Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Buna göre; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 74. maddesi gereğince adı geçen davacı ve davalı vekillerinden babalık davasını açabilmek için davacı vekilinden takip edebilmek için davalı vekilinden özel yetkiyi içeren vekâletname istenmesi, bu süre içinde vekâletname verilmemesi halinde asıla kararın tebliği ile, asıl tarafından temyiz veya temyizden feragat dilekçesi verilmesi halinde dilekçe eklendikten, sonra gönderilmek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.21.10.2021 (Prş.)...

    Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem yapılmış olmasına ve özellikle babalık davasının, ana ve çocuk tarafından açılabileceğine, çocuğun mirasçılarına babalık davası açma hakkının tanınmamış bulunmasına, bu sebeple davacıların aktif husumet ehliyetlerinin olmadığına, verilen ret kararının açıklanan sebeple sonucu itibarıyla doğru olmasına göre hükmün ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 625.00 TL. vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılardan ...’ne verilmesine,aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 67.20'er TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.23.06.2009...

      Gerçek annenin tespit edilmesi sonrasında ise babalık karinesine dayalı olarak babanın belirlenmesi mümkündür. TMK. hükümlerine göre soybağının reddi davası ancak babalık karinesi kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soybağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır. Babalık karinesinden faydalanma söz konusu olmaksızın kocanın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soybağının kurulması söz konusu olmadığı için böyle bir durumda çocuk ile koca arasında soybağının bulunmadığının tespitine yönelik olarak açılacak dava, soybağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltimesi amacına yönelik kayıt düzeltme davasıdır. Somut olayda; küçüğün gerçek anne ve babalarının çocuğu kabul ettikleri, davalılarında duruşmadaki beyanlarından kendi çocukları olmadığını bildikleri halde çocuk Rozerin'i yanlış ve yanıltıcı beyan ve işlemle yasaya aykırı olarak kendi hanelerine kayıt ettirdikleri de bilinmektedir....

      Babalık davası açma hakkı anaya ve çocuğa tanınmış (TMK. m. 301/1) olup, baba olduğunu iddia eden kişinin "babalık davası" açma hakkı bulunmamaktadır. O, ancak Türk Medeni Kanununun 291. maddesinde sayılan hallerde "soybağının reddi" davası açabilir. Davacı, küçüğün babası olduğunu iddia ettiğine göre, dava, küçükle davalı ... arasında kurulmuş bulunan soybağının reddi isteğini de ihtiva ediyor ise de, Türk Medeni Kanununun 291. maddesinde gösterilen haller bulunmadığına göre, soybağının tespiti istemli babalık davasının bu nedenle reddi gerekmektedir. Küçük ...'nın nüfusa tescili istemi yönünden ise doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesinin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu gözetilerek bu istemin de görev yönünden reddine karar verilmesi gerekmektedir....

        Ancak, söz konusu yanlış kaydın düzeltilmesi, soybağı davaları ile değil açılacak kayıt düzeltme davası sonucunda gerçekleşecek (MK m. 39) ve bu dava her türlü delil ile ispat edilebilecektir. Eldeki davada, ana ile soybağının kurulması, bir diğer deyişle doğuran kadının tespit edilmesi halinde, çocuk ve doğuran kadın arasında soybağı doğrudan kurulacağına göre, davalı ...'ı doğuran ananın öncelikle belirlenmesi gereklidir. Gerçek annenin tespit edilmesi sonrasında ise babalık karinesine dayalı olarak babanın belirlenmesi mümkündür. TMK hükümlerine göre soybağının reddi davası ancak babalık karinesi kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soybağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır....

          Bu nedenle, “Nüfus kaydının düzeltilmesi” ve “Babalık davası” olarak davalar tefrik edilip, nüfus kaydının düzeltilmesi davalarında asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi, nüfus kaydının düzeltilmesi davasının sonucuna göre babalık davası hakında karar verilemesi gerekirken, işin esasının incelenerek karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 10.05.2022 (Salı)...

            Dava; soybağının reddi ve babalık (babalık davası) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. "...HMK`nın 33 üncü maddesine göre "Hâkim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hâkime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur." Dava dilekçesinde davacı babası olarak görünen kişi yönünden nüfus kaydının iptalini talep etmişse de bu talep hukuken "soybağının reddi" niteliğindedir. Somut uyuşmazlıkta, "Soybağının reddi" ve "babalık davası" olarak davalar tefrik edilip, eldeki davaya babalık davası olarak bakılması ve soybağının reddi davasının bekletici sorun yapılması gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir. Kararın bu nedenle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir..."...

            atandığını, kayyımın davayı takip ettiği, davanın kabulüne karar verilmesini istediği, buna rağmen çocuk yönünden açılan davada İlk Derece Mahkemesince olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği görüldüğünden dosyanın çocuk yönünden açılan babalık davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği gerekçesi ile istinaf talebinin kabulüne, çocuk yönünden açılan babalık davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmek üzere dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, küçük ... kayyımının diğer istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

              Türk Medeni Kanunu'nun 303. maddesine göre, babalık davası, çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilir. Ananın dava hakkı, doğumdan başlayarak bir yıl geçmekle düşer. Çocuk ile başka bir erkek arasında soybağı ilişkisi varsa, bir yıllık süre bu ilişkinin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlar. Bir yıllık süre geçtikten sonra gecikmeyi haklı kılan sebepler varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir. Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler. Dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Babalık davası, Cumhuriyet savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir (TMK m.301)....

              Ömer'nin 23.03.2021 tarihinde dünyaya geldiği, küçüğün, annenin iddet müddeti içinde doğduğu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 285 ... maddesinin birinci fıkrasına göre; "Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde ... çocuğun babası kocadır." hükmü gereği, çocuğun iddet müddeti içinde doğduğu anlaşıldığından; babalık karinesinin geçerli olduğu, soybağı ilişkisi geçersiz kılınmadıkça babalık davası açılamayacağı, davacı ......

                UYAP Entegrasyonu