"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL, TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava dışı Milli Gençlik Vakfı aleyhine bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı olarak açmış olduğu davada, 8, 9 ve 11 parsel sayılı taşınmazların adına tesciline karar verildiğini, çekişme konusu taşınmazların başka taşınmazla tevhit edilerek 17 parsel numarasını aldığını, ancak sözü edilen vakfın dağıtılmasına ve malvarlığının davalıya devrine karar verildiğini, bu nedenle iptal ve tescile ilişkin kararın infaz edilemediğini ileri sürerek, öncelikle taşanmazların tevhidine ilişkin işlemin iptali ile eski hale getirilmesine ve davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, vakfın dağıtılmasına ilişkin kararın kesinleşmesiyle mülkiyetin vakıflar idaresine geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere göre iddialar sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.7.2005 gününde verilen dilekçe ile bağıştan rücu nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.11.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanunun 13/J maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 16.2.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
BAŞMÜDÜRLÜĞÜ POSTA İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, PTT şubesi olarak kullanılmak üzere bağışlanan dava konusu 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlarda hizmetin durdurulduğunu ve taşınmazların davalı ... Telekom A.Ş.'ye devredildiğini, taşınmazlardan birinin lojman olarak kullanılmakta olup bunun bağışlama koşullarına aykırı olduğunu ileri sürerek, lojman olarak kullanılan taşınmazın bağıştan rücu edilmesi sebebiyle tapusunun iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... Telekom A.Ş, hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı Posta İşletmeleri Genel Müdürlüğü, husumet itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, B.K. 246. maddesi uyarınca 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'...
Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede; Dava, bedelsiz olarak yola terk edilen alanın yol olarak kullanılmaması nedeniyle terk edilen alanın koşullu bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapusunun iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesine göre, bağışlayan bağışlamasına yüklemeler koyabilir. Bağışlayan, sözleşme gereğince bağışlanan tarafından kabul edilmiş olan yüklemelerin yerine getirilmesini isteyebilir. Bağıştan dönme(rücu), bağışlayanın bağışlanana varması gerekli tek taraflı beyanıyla geriye yürüyerek (makable şamil) hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır....
KARAR Davacı/karşı davalı ... vekili, evlilik birliği içinde edinilen taşınmaz nedeniyle 15.000,00 TL alacağın davalı/karşı davacıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 22.02.2016 tarihli dilekçesi ile talep miktarını artırarak toplam 40.268,41 TL'ye yükseltmiştir. Davalı/karşı davacı ... vekili, davanın reddini savunmuş, karşı dava dilekçesinde ise davalı/karşı davacının evde biriktirdiği ve sakladığı, davacı/karşı davalının evden giderken çalarak götürdüğü iddia edilen 4.400 USD, mehir senedindeki bağıştan rücu, kendisinden olmayan çocuklar için yaptığı masraflar ve boşanma dava dosyasından kaynaklanan vekalet ücreti, masraf ve tazminat alacakları nedeni ile 15.000,00 TL alacağın davacı/karşı davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir Mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davada bağıştan rücu davasının hak düşürücü süre de açılmadığından reddine, diğer alacak talebinin de ayrı bir dava konusu olduğundan karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 2773 parsel sayılı taşınmazını kendisine bakması için oğlu olan davalıya bağışladığını, rahatsızlanınca davalı olan oğlundan yardım istediğini, ancak oğlunun kabul etmediğini, mağdur durumda olduğunu, davalının bakma şartlarını yerine getirmediğini bağıştan rücu şartlarının oluştuğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.Davalı, davacı annesinin 8 çocuğu olduğunu, babalarının 1991 yılında öldüğünü, babasının vasiyeti doğrultusunda annesinin dava konusu taşınmazın çıplak mülkiyetini kendisine hibe ettiğini, dava konusu taşınmazda hiçbir tasarrufunun olmadığını, vergilerini kendisinin ödediğini, annesi ile ilgilendiğini, ayrıca davacının dava konusu taşınmaz dışında iki adet taşınmazının da bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalının aile yükümlülüğünden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, koşullu bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu'nun (BK) 241. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK. nin 244/3. TBK.'nin 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır....
Bağışlanan bağışlayana veya yakınlarına karşı bir cürüm işlerse veya yasa gereği yapmakla zorunlu olduğu ödevlerini önemli surette aksatırsa yahut bağışlamayı sınırlayan ödevleri haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmezse bağışlayan bağıştan dönme(rücu) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir. Bağıştan dönme (rücu) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 295. (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 244.) maddesinde aynen; “Bağışlayan, aşağıdaki durumlardan biri gerçekleşmişse, elden bağışlamayı veya yerine getirdiği bağışlama sözünü geri alabilir ve bağışlananın istem tarihindeki zenginleşmesi ölçüsünde,bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir. Bağıştan dönme(rücu), kurulmuş olan bir sözleşmeyi sonradan ortaya çıkan sebeplere göre sona erdiren yenilik doğurucu bir hak olduğundan, bağışlanan ancak dönme(rücu) anında elinde kalan miktarı vermekle yükümlüdür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali istemine ilişkin davada Balıkesir 1. Aile ve 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, bağıştan rücu sebebine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, tarafların evli oldukları 21.09.2000 tarihde taşınmazın bağışlandığı, davacının talebinin yalnızca B.Y. 244. maddesi gereğince bağışlamadan rücu talebi ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, katkı payına yönelik bir uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Aile mahkemesi özel bir mahkemedir. Görevleri aile hukukundan kaynaklanmaktadır. Somut olayda; uyuşmazlığın B.Y. 244. maddesinden kaynaklandığı anlaşılmakla, davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlanması gerekir....