WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Katkı payı alacağı ya da katılma alacağı davalarında davacının ayın (mülkiyet) isteme olanağı bulunmayıp, hakkı şahsi alacak niteliğinde bulunan katkı payı alacağı yada katılma alacağı isteğine ilişkin olur. Mahkemenin tapu iptali ve tescil yönünden TMK'nin 706. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmadığı gibi davanın reddine denilmek suretiyle aynı dava içinde yer alan ev eşyaları ve bedeli yönünden de isteğin reddine karar verildiği sonucuna varıldığından ve ev eşyaları konusunda davacı tarafından herhangi bir delil sunulmadığı gibi TMK'nin 6. maddesi gereğince buna ilişkin iddiasını da kanıtlayamadığından bu istek bakımından da davanın reddine karar verilmesi yerinde bulunmuştur....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Ziynet ve Eşya Alacağı - Katkı Payı Taraflar arasındaki "boşanma", "karşı boşanma, ziynet ve eşya alacağı ile katkı payı alacağı" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-davacı kocanın temyiz dilekçesinden maktu temyiz harcı alınmıştır. Hükmolunan 5.308.38 ziynet bedeli üzerinden hesaplanacak nispi harcın dörtte birinin temyiz peşin harcı olarak alınması gerekir. Bu harç alınmamıştır....

      Bu duruma göre davacının talebi daire yönünden katkı payı alacağı, bankadaki para yönünden ise katılma alacağı niteliğindedir. Katılma alacağı davalarında,eklenecek değerlerden (TMKm.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlarda dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak hüküm kurulur. Eşlerin çalışmalarının karşılığı olan edinimleri edinilmiş maldır.(TMK.nun 219/1 m.) Katılma alacağı rejiminde karine evlilik birliği içinde edinilen malın edinilmiş mal olmasıdır.Aksini iddia edenin malın kişisel malı olduğunu ispat etmesi gerekmektedir.Bir eşe ait olduğu saptanan ancak kişisel mallara mı edinilmiş mallara mı girdiği saptanamayan mallar aksi ispat edilene kadar edinilmiş mal sayılır....

        Değer artış payı alacağına konu edilen katkı, eşin kişisel malından diğer eşin kişisel malına, eşin kişisel malından diğer eşin edinilmiş malına veya eşin edinilmiş malından diğer eşin kişisel malına katkı şeklinde gerçekleşebilmektedir. Eşin kişisel malından diğer eşin kişisel malına katkı ve eşin kişisel malından diğer eşin edinilmiş malına katkı hallerinde kişisel mal ile katkı yapıldığından hesaplanan değer artış payı alacağının tamamına eş hak kazanırken; eşin, edinilmiş mal ile diğer eşin kişisel malına katkı yaptığı durumda hesaplama yapılırken katkı edinilmiş mallardan karşılandığından ve edinilmiş malın yarısı üzerinde diğer eşin Yasa'dan kaynaklanan alacak hakkı (TMK 236/1.m) bulunduğundan tespit edilecek değer artış payı alacağının tamamı değil yarısı oranında eşin hakkı bulunmaktadır....

          Mahkemece, evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmaza davacının geliri ve akrabalarından borç alarak katkıda bulunduğunun tespiti doğru ise de dosyanın incelenmesinden davacı tarafın taşınmazın alınmasında kabul edilen katkı oranının ne olduğu hususunda bilirkişi raporu aldırılmadığı gibi gerekçeli kararda da bu hususta bir netlik bulunmadığı anlaşılmaktadır. Halbuki katkı oranının tespiti davacının katkı payı alacağının belirlenmesi için önemlidir. Mahkemece yapılması gereken yukarıda belirtilen ilke ve esaslar çerçevesinde davacının katkı oranının tespiti amacıyla gerekirse konunun uzmanı bilirkişi yada bilirkişilerden hüküm kurmaya ve denetime elverişli rapor aldırılarak davacının katkı oranının belirlenmesi ve taşınmazın tespit edilen dava tarihindeki değeri ile çarpılarak katkı payı alacağı miktarının belirlenmesi ve sonucuna göre talep miktarıda gözetilerek davacı lehine katılma alacağı hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisis hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....

            Mahkemece, yukarda açıklanan Dairemiz uygulama ve ilkeleri gereğince, evin yapımı tarihindeki tasfiyeye konu taşınmazın arsa payı hariç değeri inşaatçı ve emlakçı bilirkişiye, altı tane tam cumhuriyet altını ile bir tane gremse altının değerinin kuyumcu bilirkişiye tespit ettirilerek katkı oranı belirlenerek, bulunan bu katkı oranının, söz konusu arsa payı hariç evin dava tarihindeki sürüm (rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle hesaplanacak katkı payı alacağı miktarı üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş; bozmayı gerektirmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı ve katılma alacağı ...ve müşterekleri ile ... aralarındaki katkı payı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Denizli 2....

                alacağı bulunduğu, İstanbul ili, Beşiktaş İlçesi, Cihannuma Mahallesi, 282 Ada, 12 Parselde bulunan B Blok zemin kat 4 nolu bağımsız bölüm depo olarak kullanılmakta olup davalı T3 ait olduğu bilirkişi raporuna göre 89.000,00 TL davacı tarafın katkı payı alacağı olduğu anlaşılmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı ... ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 3....

                  Mal rejimi sona erdiğinde, eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı hakları doğar. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 tarihli ve 8/7 sayılı YİBK, 4721 Sayılı TMK m.227/1, 231 ve 236/1). Bilindiği üzere; 01/01/2002 tarihinden önce 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM m.170). TKM'de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri malvarlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık, aynı kanunun 5.maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulmalıdır....

                  UYAP Entegrasyonu