Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.09.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve alacak (gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan) istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 01.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Davalılar vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz dilekçesine 20.00.-TL'lik tebligat pulu eklenmiş olup duruşma için toplam 2x11.00=22,00.-TL'lik tebligat pulunun gerekli olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle toplam 22,00.-TL'lik tebligat pulunun duruşmalı temyiz isteminde bulunan davalı vekilinden istenerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 29.09.2016 gününde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen Geçici 14. madde gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 Sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görev sorunu giderilmek üzere dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 16.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden doğan alacak istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 10.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi davacı ile ..., ..., ..., ... ve nüfus kayıtlarında ismi bulunmayan ... tarafından yapılmıştır. Az yukarıda da açıklandığı üzere satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davacılarda davanın kabulü için sözleşmenin ifa olanağının bulunması gereklidir. Elbirliği mülkiyetine konu taşınmazlarda ortaklardan birinin, ortaklık dışı bir kişiye satış vaadinde bulunması halinde sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerlidir. Ancak, elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığı düşünülemez. Fakat elbirliği ortaklığına dahil paydaşlar arasında taşınmaz satış vaadi sözleşmesi yapılmışsa iştirak bozulmamak kaydı ile satıcı elbirliği ortağın payının alıcı elbirliği ortağının payına ilave edilmek suretiyle satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı mümkün olur....

          Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan ve fazlaya ilişkin alacak istemine ilişkin olup, ilk davada verilen karar Yargıtay ....Hukuk Dairesi tarafından onararak kesinleşmiştir.) ....Hukuk Dairesinin görevli olmasına rağmen dosya dairemize gönderilmiştir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek ....Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek ....Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....

              sadece T4 ve T3'ın bahsi geçen satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacak haklarının, T4 ve T3 tarafından Albaraka'ya rehnedildiğini, bu sebeple Albaraka tarafından davacı şirketten rehin sözleşmesi uyarınca sadece satışa konu taşınmazın mülkiyetinin T4 ve T3'a devredilmesinin talep edilebileceğini, ancak söz konusu mülkiyet hakkının devredilebilmesi için de öncelikle T4 ve T3'ın satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan borçlarının hepsini ifa etmiş olması gerektiğini, nitekim bu hususun ilgili satış vaadi sözleşmesinin 3.3 maddesinde "Alıcı, satış bedelinin tamamını ve işbu sözleşmeye nedeniyle doğan borçlarını ödememiş ise taşınmazı fiilen teslim almış olması durumunda dahi Satıcı'dan bağımsız bölümün tapusunun devrini talep edemeyecektir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.09.2014 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, terditli tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen 23.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, terditli tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalı ...’ın ... 1. Noterliğince düzenlenen 28.08.2000 tarih ve 5394 yevmiye sayılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ... ili, ... ilçesi, ......

                Mahkemece, davacının taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden dolayı iflas idaresine kayıt-kabul başvurusunda bulunmadığı,taraflar arasında bonodan kaynaklanan tek hukuki ilişki bulunduğu, protokole göre bononun ödenen para ve çekler karşılığında verildiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda davacı vekili dava dilekçesinde 08.06.2004 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile bonoya dayalı alacağa ilişkin olarak düzenlenen protokolden doğan alacağın tahsili amacıyla Ankara 4.İcra Müdürlüğünün 2005/6083 E. sayılı dosyasında yapılan kesinleşmiş takibe istinaden kayıt-kabul talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacının iflas masasına gayrimenkul satış vaadinden dolayı kayıt başvurusunda bulunmadığı da belirtilerek davanın kısmen reddine karar verilmiştir....

                  Kat 41 numaralı dairenin alımına ilişkin 27/10/2011 tarihli taşınmaz satım vaadi sözleşmesi ile 102.000,00 TL'ye satışının kararlaştırıldığını, taşınmazın süresinde teslim edilmediğini beyanla; taşınmaz satım vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu tescili ve tescilini, olmadığı takdirde ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereği iadesi ve kira alacağı ile cezai şart talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu