WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP: Davalı vekili 06/02/2018 tarihli dilekçesinde özetle; Tarafların 2007 yılında evlendikten sonra aralarında çıkan şiddetli geçnimsizlik sonucu 2017 yılında boşandıklarını, davacı yan tarafından taleplerinde mehir senedine dayanıldığını, bu mehir senedinin geçersiz olduğunu, mehir senedinin 18/06/2007 tarihinde taraflarca imzalanmış oduğunu, genel hükümlere göre 10 yılık zamanaşımının dolduğunu, davanın esasına girilmeden önce zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Asliye Hukuk Mahkemesinin 1993/617-1994-115 sayılı dosyasında 02.08.1993 tarihinde alacak davasının yargılama açmıştır. Daha sonra davacı 28.02.1994 tarihli dilekçesi ile eşi ... ile tekrar birleştiğinden açmış olduğu mehir senedinden dolayı alacak davasıdan feragat ettiğini bildirmiş, dava feragat nedeniyle 28.02.1994 tarihinde reddedilmiştir. Davacının bu davadan evlilik birliğinin yürütülmesi amacıyla kocası ile birlikte yaşamaya başlamış olması sebebiyle davasından vazgeçtiği anlaşılmaktadır. Davacının o zamanki davranışı tartışılmayacak derecede hayatın olağan akışına uygundur. Zira bir kimsenin kısa bir süre önce fiilen bozulmuş evliliğini bir taraftan düzeltmeye çalışırken diger yandan aile birliği içinde sürtüşmeye meydan verecek biçimde ziynet alacağı davasını yürütmesi beklenemez. Bu nedenle davacının davadan vazgeçmesi ziynetlerden vazgeçtiği anlamına gelmez. Davacının amacı davasını o zaman için takip etmemeye yöneliktir....

    Yerleşik Yargıtay Uygulamalarına göre, dava dilekçesinde talep edilmeyen bir alacak talebinin ıslah dilekçesi ile talep edilmesi mümkün değildir. Davacı dava dilekçesinde ziynet eşyası olarak sadece 150 gram mehir altını talep etmesine rağmen ıslah dilekçesi ile fazladan 150 gram mehir altını ile 7 adet bilezik, 20 adet çeyrek altın ve 1 adet set takımını da talep etmiş, bunlarla ilgili nispi harcı yatırmıştır. Oysa ki davacının ıslah dilekçesi ile fazladan talep ettiği bu alacak kalemleri için başvurma harcı yatırılmamıştır. Herhangi bir talep için başvurma harcının yatırılmamış olması halinde o talep için daha sonra nispi harç yatırılmış olsa bile burada usulüne uygun açılmış bir davadan bahsedilemeyeceği açıktır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın, gayrimenkul satış vaadinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin bulunmasına, tarafların tacir olmamasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 17.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satış vaadinden doğan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay .... Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay .... Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 05/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Somut olayda, davacı kadın lehine hükmedilen mehir alacağı miktarı 16.155TL’dir. Bu miktar karar tarihindeki kesinlik sınırı 107.090.00 TL'yi aşmayıp 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kaldığından karar kesindir. Açıklanan sebeple, davalı erkeğin, mehir senedine dayalı alacak yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

          Mahkeme gerekçeli kararında, "davacı kadının mehir alacağı davasının kabulüne" ifadesiyle yetinmiş, bunun dışında; hangi tanık beyanlarına hangi sebeple üstünlük tanındığı, hangi tanık beyanlarına hangi sebeple itibar edilmediği belirtilmediği gibi, kabule ilişkin başka bir gerekçeye de yer vermemiştir. Bu haliyle karar, kadının mehir alacağı davası yönünden yeterli gerekçeden yoksun olup Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/1 -c maddesindeki unsurları içermemektedir. Bu bakımdan gerekçesiz karar oluşturulması usule aykırı bulunmuştur. 3-Davalı-karşı davacı erkek, birleşen dava dilekçesinde boşanma talebinin yanı sıra 7.800 TL şahsi alacak talebinde de bulunmuştur. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Davalı-karşı davacı erkeğin alacak talebi nispi harca tabidir. Bu talep nedeniyle davanın açılması esnasında nispi harç alınmadığı gibi bu eksiklik yargılama sırasında da giderilmemiştir. Nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki eşyadan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ... ile evli olduğunu, diğer davalının da ...’in babası olduğunu, mehir senedinde yazılı eşyaların davalılarda kaldığını ileri sürerek bu eşyaların aynen, değilse bedelleri toplamı olan 15.650.000.000 Tl.nın tahsilini istemiştir. Davalılar, davacının ziynetlerini götürdüğünü savunarak davanın reddini dilemişlerdir....

              İlk derece mahkemesince davanın takibe konu asıl alacak miktarı olan 153.000 TL yönünden kabulüne, icra inkar tazminatı talebi yönünden reddine karar verilmiş, karara karşı taraf vekilleri istinaf talebinde bulunmuştur. Takibe konu alacak mehir senedine dayalıdır. Mehir senedindeki borçlu imzaları borçlular tarafından itiraza konu edilmemiştir. Başka bir ifadeyle mehir senedine yönelik imzaya itiraz yoktur. Davalılar vekili, davalı Ahmet'in, kadının erkek kardeşi Av. T2 da dahil olmak üzere bir kısım yakınlarıyla ortak arsa aldıklarını, müvekkili Ahmet'e isabet eden hissenin müvekkiline tapuda devredilmediğini, davacının kardeşine ödenen paranın 900 gram altına tekabül ettiğini, tapunun devredilmemesi nedeniyle davacının müvekkili Ahmet'in ödediği bedelin mehir senedinde yer alan taahhüde sayılmasını kabul ettiğini belirtmiştir. Yargılamaya konu alacak senede dayalıdır. Senet metninde belirtilen altınların davacıya teslim edildiğine dair her hangi bir ibare yoktur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile yaklaşık iki ay evli kaldığını; kendisinden kaynaklanmayan nedenlerle evlilik birliğinin sona erdiğini, boşanma davasının halen derdest olduğunu; evlenirken mehir senedinin düzenlendiğini, davalı ...'in bu mehir senedini borçlu, davalı ...'...

                UYAP Entegrasyonu