AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2022 NUMARASI : 2022/162 2022/215 DAVA KONUSU : Babalık (Babalık Davası) KARAR : Taraflar arasındaki soybağı davasında Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Tarsus 2....
Bu noktada babalık hükümleri üzerinde durulmalıdır. Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesine göre babalık; “Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler. Dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Babalık davası, Cumhuriyet savcısına ve ...; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir.” Burada üzerinde durulması gereken husus, başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuğun bu bağ geçersiz kılınmadıkça babalık hükmü kurulup kurulamayacağıdır. Dairenin yerleşik içtihatlarına göre küçüğün bir başka erkekle soybağı ilişkisi geçersiz kılınmadıkça babalık davasının dinlenmesi mümkün değildir. Görüldüğü gibi, yürürlükle bulunan Türk Medeni Kanunu'nun soybağının kurulmasına ilişkin 282. maddesinde evlat edinme yoluyla soybağının (yapay soybağı) kurulacağı düzenlendiği halde, mülga Türk Kanunu Medenisi'nde evlat edinme yoluyla soybağının kurulacağına dair bir düzenlemeye yer verilmemiştir....
Mahkemece, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114 ve 115. maddeleri gereğince ve ayrıca davacının bir başka erkekle soybağı ilişkisi olduğu, bu soybağı ilişkisi reddedilmedikçe babalık davası açamayacağı, hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Davacı anne hanesinde baba adı ... olarak kayıtlı ise de, bu kayıt Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 23/1. maddesi uyarınca oluşturulmuş olup, baba ile soybağı ilişkisi tesis etmez. Türk Medeni Kanununun 282.maddesine göre, baba ile çocuk arasında soybağı ilişkisinin ancak ana ile evlilik, tanıma veya hakim hükmüyle kurulacağından, davanın Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114 ve 115.maddeleri uyarınca reddi sonucu itibariyle ve bu gerekçe ile doğru olduğundan, hükmün gerekçe değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, 26.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davacının evlilik dışı doğmuş olması nedeniyle annesi hanesinde nüfusa kayıtlı olduğu, muris ile davacı arasında tanıma veya babalık davası sonucu soybağı ilişkisinin kurulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 282/1. maddesinde çocuk ile ana arasında soybağının doğumla kurulacağı belirtilmiştir. Dosya içerisindeki nüfus kayıtlarına göre .... nüfusa kayıtlı.... nüfus kaydının açıklamalar kısmında....adında çocuğu olduğunun açık bir şekilde yazılı olması sebebiyle davanın kabulü ile murisin miras paylarını gösterir şekilde mirasçılık belgesinin verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıran davacıya iadesine, 21.09.2016 gününde oybirliği ile karar verildi....
nun 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda, davacı, babası ...’nin baba isminin ... oğlu ... olduğunu iddia ederek nüfus kayıtlarının buna göre düzeltilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamına göre, davacının düzeltilmesini istediği miras bırakanının ismi konusunda bir çekişme olmadığından ortada soybağı ile ilgili bir uyuşmazlıktan söz edilemeyeceğine göre, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 16.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nun 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda, davacı gerçekte... ve ...’ın çocuğu olduğu halde nüfusta... ve ... üzerine kayıt edildiğini iddia ederek nüfus kayıtlarının buna göre düzeltilmesini talep etmiştir. Bu halde, davacının gerçek anne ve babasının kim olduğu konusunda bir çekişme olmadığından ortada soybağı ile ilgili bir uyuşmazlıktan söz edilemeyeceğine göre, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemeleri TMK'nın 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir. Somut olayda, davacılar, gerçekte kendi çocukları olan ...'ın, nüfusta davacı ...'in annesi olan ... üzerine kayıt edildiğini iddia ederek nüfus kayıtlarının düzeltilmesini talep etmişlerdir. Bu halde, gerçek anne ve babanın kim olduğu konusunda bir çekişme olmadığından, soybağı ile ilgili bir uyuşmazlıktan söz edilemeyeceğine göre, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 19/09/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuk arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “anne ile evlenme”, “tanıma” ve “hâkimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir. TMK'nın 285. maddesinde yer alan “babalık karinesi” uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir....
Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarından sonra, çocuk tarafından açılan babalık davasında artık herhangi bir hak düşürücü süre söz konusu değildir. TMK'nun 295/3 m.sine göre de, başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuk, bu bağ geçersiz kılınmadıkça tanınamaz, bir başka cümle ile soybağının reddi olmadan babalık davası dinlenemez. Somut olayda, davacı tarafından soybağının reddi gerçekleşmeden babalığın tespiti davası açıldığı, davacı için artık hak düşürücü süre söz konusu olmadığı halde bundan bahisle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu anlaşılmaktadır....
Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarından sonra, çocuk tarafından açılan babalık davasında artık herhangi bir hak düşürücü süre söz konusu değildir. TMK'nun 295/3 m.sine göre de, başka bir erkek ile soybağı bulunan çocuk, bu bağ geçersiz kılınmadıkça tanınamaz, bir başka cümle ile soybağının reddi olmadan babalık davası dinlenemez. Somut olayda, davacı tarafından soybağının reddi gerçekleşmeden babalığın tespiti davası açıldığı, davacı için artık hak düşürücü süre söz konusu olmadığı halde bundan bahisle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu anlaşılmaktadır....