İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı bankanın takip tarihi itibariyle 10.500,00 TL gayrinakdi çek depo bedeli, 267.200,00 TL' de teminat mektubu depo bedeli talep edebileceği, icra takibinden sonra çeklerin bankaya iade edildiği, bu sebeple çekler yönünden takibin konusunun kalmadığı, yine icra takibinden sonra 28/04/2016 tarihinde teminat mektuplarından 33.700,00 TL' lik bölümünün iade edildiği, bu bölüm yönünden de takibin konusunun kalmadığı, asıl borçlu şirketin mevduat hesabında 15.073,03 TL miktarın bulunduğu, bu miktarın da deposu talep edilen teminat mektubu bedelinden mahsubunun gerektiği ayrıca davacı banka tarafından dava dışı ...' in mevduat hesabına 900,23 TL' lik kredi tahsilatının iadesinin gerektiği ve bu miktarında davalıların depo sorumluluk bedelinden düşülmesinin gerektiği, bu durumda davalıların 28/04/2016 tarihi itibariyle depo sorumluluk miktarının 217.529,74 TL tutarında bulunduğu, davalıların bu miktar üzerinden...
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki banka teminat mektubunun iadesi ve depo edilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin yetki yönünden reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2018 NUMARASI : 2016/154 ESAS, 2018/681 KARAR DAVA KONUSU : Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Depo Edilmesi İstemli) KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2018 NUMARASI : 2016/154 ESAS, 2018/681 KARAR DAVA KONUSU : Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Depo Edilmesi İstemli) KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Teminat mektubunun iadesi koşulları da oluştuğuna göre, ilişiksizlik belgesinin verildiği 21.07.2004 tarihinden itibaren oluşan zarar incelenerek hüküm altına alınmalı ve teminat mektubunun iadesine karar verilmelidir. Aksine düşünceyle davanın reddi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 13.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
A.Davalı müvekkil idare tarafından ilgili bankaya, teminat mektubunun vade süresi içerisinde teminatın tazmini talebinde bulunulmuştur. Banka teminat mektubununun tazminini talep eden yazımız dilekçemiz ekinde sayın mahkemeye sunulmuştur(EK-1). Netice itibariyle banka teminat mektubunun halen geçerli olduğu konusunda hukuken herhangi bir behis bulunmamakta olup; banka teminat mektubunun teminat niteliği devam etmektedir. B.Bir an için davalı müvekkil idare tarafından ilgili bankaya teminat mektubunun vade süresi içerisinde tazmini talebiyle başvurulmamış olduğu kabul edilmiş olsa dahi; banka teminat mektubunun teminat özelliğini korumaya devam etmekte olduğu görülmektedir. Şöyle ki; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 14.11.2001 tarih ve 11- 996 E., 1026 K. Sayılı kararından anlaşılacağı üzere; ihtiyati tedbir kararının içeriği banka teminat mektubunun vadesine etkisi bulunmaktadır....
Buna karşılık kefil olunan gayri nakdi kredi nedeniyle asıl borçlunun yükümlülüklerinin kefilin kendi hakkında da uygulanacağını genel bir ifade ile kabul etmesinin, kefili, teminat mektubu bedelini depo etme yükümlülüğü altına soktuğunu da iddia etmek, kanun koyucunun kefili koruma amacı ile çelişmektedir. Zira kefaletin kendisi tıpkı depo gibi bir teminat olduğundan ve kefil açıkça teminat mektubunun bedelini ayrı bir ... sözleşmesi ile ... etmedikçe kefilin iradesinin dar olarak yorumlanması uygun olacaktır. Bu durumda müteselsil kefil olarak imzaladığı sözleşmede açıkça teminat mektubunun bedelini depo etme yükümlülüğü bulunmadığından depo talebinden kefilin sorumlu olmadığının kabulü gerekmektedir. 29....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan genel kredi ve teminat sözleşmeleri uyarınca kullandırılan krediden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesi için dava dışı borçlu şirket lehine düzenlenmiş olan teminat mektubunun deposuna ve çek sorumluluk bedellerinin deposuna yönelik başlatılan icra takibine davalıların itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline, alacağın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili; davacının meri teminat mektubu bedelleri ve boş çek yapraklarıyla ilgili bankanın ödemekle yükümlü olduğu miktarın depo edilmesini genel haciz yoluyla takip yaparak talep edemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir....
Mahkemece toplanan deliller ve alınan kök ve ek bilirkişi raporları doğrultusunda, davacı bankanın icra takip tarihi itibari ile toplam 189.444,03 TL davalılardan nakti krediler alacağının bulunduğu, ayrıca 797.442,41 TL teminat mektubundan yine tüm davalıların sorumlu olduğu, ancak 25.545,00 TL çek depo tutarından bu sorumluluk ile ilgili olarak sözleşmede açık hüküm bulunmadığından kefil davalıların sorumluluklarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne davalıların takibe vaki itirazlarının toplam 189.444,03 TL nakti kredi borcu ve 797.442,41 TL teminat mektubu depo tutarı üzerinden iptaline, bu sorumlu oldukları teminat mektubu ile ilgili 352.000,00 TL nin paraya çevrilme tarihi olan 23.05.2011 tarihinden itibaren % 72 oranında temerrüt faizi ve bu faize BSMV uygulanmasına, 445.442,41 TL teminat mektubunun ise depo edilmesine, davalı asıl borçlu şirket yönünden ayrıca 25.445,00 TL çek tazminatının talep gibi depo edilmesine, çek depo talebinin davalı kefiller yönünden...
faiziyle birlikte iade edilmesi gerektiğini, müvekkili banka tarafından teminat mektubunun haksız tazmini konulu birden fazla davanın derdest olup hem yerel mahkemede hem de istinaf ve temyiz aşamalarında bulunan dosyaların söz konusu olduğunu, bu dosyalarda Prof....