parsel sayılı taşınmazdaki 243/323 payın intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetini kiraların kendisine ödenmesi şartıyla davalı çocuklarına bağışladığını, taşınmazın erkek çocuklarına sorunsuz geçmesi ve kız çocuklarının ileride taşınmaza ortak olmalarını engellemek amacı ile her ne kadar tapuda satış olarak gösterilmiş ise de tarafların gerçek iradelerinin bağış olduğunu, davalıların kendisine ve ikinci eşine tehdit ve hareketlerde bulunduklarını, ayrıca aleyhine sahtecilik, emniyeti suistimal, zimmet suçunu işediklerini ve bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ıslah ile korkutma (ikrah) hukuki sebebine de dayanmıştır....

                Mahkemece, dava rücu sebebine ıttıla gününden itibaren 1 yıllık süre içerisinde açılmadığından ve bağışlamadan rücu koşulları gerçekleşmediğinden söz edilerek reddedilmiştir. Hükmü, davacılar temyiz etmiştir. Eldeki davada öncelikle üzerinde durulması gereken husus, bağıştan rücu için Borçlar Kanununun 246.maddesinin ilk fıkrasında öngörülen hak düşürücü sürenin geçip geçmediğinin tespitidir. Mahkemece, rücu sebebine ıttıla gününden itibaren 1 yıllık süre içerisinde açılmadığı ve bağışlamadan rücu koşulları gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; bağışlayanın, bağışlamadan rücu için rücu sebebini öğrendiği günden başlayarak 1 yıl içinde rücu beyanını açıklaması yeterlidir. Ayrıca, bağışlama ifa edildiğinde, bağışlayanın bağışlamadan rücu ettiğine dair irade beyanının bağışlanana ulaşmasından itibaren 1 yıl içerisinde sebepsiz zenginleşmeye dayanılarak istirdat (alacak) davası açılabilir....

                  Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de TBK'nın 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. 3.3....

                    UYAP Entegrasyonu